Midem traduction Anglais
2,494 traduction parallèle
Biliyorum ama midem kazınıyor.
I know, but I'm starved.
Midem kazınıyor.
I have enough for this.
Karaciğerim, midem ve akciğerlerimse, malum bağımlılığım yüzünden takılmıştı.
Liver, stomach and lungs, thanks to Q habit.
Biliyorsun, midem çok kötü oldu.
You know, my stomach. It's going crazy.
Bu gece midem iyice şişecek.
- I'm gonna get so full tonight. - What?
Midem bulanmaz, ama yemek yiyorum.
I'm not squeamish. I'm eating.
Sürü için iyi, midem için iyi.
Good for the pack, good for the belly.
Yok sağol.. benim midem bulanıyor
No thanks. I think I get sick.
Midem bulanıyor.
- Thanks. My stomach is all messed up now.
Tamamen, resmen midem bulanmıştı.
I was absolutely, totally sick.
Sunumum var ve midem ağrıyor.
I have this presentation and I'm sick to my stomach.
Sersem gibiyim ve midem kötü durumda ayrıca bağırsak hastalığım azdı ve sıçarsam bu kıyafette kötü görünecek.
I feel woozy, and I've got a nervous stomach, and my I.B.S. is kicking in, and it's gonna look bad in this suit.
Midem bu sözleri kaldıramıyor olsa bile, kulaklarıma tıkıştırıp duruyorsun onları.
You cram these words into mine ears against the stomach of my sense
Beni döndürüp durma lütfen, midem berbat zaten!
Prithee, do not turn me about my stomach is not constant
- Midem.
- My stomach.
Ayrıca bana midem saçmalıkları zırvalama.
And don't tell me it's your goddamned stomach.
- Midem bulandı.
- I'm going to be sick.
Olmaz, çok midem bulanıyor.
No, I'm too nauseous.
Midem bulanıyor.
I'm feeling nauseous.
Sanırım midem bozuldu.
I think I've stomach upset.
Daha sonra midem birden altüst oluyor sonra da işte, bu biraz utanç verici ama tuvalete gitme ihtiyacı hissediyorum.
And then I totally weird in the stomach, - - And I have to... It is a bit embarrassing, go to the toilet.
Midem bulanmaya başlıyor.
I'm genuinely getting nauseous.
Şu anda bile midem bulandı.
That makes it worse.
Biraz midem bulanıyor.
I'm feeling a bit queasy.
- Midem.
It's my stomach.
- Ayrıca midem ağrıyor.
- And my stomach hurts.
Midem bulanıyor.
I feel sick.
Banyo ne tarafta acaba, uçakta birayı biraz fazla kaçırmışım da midem- -
Listen, i-is there a bathroom around here? I had a couple beers on the plane, and my bladder's...
Midem kaldırmadı.
Didn't have the stomach for it.
- Midem ağrıyor.
- l have a stomach ache.
Midem bulanıyor.
I feel a bit sick.
- Hala biraz midem bulanıyor.
Still a bit pukey.
Sabahtan beri midem biraz ekşi.
My stomach is a little... Sour. Has been all day.
- Midem bulanıyor.
- Good. - I feel nauseous.
Midem bulandı.
I'm disgusted!
Bu yaratığın işime yarayabilecek olmasından midem bulandı.
That this beast could work for me, could work for me.
Midem ağrıyordu gidip bir karyolaya uzandım ve uyuyakaldım.
I had a stomachache and I just went in to find a cot, and fell asleep.
Ve midem çok fazla şikayet ediyor.
And my stomach is complaining too.
Dalga olarak geldi üzerime ve midem de bulandı Kahlua içtiğim zamandaki gibiydi.
It came over me like a wave, and it made me feel sick too, just like that time I drank Kahlua.
Midem bulanıyor, aynı dün gece Bill çağırdığındaki gi...
I'm feeling nauseous, just like I got last night - when Bill was... - Stop!
Midem eskisi gibi değil, bilirsin.
My stomach ain't what it was, you know?
Midem.
It's my stomach.
Sahte Seth yüzünden midem kazınıyor.
Because of fake Seth, I'm famished.
- Midem beni öldürüyor.
- Stomach's been killing me.
Hayır, bilirsiniz, bunu kaldıracak midem
No, you know, I-I don't think that I have the...
Ve biliyorsun, politikayı kaldıracak midem yok derken, gerçekten söylemeye çalıştığım
And, you know, I-I say That I don't have the stomach for politics, But what I'm really trying to say
Geline şöyle bir baktım da midem ağzıma geldi.
I got a look at the bride and she turned my stomach.
- Midem.
My stomach.
Kavga gürültüyü midem kaldırmadı.
I lost my stomach for the fight.
Midem bulanıyor.
My--my tummy feels funny.
Midem kaldırmıyor, Tuck.
I don't think I have the stomach for this, Tuck. I know.