English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ M ] / Mürekkep

Mürekkep traduction Anglais

1,510 traduction parallèle
Mürekkep içmeyi tercih ederim.
- I'd rather drink ink.
Aman Tanrım, şu mürekkep balığına bakın.
Oh, my God, look at that squid,
Fener, bir ay ışığı ; kalem, bir mürekkep çubuğuydu.
A flashlight was a moonbeam.NA pen was an ink stick.
Nefeslerini 15 dakikadan fazla tutabilirler ve 500m.den derine dalabilirler deniz tabanına inip balık, kril ve mürekkep balıkları ile beslenmek için.
They can hold their breath for over 15 minutes... and dive to a depth of 1700 feet... approaching the sea floor itself to feed on fish, krill and squid.
Mürekkep lazım.
I need ink.
Mürekkep aynı.
It's the same ink.
Biraz çerez lütfen! ( kurutulmuş mürekkep balığı )
Dried squid please.
Ortokon, kalamar ve mürekkep balığının uzak bir akrabasıdır, fakat kamyon kadar uzundu.
The orthocone is a distant relative of squid and cuttlefish, but he's as long as a truck.
Tamam, affedersiniz. 4-B mürekkep lekesi, onaylandı.
Sorry. 4-bravo-inkblot, confirm.
Belirgin olanları eleyerek işe başladım - - Sıralı kitap kodları, gizli cümle yazımları, görünmez mürekkep, belki bir filigran.
Well, I started by eliminating the more obvious - - sequence book codes, steganography, invisible ink, maybe the watermark.
Kuyruklu harflerin oval kısımlarının birinde yazının diğerlerinde olandan farklı bir mürekkep kullanılmış.
One of the periods in the ellipses contains ink that was different than the inscription itself.
Her posta çekince mürekkep biraz daha dağılıyor.
Yes, I see. The ink becomes more and more smudged with each money order.
Bu adam sol eliyle yazı yazıyormuş. Avucunun sol kenarı ıslak mürekkebe temas etmiş. Sonra bu mürekkep takip eden çeklere bulaşmış.
This person wrote it with their left hand, the side of their palm dipped into the wet ink, and transferred it to the subsequent money orders.
Yeşil mürekkep var ; para yeşili.
Green ink, color of money.
Hikâyenin geri kalanını da mürekkep anlattı.
But the ink you used... the ink told us the rest.
Nottan mürekkep örneği aldık Kevin.
We extracted the ink from the note, Kevin.
Mürekkep örneği analiz edildikten sonra, ince tabaka kromatografisi yöntemiyle incelenir.
Once the ink's extracted, it's analyzed with thin layer chromatography.
Bu mürekkep gerçek olabilir ama bunun Tanglewood üyesi olmasının imkanı yok.
This ink mig be real, but there's no way this is a Tanglewood boy.
Bir dokümanda iki farklı mürekkep kullanıldığını belirleyebilecek bir makinen var mı?
Hey, uh... you have a machine, indicates if two different kinds of ink are used on a document?
O zamanlar mürekkep, demir veya karbonla yapılıyormuş.
Well, back then, ink was made of iron or carbon.
Evet, ama sadece mürekkep gerçek olduğunu kanıtlamaz.
Yeah, but ink alone doesn't prove it's real.
Eski model mürekkep.
Ink the old-fashioned way.
Resim, mürekkep ve belgenin kağıdı uygun şekilde kontrol edildi.
The painting and the ink and paper from the document all check out forensically.
Mürekkep Tarihi.
The history of ink.
Sağ-aşağıda, renk değiştiren mürekkep.
Right down to the color shifting ink.
Mit * konuşmuyor, fakat bu paradaki renk değiştiren mürekkep konuşabilir.
The Secret Service isn't talking, but the color-shifting ink on this bill might be. Take a look.
Bir çeşit mürekkep.
Some kind of ink.
Mürekkep dağılmıştı.
Ink's all smeared.
- Parmak izini almışlar. Ellerinin her yeri mürekkep içinde ve bende sabun kalmamış.
She got ink all over her hands from the fingerprinting and I'm out of soap.
O özel bir mürekkep mi? Özel bir mürekkep olmalı, değil mi?
'Cause it's special ink, it must be special ink, right?
Tabii ki parmak izi almak için normal mürekkep kullanmayacaklar.
- I mean, of course. They're not gonna use normal ink for fingerprinting.
Normal mürekkep seni küçük düşürmez. Tabii sen Rory'ysen ve annenin sabunu yoksa düşürür.
Normal ink wouldn't humiliate you unless you're Rory and your mother has no soap.
Ellerimde mürekkep var.
Because I have all this ink all over my hands and -
Ama mürekkep azalmış bu yüzden görmek biraz zor. Önemli değil, harika.
Although the ink is kind of weak and faded, so it's really hard to see.
Mayalanmış mürekkep balığı bağırsağı.
Fermented squid guts.
"Mürekkep balığı tropikal iklimlerde yaşar ve plaktonlar ile beslenir."
"A cuttlefish lives in more tropical climes and feeds on plankton."
Deri kanserinden ölmeyebilirim.Sen mürekkep zehirlenmesini kesinleştirmek istiyorsun.
I might not die from skin cancer, so you want to seal the deal with ink poisoning.
Mürekkep kartuşu emniyet kemerine sıkışmış.
The ink cartridge got snapped by the seatbelt.
Bütün derdin gömleğine mürekkep bulşamasıydı.
All you cared about was the stupid ink stain on your shirt.
Mürekkep asla tam olarak kurumaz.
Because the ink never really dries.
Ne bu, mürekkep mi?
at is that, ink?
Kağıt gerçeğine yakın, manyetik mürekkep kullanmışlar.
Paper's got good feel, magnetic ink.
Labaratuar, senin yerde bulduğun parçadan mürekkep örneği elde etmeyi başarmış. - Tamam.
The lab was able to reconstruct an ink sample from the scrapings you took off the floor.
Optik mürekkep.
Optically variable ink.
Parayı basılırken üç ayrı mürekkep kullanılır.
Takes three different inks to print money, right?
Seninki kadar mürekkep kaplamak, birkaç yıl sürer.
It takes guys a few years to get the ink you got.
- Mürekkep sende, kağıt bende.
You got the ink. I got the paper.
Mürekkep analizi yapar, kağıt bileşimine bakar.
QD can help us show that the signatures are fake.
- Maymun. - Mürekkep balığı.
Monkey!
- Maymun. - Mürekkep balığı. - Kanguru.
I have no idea if a monkey could beat a squid or a kangaroo in a knife fight, but if I admitted that, we'd have nothing to do for the rest of the day.
... mürekkep balığını ya da kanguruyu yener mi bilmiyorum.
Monkey!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]