Pathetic traduction Anglais
6,760 traduction parallèle
Biraz dokunaklı film.. Bu mu istediğin?
Some pathetic film, is that what you want?
Şu an acınacak haldesin.
You look pathetic right now.
Acınası piç.
Pathetic bastard.
Tabi ki iş bulmaya gönüllü olsaydı bu acınası durumda olmazdı.
Of course, if he was willing to get a job, he wouldn't be in this pathetic situation.
Acınası mıdır bilemem artık.
I don't know if it was pathetic.
Acınası ve utanç verici.
It's pathetic and embarrassing.
Acınası bir halde değilsin.
You're not pathetic.
Yalnız, üzgün, acınası?
Lonely, sad, pathetic?
"Tele-patlak" gibisin.
You're like "tele-pathetic."
Belki çok acınası olduğun içindir.
Maybe because you look so pathetic.
- Dövüş benimle!
- Fight me! - [groaning ] [ grunts] - pathetic.
- Hoş geldiniz. - Şu acınası Amerikanlara bak.
Look at these pathetic Americans.
Tüm gece boyunca olan en kaçıkca şey senin şarkı söylemeye çalışmandı.
By far the most freakish thing of all tonight was your pathetic attempt at singing. Friends... this lawman was supposed to protect and serve the innocent.
Eskiden olduğu gibi zayıf ve acınasısın.
As weak and pathetic as you were back in the day...
Akşam yemeğini çalan küçük zavallı bir kızsın.
You're the same pathetic little girl who dined on stolen junk food.
Yine de bir leydinin bir uşağın peşinde koşması zavallıca.
Still, it's pathetic for a lady to be pining over a footman.
Çünkü sen de küçük acınası bir insansın tıpkı benim gibi.
Because you are just a pathetic little human just like me.
En sonunda senin o acınası sıksa insan kıçına bağlanmış oluğunu farkettiği zaman yaşayacağı hayal kırıklığını tahmin edebiliyor musun?
Can you imagine the disappointment that he would have eventually felt, knowing that he was forever bound to your pathetic, weak, human ass.
Zavallı.
Pathetic.
Şu düştüğün hâle bir bak.
How pathetic you've become.
O zavallı silahlarınız Kozmik güçlerime vız gelir.
Your pathetic weapons are useless against the Power Cosmic!
Tam da bir tavuktan beklenecek bir söz.
I got to help your pathetic family. Oh, that sounds like something a chicken would say.
Seni aptal, zayıf, acınası seni beyaz...
You dumb, stupid, weak, pathetic, white... white... guilt.
İkimiz de biliyoruz ki, bu evrende tek bir gerçek varsa o da Rick'lerin Morty'leri umursamadığıdır.
Ugh. Pathetic. We both know that if there's any truth in the universe, it's that Ricks don't care about Mortys.
Acınası bir durum.
Pathetic.
Acınası duruyorlar.
They look pathetic.
Melanie sana işaret verdiğimde üzgün ve zavallı görün.
Melanie, when I point to you, look sad and pathetic.
Zavallının tekisin.
You are so pathetic.
Zavallısın.
You are pathetic.
Eskiden sevip saydığım kadının dönüştüğü, sahiplerinin önünde diz çöken zavallı kabuğunu görüyorum.
I see a pathetic shell of a woman I once loved and admired... who now bows at the feet of her masters.
Sen acınacak durumdasın.
You're pathetic.
Öyle acınası bir hâldesin ve iğrençsin ki.
You're pathetic and disgusting.
-... sen çok acınasısın!
- but you are so pathetic!
Acınası, in kazan, yarı insanımsı bir şey.
Pathetic, burrowing, semi-human tick.
Ve Hayatımın Lanet Bir Şaka Olduğunu Anlayamayacak Kadar Aptalım.
Mr, My Mother's a Lying Bitch, and I'm Too Stupid to Realize My Life's a Pathetic Joke!
Bana acınası, zayıf hissettirmek hoşuna gitti.
You liked making me feel pathetic and weak.
Bu çok acınası, Helen.
It's pathetic, Helen.
Önce kendini şakalar ve sihirler yapan zavallı bir palyaçoya çevirdin.
First, you turned yourself into a pathetic clown, with the jokes and the magic tricks...
Aptal bir palyaço olup büyüdüğünde yüreksiz, acınası bir hale gelen adam.
A weak little boy who became an idiotic clown, who grew up to become a gutless, pathetic man.
Yüreksiz, acınası bir hale gelen adam.
A gutless, pathetic man.
Baş vurduğun acındırıcı numaradan sonra mı?
After pulling the most pathetic stunt ever?
Benim bir şeyden kaçtığım yok, senin bu acınası gazetecilik girişimlerinin dışında.
I'm not dodging anything except for maybe your pathetic attempt at journalism.
Borgnar'ın zavallı ayakçısıyla aynı fikirde misin yani?
So you agree with Borgnar's pathetic little errand boy?
Oradan gelen ufacık yayın geliri de gitmiş oldu.
There goes that pathetic fucking trickle of a revenue stream.
Ağlıyorum çünkü hayatımız o kadar acınası ki şuan tek seçenek buymuş gibi duruyor.
I'm crying because our life is so fucking pathetic right now, it seems like this is the only option.
Berbat görünüyorsun, ama beslediğin nefreti hissettim.
You look pathetic... but I feel your hatred.
Bana acınası kadın dedi.
He called me a pathetic woman.
Sizi ezikler sürüsü!
You pathetic lot!
Bana acıyorsun.
- You think I'm pathetic.
Acınacak haldesin!
Pathetic!
- Acınacak halde... bücür, öyle mi?
Pathetic, am I? A little runt?