Manila traduction Anglais
326 traduction parallèle
Deweyler Manila Savaşı'nı kazanmış.
Dewey's won the Battle of Manila.
The Presidio, Manila ya da Şanghay'a mı?
The Presidio or Manila or Shanghai?
- Dewey ile Manila'ya.
- Dewey and Manila.
- Bu bilgi de Manila Radyosundan geliyor.
- It comes over Radio Manila.
- Manila Radyosu mu?
- Radio Manila?
Amerikan işgalinin üçüncü devresi... Manila körfez savaşıyla başlayacak... Ve bahşettikleri bağımsızlık sona erdirilecek... 4 Temmuz 1946.
The third, or American period of occupation... began with the Battle of Manila Bay... and will be terminated by a grant of independence...
Dün gece, Bitip tükenmek bilmeyen Japon topçu ateşiyle geçen 6 günün sonunda Manila Körfezindeki Corregidor kalesi... Ve yan mevziler, Hughes, Drum, ve Frank...
Last night, after six days of ceaseless cannonading by the Japanese... the fortress of Corregidor in Manila Bay... and satellite forts, Hughes, Drum, and Frank... were surrendered at 11 p.m. by Lt. Gen. Jonathan Wainwright.
Manilaya gitmek için kendini yeterince güçlü hissediyormusun?
Do you feel strong enough to go to Manila?
Belki Manilaya gidersen birşeyler bulursun...
Maybe if you go to Manila, you'll find something...
- Emredersiniz. - Manila'yla The Rock'a bilgileri sen taşıyacaksın.
You'll run messenger trips between Manila and The Rock.
Tıpkı Frankie Manila gibi.
Just like Frankie Manila!
Manila'nın hiçbir zaman bir şansı olmadı.
Manila never had no chance, no!
Manila mağlubiyeti 21 kez tattı.
Twenty-one times, Manila got beat!
Manila.
Manila!
Frankie Manila.
Frankie Manila!
Ben Frankie Manila'yım!
I'm Frankie Manila, that's who I am!
Frankie Manila!
Frankie Manila!
- Ben Frankie Manila'yım.
- Frankie Manila, that's who I am!
Frankie Manila'yım.
Frankie Manila is who I am!
Büyükbabam Manila'da Dewey ile çalışmış.
My grandpappy was with Dewey at Manila.
- Ağzıma, Manila'da çalıştım.
- In my youth, I work in Manila.
Bütün kalemlerinizin uçlarını açtım, yeni gelen büyük zarflar da orada.
I sharpened all your pencils, and the new manila envelopes are in there.
Daha sonra periskopla Manila'ya baktık.
Later on, took a look at Manila through the periscope.
Ve Manila'daki en iyi restoranın sahibi oldu.
He was sole owner of best restaurant in Manila.
Manila'nın bombalandığı haberini alınca uçağımız buraya acil iniş yapmak zorunda kaldı.
We were en route to Manila and heard it was being bombed... -... and we had to land here. - Oh.
Manila işgal altında. General MacArthur kumandasındaki Amerikan ve Filipin kuvvetleri Bataan Yarımadasına doğru çekiliyorlar.
Occupation of Manila is now complete with American and Philippine forces under the command of General MacArthur withdrawing to the Bataan Peninsula.
Filipinler'de ask erler Manila'ya ilerlerk en bir k ãöprü başı tuttular.
In the Philippines, forces drove a bridgehead in their thrust for Manila.
# Venedik'ten Java'ya Manila'dan Angkor'a #
From Venice to Java, from Manila to Angkor
Manila.
Manila.
Manila, neredesin?
Manila, where are you?
O da ne, Manila?
What is it, Manila?
General, bunu Manila, Kanal Bölgesi ve San Francisco'ya gönderdim fakat Hawaii'ye direkt bağlantı kanalı devre dışı.
Colonel, I sent this to Manila, the canal zone and San Francisco but the direct channel to Hawaii is out.
1942'nin yılbaşı günü, Filipinler'in başkenti Manila'ya girildi.
In the day of New Year of 1942, Manila, capital of the Phillipino.
Japonlar 1 ocakta, Filipinlerin başkenti Manila'yı ele geçirdi.
Japan took Manila, the capital of the Phillipino, in 1 of January.
Şubat 1945'ye, Leyte çıkarmalarından üç ay sonra, Amerikalılar Filipinler'in başkenti Manila'ya yaklaşıyordu.
By February 1945, three months after the Leyte landings, the Americans were closing in on the Philippines capital Manila.
Daha sonra General MacArthur Luzon'a ilerleyebilir ve birliklerim Formosa'yı aldıktan sonra Manila'yı yeniden ele geçirebilir.
General MacArthur could then move into Luzon... and recapture Manila after my forces have taken Formosa.
Aslına bakarsanız, Japonların yenilmesiyle... Manila da dahil olmak üzere... Kuzey Filipinlerin özgürlüğü takviye gerekmeksizin bilfiil gerçekleşecektir.
In fact, with the fall of Japan, the liberation of the northern Philippines, including Manila, will follow de facto, without any need for force of arms.
Bu yüzden de sizlere... Luzon'daki Leyte Sahili'nde konuşlanmayı ve sonra da savaşı Manila'ya kaydırmayı öneriyorum.
Therefore, I propose... that we land at Leyte Beach on Luzon, and then carry the fight to Manila.
Şimdiye kadar donanmanın verdiği destek devam ederse askerlerim sahile ayak bastıktan beş hafta sonra ve önümüzdeki Mart'tan önce...
With the kind of performance and support... provided thus far by the navy, I can be in Manila in five weeks... from the day my troops step ashore on the beaches, and well before next March.
Bir de Manila Körfezi'ne bakan bir teras var.
I also see a terrace overlooking Manila Bay.
- Manila'dan mı geldin?
- You came from Manila?
Filipin Havayollarının 118 numaralı uçuş yolcuları giriş yapıyor, Manila Uluslararası Havaalanına hoşgeldiniz.
Passengers arriving on Philippine Airlines flight 118, welcome to Manila International Airport.
O gece Manila'da becerdiğimiz o üç hostes kadar vahşi değil.
Not as wild as that night we banged those three stewardesses in Manila.
Bu orjinal old master killer "Manila Thrilla"'dan işte burada işte bakıyorsun.
This is the original old master killer of the "Manila Thrilla," right here that you're looking at.
Onları Manila'da indirdim.
I dropped them off in Manila.
- Gemisi Manila'da.
- His ship's in Manila.
Manila'daki arkadaş iyi iş yaptı.
Our friend in Manila's done well.
Bu işi berbat edersen rozetini ve polis kimliğini kahverengi bir zarfa koyup masama bırak. Çünkü geri döndüğümde seni görmek istemiyorum.
You fuck this up... you're gonna leave your badge and your credentials... in a manila envelope...'cause I don't wanna see you when I get back.
"Manila Macerası" mı demek istiyorsun?
You mean the "Thriller from Manila"?
Manila Macerası!
The Thriller from Manila!
"Manila Macerası!"
It's the "Thriller from Manila!"