English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ N ] / Niels

Niels traduction Anglais

266 traduction parallèle
Niels Mattiasen, Keld Olesen
Niels Mattiasen, Keld Olesen
- Karen ve Niel onun yaşındayken devir farklıydı.
When Karen and Niels were his age, times were different.
Benim Niels.
This is NieIs.
Niels'te selam söylüyor.
NieIs sends his regards.
Niels!
NieIs!
- Ben de seni bekliyordum Niels.
- hello. - hello.
- Niels nerede?
- Where's NieIs?
Niels, yapamam işte.
I just can't go, NieIs.
" Sevgili Niels.
" Dear, NieIs.
Niels orada mozaikle uğraşması gerektiğini düşünüyor, ama bence bu sadece bir detay.
NieIs thinks he ought to make a mosaic down there, but that's just a detail.
- "Niels'e" gidelim. - Neden?
- Let's head for "Niels".
Niels Bohr gibi biri...
Niels Bohr...
- Niels, röntgen çektim.
Niels, I have done an Xray. Thanks.
Niels'in babası günde 16 saat vardiya ile çalışıyordu.
Niels's dad spent his life working 16 hour shifts.
Niels'i de aynı şey için suçlayamazsın.
You can't accuse Niels of the same thing.
Niels!
Niels!
- Niels ben.
Niels speaking.
Seni seviyorum, Niels.
I love you, Niels.
Öyle demek istemedim, Niels.
I didn't mean it, Niels.
- Niels, lütfen...
Niels, please...
Sözde "Avusturyalı Temas" olan Niels Haider dün Viyana'da öldürüldü.
Niels Hater. The so-called Austrian connection was murdered yesterday morning in Viena.
Onun yerine Niels Bohr'un Sıkıcı Dünyası'nı yayınlayacağız.
Instead we bring you The Boring World of Niels Bohr.
O kadar belirsizlikle doluydu ki, eğer kuantum mekaniğinin garip özelliklerini
But Niels Bohr disagreed.
Kilki Ghart, Niels Bohr, Hans Christian Andersen.
Kierkegaard, Niels Bohr, Hans Christian Andersen.
Niels Peter Johansen.
Niels Peter Johansen.
Niels Peter?
Niels Peter?
Niels Peter'i gördüm.
I saw Niels Peter.
Orada Niels Peter'i gördüm.
I saw Niels Peter down there.
Yani doğru anladım mı? İkinizin de adı Niels?
So do i get this right, you are both called Niels?
Neils'in dediğine göre, bu kadar sabır da fazlaymış. Dedesi pamuk yetiştirirmiş.
But not this much patience, Niels says, Niels's grandpa was a cotton grower
- Neils'e çok iyi bir el geldi de...
It's'cause Niels just got a great hand!
Emektar çırçır her zamanki gibi göreve hazırdı. Bir hafta geçmişti Neils ile ortaklaşa çalışan Sammy tarafından yağlanıp, tekrar kurulmasının üstünden.
The old gin was as ready as ever, it had been for a week, greased and stripped down and reassembled by Sammy, who had teamed up with Niels
Çalışırken iyi bir ikili oluşturmuşlardı. Neils hayatı boyunca hiçbir espiriyi komik bulmamıştı, o yüzden, soytarı zenci gurubundaki Sammy, istemeyerek de olsa, onu pek de komik olmayan esprileriyle güldürmeye çalışmaktan vazgeçmişti.
They worked well in harness, Niels had never found a joke funny in his life so Sammy, the clowning'nigger, had given up, not unrelieved, trying to entertain him with his somewhat weak material
Neils ve Sammy, kullanım klavuzuna gerek bile duymadan arabayı onarmışlardı.
Niels and Sammy had fixed the car, wisely without reference to the manual
Sammy, Neils ile onca zaman geçirmiş olmasına rağmen söyleyenin kendisi olduğunu itiraf etmedi bir türlü.
And Sammy refused to admit it was him although he'd spent a whole load of time with Niels
- Niels Bohr, Einstein, Camus, Suç ve Ceza...
- Niels Bohr, Einstein, Camus, Crime and Punishment...
Fizikçi Niels Bohr da Kuantum fiziğine dair Kopenhag yorumunda bunu söylüyor. Bohr'a göre, uzak olaylardan bahsederken ya da bu olayları tanımlarken - -bunlar ister en uzak yıldızdaki ister en küçük ve uzak kuanta düzeyindeki olaylar olsun- -
Was it Niels Bohr, the physicist, who in his Copenhagen interpretation of quantum physics, said that when we talk about or describe, remote events, whether that be in the furthest stars, or in the smallest and most remote quanta,
Dedektif J ^ niels. sözde bahçıvan kamyoneti herhangi bir metro istasyonu yakınına park edilmiş mi bakalım.
Detective Daniels, let's see if that so-called gardening truck parked near any of our subway stations.
Gitmene çok üzüldüm. Benim için, sen daima... bir Niels Bohr ( Danimarkalı fizikçi ) veya bir Heisenberg ( Alman fizikçi ) gibiydin.
To me you were always like... a Niels Bohr or a Heisenberg :
- Hayır Niels oldukça deneyimlidir.
Nils sails better than me.
Niels'e ondan daha erken olgunlaştığını, hissettireceğini tahmin ediyorum.
I think she doesn't want to show that she's more mature than Nils.
Niels'in 3 yaş büyük olduğunu düşünüyorum da...
Considering the fact that he's three years older....
Niels oğlum buraya gelir misin lütfen?
Nils, can you come here, please?
- Niels'in mi yerine geçecek?
- And if he takes Nils'place?
İyi, Niels düşündüğünden, çok daha şeker bir çocuk.
Yeah, but Nils is cooler than you think.
Fırına kadar gitmiştim, Niels'e söylemiştim.
I was at the bakery. Nils knew that.
Niels ve Andre taksiyle yol çıktılar bile.
Nils and Andre are already on their way in a taxi.
Dün Satrup'un orada karşılaştık, yanında Niels vardı.
I met her in Satrup yesterday with Nils.
- Ben Niels'le hep beraber geçireceğinizi düşünmüştüm.
Well, I could imagine that you or Nils would say- - What?
Danimarkalı bilim adamı Niels Bohr'un önderliğinde, bu fizikçiler tamamen yeni bir evren anlayışına yöneldiler.
and the particular tricks and tools that Einstein had at his disposal that had been so fabulously successful just weren't applicable anymore.
Yerçekiminin alakası yoktu, çok zayıftı.
Led by Danish physicist Niels Bohr, these scientists were uncovering an entirely new realm of the universe.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]