Porthos traduction Anglais
307 traduction parallèle
Gece beni solgun ve düşünceli halde sürgünümün bitmesini bekler bir halde bulmuşken üçümüz, Atos, Portos ve matmazel d'Artagnan olarak locamızda galanın başlamasını bekliyor olacağız.
And the night finds me pale and thoughtful... waiting for the end of my exile when the three of us... Athos, Porthos and Mademoiselle d'Artagnan... will sit in the royal box at the opening -
Çünkü, orada bir Porthos vardır. Aslında "Yirmi Yıl Sonra" dan bahsediyorum.
Because in it, Porthos this is really in Twenty Years Later
Porthos, uzun boylu, güçlü, biraz da aptal biridir. Hayatı boyunca hiçbir şeyi düşünmemiştir.
Porthos, tall, strong, a little stupid he`s never thought in his life
Ama bence dedi Porthos, " Böyle bir yolculuk için...
"Yet it seems to me," said Porthos, "that for such an..."
" Sen bir ahmaksın, eski dostum Porthos.
" You are a simpleton, friend Porthos.
Athos, Porthos, Aramis ve D'Artagnan.
Athos, Porthos, Aramis and D'Artagnan!
- Porthos!
- Porthos!
Sevgili Porthos adam gibi elbise almak için on alıyor.
My good Porthos needs 10, to enable himself to dress decently.
- Biz üç kişiyiz.
We are down to three. / Porthos can take him out.
Athos, Porthos ve Moe.
Athos, Porthos and Moe.
Peki. Bundan önce Pablo Lubadika Porthos ile başladık çeyrek saat önce.
Well, before that was Pablo Lubadika Porthos starting things out this quarter hour with,
Evet, insanlar onlara Porthos, Athos ve Aramis derdi.
Yep, people used to call them Porthos, Athos and Aramis.
Porthos.
Porthos.
Oh, anlıyorum. Ayın aptalı, güçlü Porthos ile dövüşmeye gelmiş.
Oh, I see. lt's twit of the month, come to challenge the mighty Porthos.
- Tebrikler, Porthos.
- Congratulations, Porthos.
- Athos, Porthos and Aramis.
- Athos, Porthos and Aramis.
- Kovalamacanın içindeyiz, Porthos.
- We're in the middle of a chase, Porthos.
- Porthos, brandy.
- Porthos, the brandy.
Doğru sözcükler, Porthos'un bin öpücüğünden daha fazla etki yaratabilir..
The right words can make a more lasting impression than a thousand of Porthos'kisses.
Korsan Porthos!
Porthos the pirate!
Porthos'un omuz kayışı.
Porthos'famous baldric.
Porthos deseniz köyünde kayboldu gitti.
Porthos has buried himself in the provinces...
Bu da Porthos'un.
- Ohh! - And the Porthos Thrust.
Ya Porthos? Doğru.
And Porthos?
Sevgili Porthos.
True. Porthos.
Porthos, kararsız bile olsa senin patelerin ve... çulluk roston onu ikna eder.
As for Porthos, your Westphalian ham, pate, and goose will do the trick.
Planchet, sen katırını ve... atlarımı al, önden Porthos'a git.
Planchet, ride ahead to Porthos'. Use your mule and take my horse.
Her şeyi anlatacağım size.
I can explain. Porthos!
Porthos! Sahi nerede bu Porthos?
Where's Porthos?
Porthos. Aramis.
Porthos.
Porthos...
Porthos is...
Porthos ve Aramis de ortada yok.
Porthos and Aramis are missing, too.
Porthos, bu tavrından sıkılmaya başladım.
Porthos, I grow tired of this attitude.
Porthos'a veda et.
Say goodbye to Porthos.
Porthos, ne var?
Porthos, what is it?
Porthos ne yapıyor böyle?
What is Porthos doing?
Porthos hayatını sona erdirmeye kararlıysa, bunu yapacak fırsatı bulmalı, öyle değil mi?
If Porthos is determined to end his life, he'll find the opportunity.
Elveda, işe yaramayan Porthos.
Farewell to useless Porthos.
Porthos bana oğlunu anlattı..
Porthos told me about your son.
Porthos'un hayata olan açlığı.
Porthos, his lust for life.
Porthos, bunu senin için bitirdik.
Porthos, I finished this for you.
Ve sabah olunca, Athos, Porthos ve Aramis'i danışmanların olarak saraya çağırt. Sonra her şey yoluna girer.
In the morning, order that we be brought to the palace as your advisors.
Ben Porthos'um!
I am Porthos!
Porthos, Athos ve Aramis'i bulacaksın. Bana kellelerini getireceksin.
You will hunt down Porthos, Athos and Aramis and bring me their heads.
Athos, aramıs... Ve sen de porthos olmalısın.
Athos, Aramis... and you must be Porthos.
Ben Porthos.
I'm Porthos.
Porthos, kim bu tatlı genç?
Porthos, who is this pretty young thing?
Köprüde Porthos varken daha rahat olabilirdim.
I'd be more comfortable with Porthos on the bridge.
Porthos!
Porthos!
Ya gösteriş Porthos?
Where's the panache, Porthos?
Porthos doğru söylüyor.
Porthos is right.