English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ N ] / Napalm

Napalm traduction Anglais

265 traduction parallèle
Evet. Eğer biraz napalm bombaları varsa yanlarında getirmelerini söyle.
If the boys have some napalm, tell them to bring it along.
Çavuş, napalm bombaları, roketler, ellerinde ne varsa almalarını söyle.
Sergeant, tell them to load up with napalm, rockets, anything they've got.
Napalm'ı fırlatıyorum.
Dropping napalm. Follow in order.
Ya da Vietnam'da yaptıkları gibi seni soyar sonra da napalm bombası ile dolu bir küvete koyup bombaları patlatırız!
Or else... like in Vietnam... we'll strip you... put you in a bathtub full of napalm... and set it on fire.
Korumasız köylere napalm bombaları atarak binlerce katını öldürmek, daha alçakça değil mi?
Isn't it even more cowardly to attack defenseless villages with napalm bombs that kill many thousands of times more?
Tüm ülkeyi napalmle yakmak.
Burning the whole country with napalm.
Napalm düşer, bende de mermiler Mao, Mao!
Napalm runs and me I gun Mao Mao
Peki ya soykırım, emperyalizm, napalm?
What about some new kick like genocide, napalm warfare?
Bir silindirde napalm, diğerinde basınçlı hava var.
This cylinder contains Napalm, the other contains compressed air.
Savaşlar, napalm bombaları, her şey.
Wars, napalm bombs and all that.
Vietnam'daki napalm bombardımanı sırasında çocuklarıma döndüm ve "Orada öyle durmayın."
I turned round to my kids during the napalm bombing in Vietnam and I said : " Just don't sit there.
Sonra bir bakıyorsun ki napalm kapsülü sana doğru geliyor.
And you could see it's napalm cannister, because you can tell'em.
En yakınındaki cesedi kapıyorsun ve kafanın üstüne çekiyorsun.
And, like, wow. The napalm hit, I grabbed this dude, just put him up over my head in the hole like that.
Lanet napalm dümdüz bir çizgi halinde yayılıyor.
Fuckin'napalm went down the whole line.
Napalm dediğin şey insanın her iki tarafını da yakar dostum.
And that napalm was just drippin'on both sides of this dude.
Ben oradayken hiç napalm yüzünden yanan bir çocuk görmedim.
When I was there, I never saw a child that got burned by napalm.
Hiç napalm atmadım ama en az onun kadar kötü şeyler attım.
I didn't drop napalm, but I dropped other things just as bad.
Ama şimdi kendi çocuklarıma bakıyorum ve aynı şey onların başına gelseydi birisi onlara napalm atsaydı ne yapardım bilemiyorum.
But I look at my children now... and, uh, I don't know what would happen if, uh... uh, what I would think about if someone napalmed them.
Tien Goa köyünde,... yüzlerce kadın ve çocuk, ya öldü ya da napalm bombası nedeniyle kavruldu.
In the village of Tien Goa, hundrends of women and children where killed or set to fire by napalm.
Onlar... napalm zuppeleri...
Those... nabobs...
Aşağıdaki ağaç hattının orda biraz napalme ihtiyaçları var.
They need some napalm down near the tree line.
Napalm, evlat.
Napalm, son.
Sabahları napalm kokusunu seviyorum.
I love the smell of napalm in the morning.
Atın napalmınızı, gaz bombanızı!
Drop your napalm, drop your gas!
Belki de napalm bombasıyla.
Maybe napalm.
Kadın ve çocukların bulunduğu bir köyü bombalamak için, fazla barışsever olup olmadığınızı, öğreneceğim.
If you're too peaceful a person to napalm an enemy village, where there are women and children, I'm going to find that out.
Çünkü bomba çocuklara yapışır!
Cos napalm sticks to kids!
O bomba çocuklara yapışıyor!
That napalm sticks to kids!
Bir pilot napalm bombasını erken bıraktı.
One flyboy jumped the gun and dropped his napalm early.
Napalm?
Napalm?
ABD, Güney Meksika " daki göçmen kamplarına Napalm bombaları attı, bunlar gerilla kampları olduğu için.
... U.S. Planes napalmed refugee camps in southern Mexico. He explained that the camps were really guerrilla bases.
Dikenli tel yer, napalm sıçarım... 200 metreden pirenin kıçına mermi sokarım demek istiyorum.
I eat concertina wire and piss napalm and I can put a round through a flea's ass at two hundred meters.
Ama şu, şu piç kurusu, durduk yere, napalm dolu bir kamyon çağırıp burayı yerle bir edebilir.
But that one, that bastard ain't no reason why he couldn't... call in a truck full of napalm and hose this place down.
Hava saldırısı geliyor - Napalm atacaklar.
Air strikes coming in - they'll be laying snake and nape.
Geniş alana yayılan bomba ve Napalm taşıyoruz ama yakıtımız az.
We're packing snake and nape, but we're bingo on fuel.
Napalm bombası.
Napalm.
"Bir gün burası Napalm bombası tarafından yanmış olacak." "Kırmızı çiçek çatırdayacak ve dikenleri arasında ölecek."
Someday this place will be burned by napalm, and the red flower will crackle up and die among the thorns.
" Laboratuar, Vietnam Savaşında yaygın olarak kullanılan...
" The laboratory is credited with the development of napalm...
"napalm'ın geliştiricisi sayılıyor."
"used extensively in the Vietnam War."
1971'de bir napalm laboratuvarını uçurmaktan dolayı FBI ile başları dertte.
They're in trouble with the fbi for blowing up a napalm lab in 1971.
Ev yapımı patlayıcı.
Bathtub napalm.
Biraz toparlansa, biraz napalm atılsa burası güzel bir mozoleye benzeyecek.
A little spackling and some napalm, this place would make a nice mausoleum.
Küçük bir napalm hızını keser, albay.
A little napalm ought to slow you down, colonel.
Orduda size insanların üzerlerine napalm attığınız için madalya veriyorlar.
In the Army, they give you a medal for spraying Napalm on people.
Napalm Kralı Jerry.
Jerry the Napalm King.
Yoksa sen ve Napalm Kralı Jerry milyonlarınızı istifliyor musunuz?
Or do you and Jerry the Napalm King hoard your millions?
Fosfor bombaları, napalm bombaları korkulacak şeyler değildir ama derinine bakmak, tüm insanların dış görünüşünün altında yatan sapkınlığı anlamamızı ve
Phosphorous, napalm are nothing to be feared, but to look inward, to see that twisted mind that lies beneath the surface of all humans
Gizli operasyonlar, yani suikastlar, darbeler... seçimlerde hile, propaganda, psikolojik savaş.
"Confiscate the napalm, C-4 and all." The G-men were just going through the motions.
"Napalm füzelerini, C-4'leri falan yok edin."
Looks like half his brain is gone. - Weigh it. - 653 grams.
Belki küçük bir napalm atarsak güzel bir ızgara olur.
We're gonna maybe drop in a little napalm and try and cook him down, maybe a little barbecue.
Aynen.
Yeah. Nah, napalm don't work like this.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]