English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ P ] / Peacekeeper

Peacekeeper traduction Anglais

408 traduction parallèle
SPO5 bölgesindeki yetkisiz mevcudiyeti toplamak üzere... bir hava taşıtı bulunduruluyor.
Peacekeeper air-cav picked up an unauthorized presence in sector sp-05, ventura quadrant.
Başkan Monroe bunun sonucunda kendi adını verdiği... Monroe Doktrini'ni öne sürdü ve,... Amerika'yı bölgenin barışından sorumlu ülke ilan etti.
As a result of this, President Monroe put forth the eponymous - meaning "named after oneself" - Monroe Doctrine, which, in one sense, established the US as a local peacekeeper
Galiba hepsi bu. Güzel, eğer öyle diyorsan.
Peacekeeper genius who rose through the ranks to wrest control of Captain Crais's ship.
Aeryn, bu biraz karışık. Karışık? Bir Peacekeeper'ın anlayamayacağı kadar karışık, öyle mi?
Are you going to take out the implant?
Peacekeeper kodlarını biliyor musun?
You know Peacekeeper coding?
Peacekeeper istihbarat birimindeydim.
Assigned to Peacekeeper Intellilan Interface.
Peacekeeper'ların kayda almaya değer bulacağı kadar bile uzun süreceğinden şüpheliyim.
I doubt it will last long enough for the Peacekeepers even to note it in their log.
Çabaların boşuna, Peacekeeper!
Your efforts are wasted, Peacekeeper!
Peacekeeper... sen orada bu gemiye saldıranlardandın, beni de sizlerden biri sanıyorlar!
Peacekeeper... you were one of those out there attacking the ship, they think I'm one of you!
Özel Peacekeeper Komandosu,
Special Peacekeeper Commando,
Peacekeeper?
Not a Peacekeeper?
Bak, Benim bir Peacekeeper olmadığımı biliyorsunuz!
Look, you know I'm not a Peacekeeper!
Sistemde Peacekeeper birlikleri var mı?
Is there Peacekeeper presence in this system?
Peacekeeper Komutanı ona sadece nereye uçacağını ve nerde öleceğini söyler.
Peacekeeper Command tells her where to fight and die.
Kadın Peacekeeper ve insan kaçmışlar, ve gezegene yaklaşmakta olan bir Kumandan Gemisi var.
The female Peacekeeper and the human have just escaped, and there is a Command Carrier on approach to this planet.
- buraya gelmekte olan Peacekeeper dolu bir gemi var!
- of Peacekeepers on its way here right now!
Çünkü sizin de bildiğiniz gibi, Peacekeeper Yüksek Komutanlığı'nın tanımlanmamış yabancı yaşam formlarıyla ilişki kurmakla ilgili gayet kesin kuralları vardır.
Because as you know, Peacekeeper High Command has very clear parameters regarding contact with unclassified alien lifeforms.
O zaman, bu Peacekeeper kelepçelerini açıklaman gerekecek.
Then you're going to have to explain, these handcuffs.
Kadın Peacekeeper ve diğeri de... onunla beraber.
The Peacekeeper female and that other one... are with him.
Yaklaşmakta olan Peacekeeper Gemisi ile Moya arasındaki uzaklık... 60 metras ve azalıyor...
Distance between the pursuing Peacekeeper Carrier and Moya... Sixty metras and closing...
Korkarım ki ne Moya ne de ben Peacekeeper teknolojisine yeteri kadar aşina değiliz.
I'm afraid neither Moya nor I is sufficiently conversant with Peacekeeper technology.
Elimde bir sandık var ve bunu gecikmeden Barış Muhafızı kontrolüne geri götürmeliyim.
I've got one crate, and I've got to get it back into Peacekeeper control without delay.
Benim Barış Muhafızı Yüzbaşısı olduğumu sanıyorlar.
They think I'm a Peacekeeper Captain.
Barış Muhafızı Komutanlığı bizi bir kaçağı yakalamaya gönderdi.
Peacekeeper Command sent us out here on a fugitive recovery.
Barış Muhafızı geldi.
The Peacekeeper came in.
Hayır. Tek şansımız, Barış Muhafızı ile konuşmak
Our only chance is to talk to the Peacekeeper,
Kafasına dolu bir darbe tüfeği doğrulttuğunda sana bir kraliyet boku verecek olan tanıdığın bir tane Barış Muhafızının adını söyle.
Name me the Peacekeeper you've met who'd give a royal dren if you stuck a charged pulse rifle to their head.
Ama John, bir Barış Muhafızı üssüne giden bir rotadayız.
But John, we are on a direct course for the Peacekeeper base.
Ama onun bu kabuğu, benim Barış Muhafızı üssüne girmemi sağlayacak
But this shell of his is going to get me onto that Peacekeeper base.
Siz kaçaklar, benim Barış Muhafızı üssüne gitmek istediğim kadar oradan uzak durmak istiyorsunuz.
You fugitives want to stay away from that Peacekeeper base as badly as I want to get there.
Pekala, Barış Muhafızı üssü
So, the Peacekeeper Base
Yani eğer ben olmasaydım hala daha alt ırkları egemenlik altına alan mutlu Barış Muhafızı olurdun.
I mean, if it wasn't for me, you'd still be the happy Peacekeeper dominating the lesser races.
Peacekeeper!
Peacekeeper!
Ben bir Peacekeeper'ım. Bir Sebacean.
I am a Peacekeeper, a Sebacean.
Bir Peacekeeper'a bu kadar yakın olup da korkmamak tuhaf...
It is strange to be so close to a Peacekeeper I do not fear...
Peacekeeper'lardan nefret ediyorsun. Ondan da nefret ediyorsun, ölmesini istiyorsun.
You hate Peacekeepers, and you hate her, you want her to die.
Bak, İnsan. Önemli olan şu ki, Aeryn'ın yaşamasını isteyen parçam, bütün Peacekeeper'ların ölmesini isteyen parçamdan daha büyüktür.
Look, human, for what it is worth, the part of me that wants Aeryn to live is greater than the part of me that wants all Peacekeepers to die.
İki seçeneğiniz var, Peacekeeper...
We got two choices here, Peacekeeper...
Yolculuğunuzu yapmanız için gereken bir harita ki... yolculuğunuzda tüm Peacekeeper yönetiminden uzak durmanızı sağlayacak bir harita mı?
A map that will allow you to make the journey and avoid any Peacekeeperen jurisdictions along the way?
Sen ve ötekiler evinize gitmeye, Peacekeeper'lardan kaçmaya çalışıyorsunuz.
You and the others are trying to get home, avoiding Peacekeeper territories.
Benim evim Peacekeeper sınırları içinde.
My home is Peacekeeper territories.
Bir Peacekeeper'dan?
From a Peacekeeper?
Ben bir Peacekeeper olarak doğdum.
I was born a Peacekeeper soldier.
Bu tamamen yeni bir şey mi yoksa bilindik Peacekeeper Askeri...
Is this something new, or is this just your usual PMS, Peacekeeper Military...
Bu hücrede Peacekeeper koku köpeklerinin bile bulamadığı yerler var.
I have places in this cell that even the Peacekeeper scent hounds couldn't detect.
Şimdi niye Peacekeeper'lar hamileliği önlemeye çalıştı anlıyorum.
Now I understand why the Peacekeepers tried to prevent this pregnancy.
Peacekeeper Komuta gemisi Zelbanion'dan Kaptan Durka olduğunu mu söylüyorsun?
You claim to be Captain Durka, from the Peacekeeper Command Carrier Zelbinion?
Siz bir Peacekeeper Komuta gemisini mi yendiniz?
You defeated a Peacekeeper Command Carrier.
Güçle beslenen bir takım Peacekeeper propagandası!
Force fed a pack of Peacekeeper propaganda!
Ama korkarım, size bütün sunabileceğim yer yatağı olacak.
- Because, as you know, Peacekeeper High Command has very clear parameters... regarding contact with unclassified alien life-forms.
Bütün Peacekeeper silahlarının yakıtı.
No, Aeryn, they're still alive.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]