Metro traduction Anglais
3,280 traduction parallèle
Washington Metro Polis Departmanı'nda babanın ortağıydım.
I was your father's partner in the Washington, D.C., Metro police department.
30 yıl önce Metro Polis Departmanı'ndaki Sam için bir araştırma yapılmasını istedi.
He offered to run a search on a Sam in the Metro P.D. 30 years ago.
Sam Phelps. - Metro'da gizli polis olarak çalışmış.
Worked undercover for Metro.
Miami Cinayet Masası'nda çalışan itin teki.
He's just a jerk who works for Miami Metro Homicide.
Miami Polisi'nde çalışan ve lam ile kan örneği alan sadece bir kişi vardı.
Only one person who worked at Miami Metro took blood slides,
Merhaba, Miami Polisi'nden Başkomiser Maria LaGuerta.
Hi. I'm Captain Maria LaGuerta, Miami Metro, and this is Lieutenant Debra Morgan.
Bu sabah saat 6 : 15'te Darien Metro Kuzey İstasyonunda vuruldu.
She was shot at 6 : 15 this morning at the Darien Metro North Station.
Hayatım, Caroline ve Tim saat 9.00'da Çin mahallesindeki alışveriş merkezinde buluşacağımızı söyledi. Sonra meydana gitmek için metroya binecekmişiz.
Oh, babe, Caroline and Tim say that we're gonna meet at the strip mall in Chinatown at 9 : 00, and then we're gonna take a Metro to a field.
Bir düşünsene, bir saat içinde, metro yoğunluğuna bağlı olarak bir sahanın ortasında olacağız. Aynen.
Just think, in an hour, depending on subway traffic, we're gonna be in the middle of a field.
Georgetown'da alışveriş yapıyordum ve bölgede hizmet veren iki otobüs sistemi olduğunu fark ettim. Sıradan Metro otobüsleri ve yerel Georgetown sirkülatörleri. Bence bunlara yalnızca beyaz insanlar bindiği için daha iyi bakım yapılıyor.
I was shopping in Georgetown and noticed there are two bus systems servicing the area- - the regular Metro buses and the Georgetown local circulator- - which I believe is better maintained because only white people use them.
Miami Metro'da stajyermiş.
He was an intern for Miami Metro.
Teknenin sahibi Dexter Morgan da Miami Metro'da çalışıyormuş.
The boat's owner, this Dexter Morgan. He works for Miami Metro too.
Miami Metro'daki herkesin bundan haberi yok.
Not everyone at Miami Metro knows this.
Tabii kulüpte, soruşturmanın bitmesini Miami Metro kadar isteyen biri varsa başka.
Unless there's someone at the club who wants the investigation to end as much as Miami Metro does.
Miami Metro, Speltzer tutuklandığı zaman karavan evine el koymuştu. Ama serbest bırakıldığı zaman geri vermek zorunda kaldılar.
Miami Metro impounded Speltzer's little Pied-a-RV when he was arrested, but they had to give it back once he was set free.
Metro'yla gitmek hiç aklından geçmez mi?
You ever consider taking the Metro?
Nerede? Batı Hollywood Metro İstasyonu, kırmızı çizginin orada.
Hollywood Western Metro Station, red line.
Metronun içine de dışına da ekipler yerleştirmeliyiz. Mümkün olan her yere.
We'll need S.I.S. inside and outside the metro everywhere we can put them.
Metro yolculuğum da her zamanki harikalığındaydı.
My subway ride was the standard amazingness.
Adam Miami Metro'da çalışıyor.
He works for Miami Metro.
Miami Metro cinayet masasını atlatabiliyorsa, ben de atlatırım.
Well, if he can get past Miami Metro Homicide, so can I.
Miami Metro, Isaak'in her an nerede olduğunu bildiğini düşünüyor ama belli ki buna güvenemem.
Miami Metro believes they know where Isaak is at all times but obviously I can't count on that.
Miami polisi mi?
Miami Metro?
Koshka Kardeşliği'nin Miami Metro'da bir köstebeği var.
The Koshka Brotherhood has a mole inside.
Miami aynasızları her hareketimi izlerken bir şey yapamam.
Not with Miami Metro's finest shadowing my every move.
Miami personelinden hâlâ teknesi olanların listesi.
Here is a list of Miami Metro personnel who still do.
Ben Miami Cinayet Masası'ndan Başkomiser Maria LaGuerta.
I'm captain Maria LaGuerta from Miami Metro Homicide.
Hayır, Miami'nin yargılama alanının dışında kalıyor.
No, it's outside of Miami Metro jurisdiction.
Miami polisinin başkomiseri tahliyem için epey bastırmış diye duydum.
Oh, yeah, they said that there was a big push for my release from the captain of Miami Metro.
Ya da metro da 30 dolar.
Or $ 30 on the subway.
Bunlardan yalnızca bir tanesini yanlış bir yere yerleştirmek... Metro bağlantı kutusu ya da bir sürü akım kablosunun geçtiği herhangi bir yer...
If you set just one these off in the wrong place, a subway junction box or anywhere where a bunch of power lines cross,
- Bütün Metro Baltimore'u tara.
Scan all of Metro Baltimore.
Şehir metro sistemindeyim.
I'm on the city Metro network.
Ayrıca Ulusal Güvenlik ve Metro Polisi'ne sokak kameraları için talepte bulunduk.
Also, we've got calls out to Homeland Security and Metro PD for their street cams, too.
Çatılar açık. Metro çıkışını görebilecek şekilde durur. Yani arkadamda.
Open roof, clear line of sight to the subway exit.
Benden metro tünelinde topuklularla yürümemi mi bekliyorlar?
They expect me to walk through a subway tunnel in heels?
Burası metro.
It's a subway.
Metro çarpmış.
Hit by a subway train.
Metro istasyonundaki saldırılara dair bir makale okumuş ve hiçbir kameranın çalışmadığı bildiğinden Wendell'ı orada öldürmeye karar vermiş.
He read an article about a recent mugging in the subway station, and decided to kill Wendell there because he knew that the cameras wouldn't be working.
Halamı ziyarete gidiyordum ve metro Liverpool durağından yeni ayrılmıştı ben de bomba patladığında uyukluyordum.
I was going to visit my aunt, and the train had just left Liverpool Street, and I was half asleep when the bomb exploded.
Şu ilerde ki metro istasyonunda indir lütfen.
Drop me off at the subway station up there.
Dr. Breyer'ın Logan Hava Alanı'na metro bileti aldığını düşünüyor.
He thought Dr. Breyer took the "t" to Logan.
Buraya gelene kadar in bin üç metro, dört otobüs değiştirdim.
I took three tubes and four different buses on the way here, hopping on and off all the way.
Metro bir saate kapanacak ve içeriden kimse çıkamayacak.
The Mets are within one, and noone is out.
Şehrin metro tünellerindeki cinayet oranları hiç bu kadar yüksek olmamıştı.
Murder rates on the city's subways have reached an all-time high.
Dinlenme tesisi.
Metro station.
Büyük anne, Delhi'de çağdaş olan iki şey var,... biri metro istasyonu, diğeri de sen.
Grandmom there are only two things modern in Delhi one is Metro and other you.
Metro, seyahat için uygun bir yol değildir.
Isn't Metro a convenient way to travel.
Metro bölgesinde değilse, istasyonları yoklayacağım, mümkün olduğunca yakınını bulmaya çalışırım. 15 dakika diyelim mi?
- No. Well, I got to bounce it off towers, but in the metro area, I could get you in pretty close.
Ve ben de Metro şehir toplantısında şehrin parasını yatırmak için en iyi yerin, beysbol sahasının yeri olmadığını düşündüğümü söyledim.
And I just didn't think that this baseball stadium was the best place for the city to put all this money, and said so... Mm-hmm. In a Metro council meeting.
Bir metro...
A subway...