Ne bekliyorsun traduction Anglais
3,372 traduction parallèle
Ne bekliyorsun?
What are you waiting for?
Son zamanlarda çok fazla çalışıyordun. Ne bekliyorsun eğer ben kazanırsam?
What is it you're hoping for if I win?
Ama benden ne bekliyorsun?
But what do you expect from me?
Yani bu evlilikten ne bekliyorsun?
I mean, what do expect from this marriage?
O zaman ne bekliyorsun?
The hell are you waiting for?
Ne bekliyorsun? Ben!
What in hell are you waiting for?
Şimdi, Simon haricinde herkes dağılabilir,... yeleği üzerine giymek için ne bekliyorsun, davet mi?
Now I don't want to single anyone out, but, Simon, what are you waiting for, an engraved invitation?
Ne bekliyorsun oğlum?
What are you waiting for, laddie?
Ne bekliyorsun?
What do you expect?
Ne bekliyorsun o halde?
Well, what you waiting on? Hit me!
Ne bekliyorsun, evlat?
What you waiting for, son?
Herkesi topla! Ne bekliyorsun? Aptal seni!
Go ahead, pick up all!
Şimdi ne bekliyorsun, aparatifleri mi?
What are you waiting for now, snacks?
Ne bekliyorsun?
Well, what are you waiting for?
Peki ne bekliyorsun?
Well what are you waiting for?
Tamam o halde ne bekliyorsun
Okay. So what are you waiting for?
Hâlâ ne bekliyorsun!
Get off, man!
Ne bekliyorsun?
What are you doing?
Ne bekliyorsun? Git.
What are you waiting for?
Ne bekliyorsun hala?
What are you waiting for?
- Ne bekliyorsun?
What are you waiting for?
Ne bekliyorsun o halde?
Well, then, what are you waiting for?
Sen ne bekliyorsun oğlum?
And what are you standing there for son?
Ne bekliyorsun o zaman?
Then what are you waiting for?
Ne söylememi bekliyorsun, Ed?
What do you want me to say, ed? You saw.
Daha ne söylememi bekliyorsun?
What else do you want me to say? God!
Ne dememi bekliyorsun?
What do you want me to say?
Ne için bekliyorsun McCall?
McCall, what are you waiting for?
Ne diye bekliyorsun?
What are you standing there for?
Benden ne kadar kalmamı bekliyorsun?
How long do you expect me to stay here?
Ve şimdi sana plânın ne diye sormamı bekliyorsun, değil mi?
And now you want me to ask you what the plan you've worked out is?
Zavallı Pierret, ne yapmasını bekliyorsun?
- What can Pierret do?
Bu konuda ne yapmamızı bekliyorsun?
What do you want us to do about it?
- Pekala, Olivia seni sorarsa ona ne dememi bekliyorsun?
She was my best friend. What am I supposed to tell Olivia when she asks where you're going?
Bu konuşmayla ne yapmamı bekliyorsun?
What am I supposed to do with this?
Ne dememi bekliyorsun ki?
What do you want me to say?
Ne yapmamı bekliyorsun?
He was desperate, Miles.
Sence ne olmasını bekliyorsun?
What do you expect is gonna happen?
Ne için bekliyorsun?
What are you waiting for?
Ne zamandır bekliyorsun?
How long have you been waiting?
Bununla ne yapmamı bekliyorsun?
What am I supposed to do with this?
Ne yapmamızı bekliyorsun?
What do you expect us to do?
Sana inansam bile, benden ne yapmamı bekliyorsun?
Even if I do believe you, what do you want me to do?
Onda ne bulmayı bekliyorsun?
So what exactly are you expecting to find on that?
Ne bekliyorsun ki?
Well, what do you expect?
Ne yapmamı bekliyorsun benden?
I don't know what you want me to do.
Ne söylememi bekliyorsun?
What do you expect me to say?
Benden ne satmamı bekliyorsun?
What do you expect me to sell?
Mary'ye Glendower'ların durumu hakkında konuştun ve şimdi Daniel ile diğer çocuklara ne olmasını bekliyorsun.
You told Mary about the Glendowers'affliction and what would happen to Daniel and the other children.
Yani ne yapmamı bekliyorsun?
I mean, what do you want me to do?
- Tam olarak ne bulmayı bekliyorsun, Batman?
J'ONN J'ONZZ : What exactly do you expect to find, Batman?