Licious traduction Anglais
55 traduction parallèle
Burası harika yılanlarla dolu.
It's snake-a-licious in here.
- "Süper-külâde"?
- Ooh. "Dee-licious"?
Bay Feinstein, tam Papa gibisin. Çok beğendim.
Mr. Feinstein, Pope-a-licious.
Çok lezzetlilerdi.
THEY WERE DE-LICIOUS.
Fry biliyorum bu bisküviler gerçekten lezzetli, ama bir sürü çöp çikariyor.
Those cookies are fresh-a-licious, but they produce a lot of trash.
Şişede lezzet!
Mm-mmm! Flask-a-licious.
- Çok lezzetli.
Mee-Krob-a-licious.
Kızların tamamen ilgilendikleri tek şey zevk.
Girlfriend's booty be "all" wrapped up in licious.
Nefis bir penis.
It's dick-a-licious.
Bu kadar nefis kokan da ne?
MMM! WHAT SMELLS SO YUM-A-LICIOUS?
Selam, Brady-cik. Merhaba.
Hey there, Brady-licious.
Kahvaltıyı çok severiz biz. Maple, maple, maple-leziz!
It's the sweetest breakfast treat It's maple-licious
Maple maple, maple-leziz!
It's maple-licious
Bu kanatlar çok lezzetli.
These wings are "V-licious!"
Lezzetli!
It's dee-licious.
Lez-zet-li.
Dee-licious.
Lezzetli.
Dee-licious.
Özellikle,'Licious.
Especially you,'Licious.
Müthiş-eziz!
Funky-licious!
Jordalicious. Jordaroni!
Jor-da-licious!
Ortaçağ harika olacak.
Middle Ages is gonna be duh-licious.
- Beziz. - Kenny.
B-Licious.
- Eroin-Leziz.
- Heroin-o-licious.
- Ve üzümlüsü var mı?
- And does it come in grape-a-licious?
Şeri-lezzetli.
Sherry-licious.
Taze Fasulye Bu GUAN-DI-Lezzetli!
BEAN CURD IT'S GUAN-DI-LICIOUS!
Hadi dostum, senin Fergalicious ile çıkman mümkün değil.
Please. You could never get with Fergie-licious.
Ve bu tam Çita-lık!
And it's Cheetah-licious!
- Firavuniyalite.
- It's pharaoh-licious.
Bu çok lezzetli görünüyor!
well, this looks dee-licious!
- Domatesi, hıyarı, patlıcanı... -... biberi dehşetli lezzetlidir.
The tomatoes, cucumber, aubergine and peppers grown here are dee-licious!
Jackie-licious, sen ziyaretçi listesiyle görevlisin.
Jackie-licious, you are in charge of the guest list.
Bakardi-licious. *
It's bacardi-licious.
Saçmalı-zzetli.
Ridicu-licious.
Bu tek lezzetli değil.
It's not single-licious.
Lezzet A.Ş.!
Std-licious!
Gagadan pençeye... leziz bir şeydim
Feet to beak... so birdie-licious
Nefis, möö.
Moo-licious.
Cesurcan.
Brave-a-licious.
Hayatımı tek bir adama bağlayabileceğimi sanmıyorum. Augosto kadar seksi olan bir adama bile.
Not sure I can give up my whole life for one man, even one as sexy-licious as Augusto.
Azgın ve leziz.
Horny-licious.
Leziz.
De-licious.
Yılın son gösterisine hoş geldiniz veliler.
Welcome, parents, to final performance of school year, our June-a-licious
Şahane!
Gaaaah! Dee-licious!
Eğer Let's'in kıtır lezzetini sevmiyorsan sevme. Git diğer yağlı cipslerden ye.
If you don't like the crispy-licious taste of Let's, feel free to eat that other greasy brand.
Bu çeşidi biraz özel ıımm, ekstra çileksi-lezzet patla-ması! Vaay!
Not this particular variety which is, um, extra berry-full-licious-tastic!
Çok lezzetli.
Dee licious.
Kaslı hoşa ne oldu?
HEY, UH, WHAT HAPPENED TO, UH, HUNK-A-LICIOUS?
Oscar usulü.
How about we have a little Oscar-licious fun?
Ben DeMali Şeytanıyım.
I am DeMali-licious.
Tatlı Chloe'nin daha önce çıkmış bir başlığını gördüm.
I saw Chloe-licious had a byline a while back.