English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ M ] / Maggots

Maggots traduction Anglais

562 traduction parallèle
"İNSANLAR VE KURTÇUKLAR"
"MEN AND MAGGOTS."
Kendi mekanınıza vardığınızda, arkadaşlarınıza söyleyin, sinekleri nasıl istemiyorsam onları da buralarda görmek istemiyorum.
When you get back to your ward, tell your boys you're talking about that I don't want any of them around here any more than I want a flock of maggots.
Biraz kurtçuk ve kokmuş peynir. Kefaller buna bayılır.
And here are some maggots - and some rotten cheese, chub love that
İki yüzlü solucanlar!
Hypocrites! Maggots!
Kaşıklar, sinekler, kurtlar, kurtçuklar?
Spoons, flies, worms, maggots?
"Güneş bir köpek ölüsünde kurtlar üretirse- -"
For if the sun breed maggots in a dead dog...
Pislik şerri doğurur.
Like they say, "Maggots prefer filth."
Söz vermeni istiyorum, cumartesi günü onu çağırdım diye bir sorun istemiyorum.
I want your word he can come calling Saturday with no trouble from you or your maggots.
Kurtçuklar...
Maggots...
Bütün kurtçuklar öldü.
The dead are all maggots.
Buğday biti ve sürfe yerim, ama kızıl kurt yemem!
I'll eat weevils and maggots, but not red worms!
Adiler!
Maggots!
Çorbamda bir avuç kurt istemiyorum.
I don't want a handful of maggots in my soup!
Veya gömersek, bir sürü böcek ve iğrenç kurtlar yer dediğim gibi, bu da tam ölmemişse biraz şok olur.
I see. Or if we bury her, she gets eaten up By lots of weevils and nasty maggots
Kurtlanma ve azmaya neden olur.
That's what starts maggots and riots.
Dünya bir pislik yığını biz de içinde sürünen kurtçuklarız.
The world's a dung heap... and we are maggots that crawl on it.
Kurt ve solucan.
Maggots and worms.
Oradaki bir kurtçuk.
Those are his maggots.
Kurtçuk?
Maggots?
İltihaplı, berbat yaraları olan adamlar vardı ve tek tedavileri o yaraların üzerine kurtçukları atıp iltihapları yemelerini ve yarayı temizlemelerini beklemekti.
( man # 3 ) There were men with terrible ulcers, and the only treatment they had was dropping maggots onto the ulcers and letting the maggots eat out the pus and clean the ulcers out.
Tuvaletler betondan yapılmıştı ve üstleri kurtçuk denizi gibiydi.
( man # 2 ) The latrines were concrete - the top was just one absolute sea of maggots.
Kurtlanıp çürümeye başladığında... Büyüm etkilemeye başlayacaktır
When it rots and maggots appear, then my spell will work.
# Bedenimi kurtçuklar kapladı.
My body is full of maggots.
İğrenç mahluk!
Maggots.
Valla, hatırladığım bölümler şunlar : Kurtçuk yedikleri ilk bölüm ve sonra ikinci bölümde ihtiyar kadının hamile kızına dedikleri :
Um, well, the only parts that I remember were, uh, the first part where, uh, he's eating - - they're eating - - maggots and the second part where the old lady tells the pregnant daughter, uh,
Dünyaya geri döndüğümde, havalimanında protesto ile karşılandım.
And at home at the airport those maggots were protesting.
Pis böcekler!
Maggots!
Yasalar da bu pislikleri koruyor! Sanırsın, türleri tehlike altında!
The way the law protects those maggots out there, you'd think they were an endangered species.
Şu lanet kurtçuklara bak.
Look at all these damn maggots.
Bu kurtçukları üzerimden alın ve burayı temizleyin.
Get these maggots off me and clean up around here.
Dikkatli olmaya çalışıyorum ama... kurtçuklar yaralara çok fena yapışmışlar.
I try to be careful... but those maggots keep getting stuck in the scabs like glue.
Karanlık güçler ve onlarla işbirliği yapan casus kurtçuklar yeryüzünden silinmelidir silinebilir ve silinecektir.
The forces of darkness and treasonable maggots... who collaborate with them, must, can, and will... be wiped from the face of the earth.
Hadi bakalım pislikler!
Move out, maggots!
Yani, sineklerin görünüşüne bakıp sayılarını hesaplayarak kesin ölüm vaktini bulabiliriz mi diyorsunuz?
Eight months. Now I see. By calculating the presence and the growth of the flies or the maggots, you can pinpoint the exact... date of death.
- Ama bu kurtlar neyin nesi?
But why the maggots?
Bunun dışında kurumuş, büzülmüş, Çürüyen kadavralar, kurtçuklar olduğundan daha fazla şey öğrenmemizi sağlamıyor.
Apart from that, I have to make due with desiccated, shriveled, rotting cadavers that the maggots find out more about than I ever will.
Üzeri kurt kaynıyor.
It's crawling with maggots.
Bu çapulcu piçler tam bir solucan.
Those looting bastards are as thorough as maggots.
Bu kurtçuklar sana sahip olamayacaklar.
- Never! Those maggots will not have you.
Seni kurtlara yem edeceğim!
I'll feed ya to the maggots!
Sadece bebeği gördüğüm için değil kurtçuklar olduğu için yakından bakamadım.
Yeah, not just that it was a baby I didn't look too closely. There were maggots.
Hiç kurtçuk yok.
No maggots.
- Bu sefer olmaz! Adada onlardan istemediğin kadar var.
I've had a skilful of'em... they're swarming like maggots all over the island.
Gidelim solucanlar!
Let's go, maggots.
Evet, Kan emici kurtçuklar yapışarak vücutlarının şeklini alıyorlar.
yeah, bloodsucking maggots... that take the shape of their host.
Anladınız mı pislik herifler?
Do you maggots understand?
Anladınız mı pis herifler?
Do you maggots understand that?
Anladınız mı aşağılık herifler?
Do you maggots understand?
Artık... pislik değilsiniz.
Today you people are no longer maggots.
Güneş bir köpek ölüsünde kurtlar üretiyorsa eğer... bu leşi öpmeye değer. Bir kızınız var mı?
For if the sun breeds maggots in a dead bitch - it's worth the carrion to kiss it.
Burda kurtçuk kolonisiyle doldurulmuş bir iskelet var.
Carcass with a fresh colony of maggots.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]