Maggie traduction Anglais
8,367 traduction parallèle
Çağrıdan sonra da, Maggie Jane Trahan adında birisine mesaj atmış.
Then after the call, Maggie sent a text to someone named Jane Trahan.
Maggie'nin çocuklarını ne kadar almak istediğimizi tahmin edemezsiniz ama bizim de baktığımız ikizler var.
You don't know how I wish we could take in Maggie's boys, but we're already fostering a set of twins and their sister.
Maggie, ile bakıcılık aracılığıyla mı tanıştınız?
Is that how y'all met Maggie, through fostering?
Maggie'nin savaştığı şey buydu.
That's what Maggie was fighting.
Maggie'ye olanları öğrendiğimizde birilerini arayıp bu dolandırıcı St. Croix'u bildirmek istedik.
When we heard what happened to Maggie, I said we should call to make sure that someone knew about this con man St. Croix. Guy's a social worker.
Maggie araştırmıştı.
Maggie looked it up.
Saat 22 : 00 oraya gidip Maggie'yi öldürmek için çok geç.
10 : 00 p.m. is too late for him to have been there to kill Maggie.
Maggie'nin çıktığı birisi var mydı?
Was Maggie seeing anyone?
Valla Maggie'nin yaraları vardı.
Well... Maggie had an injury.
Maggie ile hiç problemler yaşadın mı?
Ever have any problems with Maggie?
Maggie'nin apartmanına gidip muhtemel erkek arkadaşını bir araştırdım.
Went to Maggie's apartment building, asked about this potential boyfriend.
Maggie'nin apartmanı hakkında ne diyordun?
What were you saying about Maggie's apartment?
Sen ve Maggie Barringer, çıkıyordunuz, değil mi?
You and Maggie Barringer, you guys dated, right?
Maggie mi?
Maggie?
Maggie ile aramız iyiydi.
No, Maggie and I were good.
Maggie, Honda sürüyormuş.
Maggie drove a Honda.
Maggie, yaptığı işle alakalı onunla yüzleşir belki şikayet edeceği için bile tehdit eder.
So Maggie confronts him about what he's been up to, maybe even threatens to turn him in.
Maggie ne olduğunu anlar.
Maggie finds out what's going on,
Şehre gitmek için ve Maggie'yi iş çıkışı yakalamak için bolca zamanı var
Gives him plenty of time to get into town, be there when Maggie comes out of work.
Ya da Bull, arabayı Danny'ye getirir. Sonra o Maggie'yi ezer.
Or Bull delivers the car to Danny and he runs Maggie down.
Maggie'yi ezmek kimin fikriydi?
Who's idea was it to run Maggie over?
Sana Maggie'ye kimin zarar verebileceğini sordum sen de hayır dedin.
I asked you if you had any idea who would want to hurt Maggie, and you said nope.
Maggie, belalı olduğunu biliyordu.
Maggie knew he was trouble.
Maggie'nin ona imzalatmaya çalıştığını düşündüğümüz bir şey bulduk. Öldüğü günün sabahına ait tarih var.
We found something that we think that Maggie may have asked him to sign, dated the morning of her death.
- Hoşçakal Maggie.
- Bye, Maggie.
Bu kızım Maggie.
This is my daughter, Maggie.
Maggie hariç.
Except for Maggie.
Maggie... - Kamp ne kadar uzakta?
Maggie...
Şimdi sen Blutbad'sın ve bir Grimm'le takılıyorsun, öyle mi?
Maggie can get those for you. So, you're a Blutbad and you hang with a Grimm?
Maggie?
Maggie?
- Hayır Maggie, yapamazsın.
No, Maggie. You can't do this.
Maggie!
Maggie!
- Maggie de avda.
It's Maggie.
- Ne? - Maggie mi?
She's on the hunt.
Delirdin mi sen?
- What? - Maggie?
Hans'ın kızı Maggie.
It's Hans'daughter.
- Kızı mı?
- It's Maggie.
- Maggie!
- Maggie! Maggie!
Maggie, neden yaptın?
- Maggie, why? - Help.
Hayır, Maggie, seni seviyorum.
No, Maggie. I love you.
Kurul sınavına çalışmak şakaya gelmez Maggie.
Studying for the surgical boards is no joke, Maggie.
Teşekkürler Maggie.
Thanks, Maggie.
Joel, ben Maggie.
Joel, it's Maggie.
Almaya çalışıyorum Maggie, bu saçmalık.
Yeah, I'm trying. Maggie, this is crazy.
Aman Tanrım Maggie!
Oh, my God, Maggie.
- Merhaba, ben Maggie.
- Hi, it's Maggie.
Çok korkuyorum Maggie!
Oh, I am so scared, Maggie!
Sakın bebeğimin kemiklerini kırma Maggie!
Do not break my baby, Maggie!
En azından Maggie'ye biraz para yardımı yapabilirdim.
Okay, I figured if I couldn't get away, the least I could do was help Maggie out with some money.
Tabii, Maggie ayarlar.
Sure.
Maggie!
I swear to God!