Poppers traduction Anglais
166 traduction parallèle
- Orada bunlara "poppers" deniyor.
- They call them poppers over there.
Tam bir çıtır.
Real eye-poppers.
Bir değil, iki değil, üç kasa patlangaç siparişi verdim.
I have ordered not one, not two, but three crates of poppers.
Hap satışı vardı.
Dealin'poppers.
- Eminim uyarıcılar yüzünden oluyordur.
IT'S PROBABLY FROM USING POPPERS, I BET. THANK YOU, WILLY.
- Uyarıcıların sebep olduğunu düşünüyorlar.
THEY THINK IT'S POPPERS. GREAT.
- Harika. - Sen o kadar çok kullanmıyorsun.
YOU DON'T USE THAT MANY POPPERS.
Tabii ki heterolar uyarıcı kullanır.
OF COURSE STRAIGHT PEOPLE USE POPPERS.
Benim hiç uyarıcılarla, uyuşturucuyla, hızlı bir seks hayatıyla ilgim olmadı.
I'VE NEVER BEEN INTO POPPERS OR DRUGS OR REALLY SLEEPING AROUND THAT MUCH.
- Popperlar!
- The Poppers!
Parti fişekleri.
Those are party poppers.
- Onlar kutlama fişekleriydi.
- They were party poppers.
Evet, uyarıcıları unutabilirsin.
Yeah, you can forget about poppers.
Çat patla bile mi?
Not even poppers?
Çatıda kafa dumanlıyordu. İyi vakit geçiriyordu. Kahkahalarla gülüyordu.
Remember that night he was up on the roof, and he was doing poppers, having a great time, laughing his ass off
Bir kasa parti süsü aldım. Onları sandalyelerin önüne koyacağım.
I got a case of party poppers I'm gonna keep in front of them.
Burada cebinde popper ve toz olan kaç tan siyah ceket var biliyor musun?
"Do you know how many black leather jackets," with poppers and a cock-ring in the left pocket we got back here?
Bunlar anında patlayan dev mısırlar olmalı.
Those could be giant Jiffy Pop poppers.
Bana iki çizburger ve biraz da acılı meze.
Uh, just give me 2 cheeseburgers and some jalepeno poppers.
Şimdi, dikkat et, lütfen, cepler, yakalar ve fermuar.
Now, note closely, please, pockets, poppers and zipper.
Tabii, vızıltı bombası ve benzeri şeyler de bu sularda çok işe yarar.
Of course, buzz-bombs, poppers, jigs, lots of things work in these waters.
Beyler, biraz daha içecek alır mısınız... ya da atıştıracak birşeyler- - mini pizzalar, karides cipsi, ya da fajita?
Heh heh heh! So, can I get you gentlemen something more to drink... or maybe something to nibble on... some pizza shooters, shrimp poppers, or extreme fajitas?
Elbette biz orada köylü ve keçi çobanı gibi duruyorduk.
There we are, looking like a bunch of brush poppers and goat ropers.
Hastanede çalışanların çoğu hap peşinde hapçılardır.
A lot of these hospital workers are pill poppers looking for'ludes.
Mısır...
Poppers.
Marihuana, kokain, PCP, ecstasy, uyarıcı...
Marijuana, cocaine, crack cocaine, PCP, ecstasy, poppers...
Sonra da gidip beş tane adamın ellerini askıda asılmışken içine alırken görürsün.
YEAH, THAT'S WHAT THEY ALL SAY. NEXT THING YOU KNOW, THERE THEY ARE IN A SLING, WITH A BOTTLE OF POPPERS STUCK UP THEIR NOSE
En iyi Mozarella çubukları ve Jalapeno biberleri yapan bir yer buldum
I found this place that makes the greatest jalapeno poppers.
- Patlatmayın artık.
- Guys, cool it with the poppers. - Party pooper.
Maureen'in balonlarından birini alıp patlatacağım bir yerinde.
I'm gonna take one of Maureen's little poppers and pop her right up her... - Mom...
Patlamış mısır?
POPPERS?
Pekala, o zaman sana çıtçıtlardan bahsetmedim.
Okay, so I did not tell you about the poppers.
Ben de bedava Poppers dağıtıyorlar sandım.
TO VOTE.
Farkında değilsiniz galiba ama bir seçim var.
OH, I THOUGHT THEY WERE HANDING OUT FREE POPPERS.
Neden bir nefes Poppers alıp, birkaç parmağını kıçına sokup boşalmıyorsun?
WELL, WHY DON'T YOU TAKE A HIT OF POPPERS, STICK A COUPLE OF FINGERS UP YOUR HOLE AND JERK OFF?
Harika. Cheddar Poppers'i denemelisiniz.
Great, be sure to try our cheddar poppers.
Hız kesiciler!
Party poppers!
Prezervatifler falan..
Poppers, jelly, condoms, even coke.
Nedense, iğrenç şilteler, bozuk Poppers kokusu ve meni göllerinin üzerinden atlamak beni, "Ne romantik, değil mi?" demeye pek itmedi.
And somehow, the filthy mattress, the aroma of stale poppers and stepping into puddles of cold cum didn't exactly move me to hum "Isn't It Romantic".
Burada bira ve Poppers dışında hiçbir şey yok.
There's nothing in here but beer and poppers.
Uyuşturucu ve sapık seks mi? Ne?
Poppers and weird sex?
"Patlaklar"
"Poppers"
- patlaklar.
- Poppers.
Evet kendi grubum vardı.
I used to have my own crew, Sergeant Poppers and The Bionic Breakers!
Çıtçıtlarım var.
[whispers loudly] I got poppers.
Taylor'da dokuz tane kalmıştı.
Um, poppers. Taylor had nine left.
Bizi tavuk kanadı ve kızarmış jalapenoyla tanıştırdı. Bunun için sonsuza dek minnettar kalacağız.
She introduced us to Buffalo Wings and Jalapeño Poppers, and for that we will be eternally grateful.
Evet ama Süper Hans da kokaine, poppers'a ve sikinin başına speed sürmeye kafayı takmış ama bu doğru olduğunu göstermez.
Super Hans is obsessed with crack and poppers and dusting his knob with speed, but it doesn't make it right.
Sokaktakilerin söylediğine göre yeni gözde mekan Poppers'mış.
Word on the street is that Poppers is the new hotspot.
Cuma gecesinden itibaren Poppers eskiden olduğu gibi pislik yuvasına dönecek.
Friday night Poppers goes back to being the piss hole it always was.
- Nitritli uyarıcılar :
- Poppers :