National geographic traduction Anglais
203 traduction parallèle
Ulusal Coğrafya Birliğine üyelik için aday gösterildim.
I've been nominated for membership in the National Geographic Society.
- The National Geographic dergisi için.
- The National Geographic magazine.
"Kikirdeyerek, sişkin memelerimle, burada sanki National Geographic'ten bir şey gibi oturuyorum."
So, do I... I'm sorry, it's just...
Dergilerde okuduğum kadarıyla.
Only what I've read in the National Geographic.
Dr. Sheldrake'in ofisindeki "National Geographic" de onlar hakkında yazılanları okudum.
I read it in the National Geographic in Dr Sheldrake's office.
Tıpkı National Geographic'te okuduğum iğrenç porsuklar gibi.
Just like those nasty wolverines I read about in the National Geographic.
National Geographic'te aslanlar ve kaplanlarla ilgili bir yazı vardı. Hep mutlu oldukları yere dönerlermiş.
I saw this National Geographic about lions and tigers... how they always return to a place of remembered beauty.
National Geographic'teki evlerden biri.
Do you remember that house I told you about earlier, the one that looked like it might show up on National Geographic?
Adın National Geographic'te çıksın istiyorsun.
Get your name into the National Geographic.
Kuzey kutbu ışıkları var ya, aurora borealis?
You know those pictures in National Geographic, the aurora borealis?
Yıllardır National Geographic okurum ama hiç...
I've been getting The Nationa / Geographic for years...
Bahse varım şu kasa ağzına kadar... National Geographic veya Reader's Digest'in eski sayılarıyla doludur.
I'm willing to bet that crate is full ol National Geographics or back issues of the Reader's Digest.
Bu National Geographic'ten.
It's National Geographic.
National Geographic'ten.
National Geographic.
- National Geographic dergisinde falan mı?
- Like in the National Geographic, or what?
National Geographic dergisinde bir resim görmüştüm.
I seen a picture in National Geographic.
- "National Geographic" te okudum.
- I read it in National Geographic.
Belki de bizim "National Geographic" ten geldiğimizi düşünürler.
Maybe they'll think we're from National Geographic.
National Geographic şu Illehkam maskesini fotoğrafına ne kadar para verecek biliyor musun?
Any idea what National Geographic might pay for a photo of the Mask of Illehkam?
National Geographic dergisine yazı için malzeme toparlaman gerekiyor.
You're expected to contribute material to the National Geographic.
Bn Fossey, National Geographic'in fön makineniz için para ödeyeceğini sanıyorsanız, aldanıyorsunuz.
Miss Fossey, if you expect the National Geographic to pay for a hair dryer you have another thing coming.
National Geographic yeni bir sermaye onayladı ve çalışma izniniz uzatıldı.
The National Geographic has approved new funding and your work permit has been extended.
- Bob Campbell, National Geographic.
- Bob Campbell, National Geographic.
National Geographic resim istiyor.
National Geographic want pictures.
Muayenehanesinde National Geographic olmayan bir doktor gördünüz mü?
You been to a doctor's office that didn't have National Geographic?
Hayır, National Geographic.
Hell! National Geographic.
National Geographic'in İzlanda özel programında görmüştüm.
Mr Masuto was very impressed. Yeah. I swiped it from a National Geographic special on Iceland.
Ara sıra National Geographic izle.
Look at "National Geographic."
National Geographic'te çıkan herkesin çıplak olduğu kültürlere ne demeli.
What about cultures, like in National Geographic where everybody is naked?
Mecburdum çünkü yorganın altında fenerle Natioal Geographic okuyordun.
You were looking at the "National Geographic" with a flashlight.
National Geographic'te bu akşam, Çayırköpeği.
Tonight on National Geographic, stalking the wily prairie dog.
"Time", "Sports Illustrated"... "National Geographic."
Time, Sports Illustrated, National Geographic.
National Geographic'ler Okuyucu özetlenmiş kitapları ve Louis L'Amour.
National Geographics Reader's Digest condensed books and Louis L'Amour.
Yani bir National Geographic programı gibi, ama insanlar üzerine.
So it's like a National Geographic program, but on people.
Eğer, diyor annemiz ona gereksinim duyarsa onu National Geographic dergisinde bulabilir.
He just goes on about how if Mom ever needed him she could reach him through the National Geographic Magazine in D.C.
Fotoğrafçıydı ve 1965'te buradaydı National Geographic için köprüler üstüne makale hazırlıyordu.
He was a photographer and he was here in 1965 shooting a National Geographic article on the covered bridges of Madison County.
National Geographic fotoğraflarının net ama kişisel olmamasını istiyor.
National Geographic likes their photos in focus and not too much personal comment.
Babanızın ölümünden sonra, Robert i aradım ama National Geographic den ayrılmıştı
After your father died, I tried to get in touch with Robert but he had left National Geographic.
Uzun süre National Geographic'in sayfaları arasında yaşamıştım.
- Well... I did used to live between two pages ofa National Geographic.
Çok aydınlatıcı bir dergidir National Geographic.
- [Gasps] - Veryinformative magazine, National Geographic.
National Geographic doğa söyleşisine katılmaya en çok yaklaşan oydu.
Closest he ever came to communing with nature was subscribing to National Geographic.
National Geographic'ten biri özel bir programdan söz ediyor.
Some guy from the National Geographic is talking about a special.
Senin daha çok National Geograghic tipi olucağını düşünmüştüm.
Why did I take you more for the National Geographic type?
Bu National Geographic özel bölümleri, Oz'da oldukça popülerdir.
Those National Geographic specials, they're popular here at Oz.
National Geographic dergisi çalışanlarını denizaslanlarıyla ilgili araştırma için bıraktım.
I just took a National Geographic crew out to do a piece on the sea lion rookery before I come up.
- National Geographic.
National Geographic, Dad.
Onlar tıpkı National Geographic Special'daki vahşi bir çift gibiydiler.
They were like a pair of wildebeests on a National Geographic Special.
Fermuarını çek, çünkü "National Geographic" dergisindeki... - Zulu kocakarılara benzemeye başladı.
Zip her up in the back before she starts looking... like one of them Zulu hags on the cover of National Geographic.
National Geographic başımız üzerine.
National Geographic is always welcome.
Deli misin?
National geographic, dad.
National Geographic'e yollayabilirsin.
Dark is an eye thing.