Niz traduction Anglais
289 traduction parallèle
İyi bir brandy'niz var mı? Evet, aslında elimde bir liste bile var.
Yes, sir, I have a list...
B.V.D.'niz mi?
Your B.V.D.'s?
- Pekala. Ve söylemeliyim ki, Lise'niz aynı anlattığınız gibi.
And may I say, your Lise certainly lives up to your advertisements.
QDM'niz 2-0-9.
Your QDM, 2-0-9er.
- Epey Ç.Y.'niz olmalı.
- Certainly must have a lot of "b.f."
Royal Crown Viski'niz efendim.
Your Royal Crown Whiskey, Sir.
O zaman, hayatlarını kurtardığınıza tanıklık edecek üç Jacobowsky'niz olur.
Then you have three Jacobowskys to testify that you saved their lives.
İngilizce'niz çok iyi, Bayan Bertholt.
You speak English very well, Mrs Bertholt.
Champs ÉIysées'niz ve VersaiIIes'daki sarayınız sizin olsun.
Keep your Champs Élysées and your palace in Versailles.
Benim, Pinky'niz!
It's me. It's your Pinky!
Pazar Ayini'niz neden bu kadar önemli?
What's so important about Charter Sunday?
- Potty'niz yanınızda değil galiba?
- You don't have any Potty, eh?
Genç Henry'niz mezarda yatıyor, sen de biliyorsun.
Your Henry's lies in the vault, you know.
Hayır, sizin İngilizce'niz bozuk.
No, no. you no speak english velly wells.
- Dediniz ki, bir... bir "öde" niz var mı?
- You said, do I have a "reum"?
Buyurun bucatini'niz, madam.
Here's your bucatini, ma'am.
Kafanızla, ESP'niz çalışıyorsa, kalktığımda, sadece merhaba demek istemişimdir.
With your head, if your ESP is working, when I'm up... I just wanted to say hello.
General Gavin, 82.niz ile, Nijmegen'i alıyorsunuz.
General Gavin, with your 82nd, you get Nijmegen.
# "STP"'niz yoksa eğer #
# If you don't have STP #
Bloody Mary'niz geldi.
Here's your Bloody Mary.
- Leni'niz bayan.
- Your Leni, ma'am.
A-fe-der-si-niz.
Ex ( pix ) cuse ( puse ) me ( pe ).
Virgin Mary'niz, efendim.
Your Virgin Mary, sir.
Sanırım Baş Rahibe'niz beni bekliyor.
I believe your Mother Superior's expecting me?
Evet efendim ve hepsi negatifti. ... ayrıca EKG'niz, kalbiniz de normaldi.
Yes, sir, they were all negative and the EKG, your heart, that was normal.
Renkli Tv'niz var.
YOUR COLOR TV.
Bunu ben ona bağışlayamam, fakat bağışlayabileceğim sizin yüzde 93 servetiniz Ferrari'niz ve sermayeniz.
I can't grant her that, but I can grant her... 93 percent of your net worth... your Ferrari and your stocks.
Bir duble viski ve bir Pepsi'niz hemen geliyor.
One whiskey double and one Pepsi coming right up.
- Bay Simpson, hiçbir zaman daha iyi bir RV'niz olmayacak.
- Mr. Simpson, you're never gonna own a better RV.
Sizin chi'niz ile evrenin chi'si ahenk içinde olmalıdır.
Your chi must be in tune with the chi of the universe.
Beni yeni Y. S'niz olarak düşünecek olursanız minnettar kalırım.
I would appreciate it if you would consider me to be your A.A.
Sizin kendi Federasyon Konseyi'niz bana gezegenime güvenli ve zamanında geçiş tahsis etti.
Your own Federation Council promised me safe passage back to my planet.
! - Bunun için 20 sn'niz var.
You have 20 seconds to comply.
Emre uymak için 10 sn'niz kaldı.
You now have 10 seconds to comply.
Holi'niz kutlu olsun!
Wish you a happy Holi!
Holi'niz kutlu olsun!
Happy Holi!
Şu sizin 20'niz.
Here's your 20.
Adamım burada bir ton Cd'niz var ve bunları hiç duymadım bile.
Man, you got hot CDs here and I never hear them.
EKG'niz normal, anjin öykünüze gelince endişelenecek bir şey yok bence.
Your EKG's normal, and your history of angina I don't think we need to be concerned.
- 302'niz.
- It's your 302.
Chardonnay'niz.
Your chardonnay.
EKG'niz anormal.
Your EKG is abnormal.
Hatta sizin CD'niz olmadan sevişemiyoruz.
As a matter of fact, Al and I can't make love without listening to your CD.
İçimizden birisini Elçi'niz olarak seçmeniz gerekli.
That you have chosen one of us to be your Emissary.
Latte'niz.
Your latte.
Bira sanat eseri Bunun gibi başka gemi yok madam 40 metrelik bir dalgaya çarpar ama martini'niz sallanmaz bile
She's state-of-the-art. Not another ship like her, ma'am. She can hit a 40-foot swell and not even put a ripple across your martini.
- Mühendislik, TVS'niz nedir?
- Engineering, what's your ETA?
Duble Brandy'niz efendim.
That evil, big-city doctor when he walked by I get the burn yeah, that evil big-city doctor he give me the burn [Blues] Your double brandy, sir.
Cherry'niz var mı?
Have you got any Cherrys?
"İlişki" niz... ilerledi.
Your... relationship?
Hadi çabuk.
♪ pa da gledam dole niz drumove, ♪