Mı dediniz traduction Anglais
868 traduction parallèle
- Bana mı dediniz?
- You talkin'to me?
Bayan Parker mı dediniz?
Did you say Miss Parker?
- Bana mı dediniz?
- Are you addressing me?
Sizi öptükten sonra mı dediniz?
After I kissed you, did you say?
- Bir kadınla mı dediniz?
- A woman, you say?
Danvers mı dediniz?
Did you say Danvers?
- Bana mı dediniz?
Are you talking to me?
- "Yüzbaşı Barton" mı dediniz?
- Did you say "Captain Barton"?
Silahım var mı dediniz?
Did you say you had a revolver?
- "Bracken" mı dediniz?
- Did you say "Bracken"?
"Hayallerimdeki kadın" mı dediniz?
"That's the girl of my dreams"?
- Nota mı dediniz?
You said "chit"? - Yes.
Bir adamın hayatı mı dediniz yani bu konunun şapkayla ne ilgisi var?
Did you say, "a man's life?" What does that to do with the hat?
- Şöyle bir etrafa bakayım mı dediniz Çavuş Johnson?
- Taking a pilgrim's view, SergeantJohnson?
İyi anlaştık mı dediniz?
You got along famously?
- Siz de taşınırız mı dediniz?
You figured you could move right in?
Çıplak mı dediniz?
Unvarnished, you say?
Çatışma sıradında mı dediniz?
During a fight, you said?
- "Önümüzdeki ay" mı dediniz?
Did you say "next month"?
New Haven'dan Bay Stevenson mı dediniz?
Did you say Mr. Stevenson from... from New Haven?
"Çok az" mı dediniz?
"So little," did you say?
Muhafızlardan mı dediniz?
You say he is in the guards?
Beş dakika mı dediniz?
Five minutes, did you say?
- Gladys Glover mı dediniz?
- Did you say Gladys Glover?
Rüzgâr mı dediniz?
Did you say wind?
Oscar mı dediniz?
Oscar, did you say?
Neyin kralı otomobil kullanır mı dediniz?
Does the king of the what drive an automobile? The Watusis.
Şey, yanılıyor olabilirim... - Ne dediniz?
Well, maybe I'm wrong.
Her halde insanlarla kolay kolay konuşamadığımı anladığınız için öyle dediniz.
Funny you should say that because i always find it so difficult to talk to people.
Siz dediniz ya, bakın utandım şimdi.
Now that you call my attention to it, I guess I am.
Bana "Bayım" dediniz.
You call me "sir."
Bir kanarya dediniz ve sevgili kuşlarım da buna kendileri cevap veriyorlar.
A canary, you say. My dear little birds at £ 1 / 6s themselves...
Asi mi dediniz bayım?
Rebellion, did you say, sir?
Ne dediniz küçük hanım?
What's that, young lady?
- İstiyorum dediniz sandım.
- I thought you said you did.
İştahım yok dediniz.
You mentioned having no appetite.
- Sanırım, zengin değilim dediniz?
I think you said you were not rich? No, i'm not rich.
Bunu yapacak kadar aklım yok dediniz.
You said I didn't have the brains to do it.
Sanırım "18" dediniz efendim.
18, i think you said, sir.
Ne dediniz bayım?
What's that, sir?
Ve hikâyeyi okuyunca da "işte aradığım bu" dediniz.
And when you read the story, you said, " Yeah, that's my boy.
Albay Plummer, şu çok etkileyici konuşmanızda ki, bu konuşmayı eminim 50 kez yapmışsınızdır "Bizim çocuklardan bazıları, ara sıra çizgiyi aşabilir." dediniz.
Colonel Plummer, in your eloquent speech, which I'm sure you've made 50 times, you used the phrase "Some of our boys may get out of line sometimes."
Orada, yatağımın ucunda. - Nerede dediniz?
The bed.
Rolen dediniz sanmıştım.
Oh, I thought you said, Rolen?
Kalça kaslarını mı kasın dediniz?
Oh, tense the gluteal muscles, did you say?
- Bir şey mi dediniz, bayım?
- Did you say something, mister?
Eşlerinize o dağlara mı çıkacağız dediniz?
That's where you told your wives you were going, uh?
- Ne dediniz bayım?
- Uh, what, monsieur?
Birbirinize merhaba dediniz. Gürültüyü kesin de işimize bakalım.
You already said hello, so cut the yakity, and we'll get down to business.
Ben iki dediniz sandım
I mind you said there was two.
Ne dediniz? Çok iyiyim dedim!
I'm in a splendid mood!