Renegade traduction Anglais
566 traduction parallèle
- Onu dönek beyazlar öldürdü.
Renegade whites done it. How come?
Hain bayazların marifeti.
It was renegade whites.
Ama tahminimce şu ucuz romanlardaki yazılanlar gibi bir hain olarak bilinirim ve de aynı zamanda bazılarında iyi biri olarak.
But I guess I'm what's known in the dime novels as a renegade, and a darn good one at that.
- Bu bir ihanettir! - Hain sözlerini dinlemeyi reddediyorum!
I refuse to listen to any renegade talk!
İkiniz de babamın hain ve dönek olduğunu düşünüyorsunuz.
I know you both think my father is a traitor and a renegade.
Farnley... ve şu asker bozuntusu Tetley.
Farnley... and that renegade Tetley.
O boynuzlu dönek herifi mi?
That renegade creole squaw-man?
Dönek bir kızılderili grup ona katılmış, liderlerinin adı Tona,... beyaz adam onları kiralıyormuş.
He was with a bunch of young bucks led by a renegade Indian named Tona, a white man hired them.
Hain olduğumu söylemek isteyen başka biri var mı?
Anybody else want to call me a renegade?
Sen hain değilsin, Jeffords.
You are not a renegade, Jeffords.
Asi bir Kızılderili grubu.
It's a band of renegade Indians.
Tetiği çekmeye hazır bir kanun kaçağı olduğunu anlayabiliyorum. Ama bir adam, masum bir kadın ve çocuğu öyle bir hayvanla bir başına nasıl bırakır bunu anlamıyorum.
Oh, I can understand the crazy thinking of a road agent or a trigger-happy renegade... but how a man could leave a woman and baby... alone with an animal like that, I — I just don't understand it.
Besbelli, Vittorio... ve çetesi bu kayıp vadide henüz sizleri bulamamış.
Obviously, Vittorio and his renegade band just happened not to find this hidden valley.
Hain katil Comanche Todd buradan geçti mi?
Did a renegade murderer named Comanche Todd run across your path back there?
Seni aşüfte, seni hain.
You, a hussy and a renegade.
" Chongqing hükümeti vatan haini eşkıyaların davranışlarını kınıyor.
" The chongqing government sincerely deplores the actions of renegade bandits.
- Onlar dönek mi yani?
- They renegade?
Her evlenmek istediğimde o berbat, alçak Houston kulağıma eğilip, Comanche ve kaçak sorunundan dolayı, Texas'ın her adam ve silaha ihtiyacı olduğunu söylemeye başlar.
Every time I quit to get married, that miserable, low-down silver-tongued Houston starts bending my ear about how Texas needs every man and every gun, what with this Comanche and renegade trouble.
Haydi, seni yaşlı firari.
Come on, you old renegade.
Fransιzlarιn, sadece tek kollu bir keşif eriyle... asi bir Apaçi'yi izlediklerini anlamalarι üç gün sürdü.
It took the French three days to discover... all they were chasing was a one-armed scout and a renegade Apache.
Ve dönek Konfederasyon askeri.
And Confederate renegade.
Sence o vahşiyi kim öldürebilir?
Who do you suppose would be able to kill that renegade?
İşte Lord Haw Haw'ın çetesinden bir dönek daha!
Another bloody renegade... SHOUTING
Bandit, rezil, salak, bukalemun, aşağılık!
Monster... traitor... outlaw... Chameleon! criminal renegade!
Hain bir hareketin önderi olmaktan tutuklusun.
You're under arrest for leading a renegade movement.
- Kaçak bir Apaçi.
- A renegade Apache.
Kaçak Apaçi'ymiş.
Renegade Apache.
Popomun kaçak Apaçisi!
Renegade Apache, my ass!
Ona dönek olduğunu söyleyin.
Tell him he's a renegade.
- Bir hain yakaIadk.
- We've got a renegade.
NasI hain oIdun?
How did you become a renegade?
Ben hain degiIim, GeneraIim!
General, I ain't no renegade!
Sen bir hainsin, ama asIa Cheyenne yigidi degiIsin.
You are a renegade, but you are no Cheyenne brave.
Onu neredeyse hain diye asacaktm.
I almost hanged him as a renegade.
Kocam bir hain oldu korkunç yenilikçi fikirleri ile ailesinin geleceğini tehlikeye atıyor.
My husband's become a renegade, endangering his family's future with his awful progressive ideas.
Kızgın, asi, eleştirici, dönek sözde rahipsel güçlerimin çoğundan soyutlanmışım.
- The best kind. Angry, rebellious, critical, a renegade stripped of most of my so-called clerical powers.
Hain yerlilerden ve Komançero'lardan kurulu bir çetesi var.
He's got a bunch of renegade Indians and probably some Comancheros.
Bir Şaolin keşişi... ama artık bir asi.
A Shaolin monk now a renegade.
Duygusuzlar mı, dönekler mi?
Apathetic or renegade...
- Dönek.
- Renegade.
Friend bir dönek.
Friend is renegade.
Dönek.
Renegade.
Dönek olmayı seçtiler.
They went renegade.
Bir hain operasyonu yapacaktı.
A renegade operation.
Bir Kizilderili'yle birlikte, Kuzeye gittigini gördüm.
Saw him heading north out of town with a renegade Injun.
Simdi Kuzeye gidiyor bir Kizilderili'yle birlikte.
He's heading north now riding with a renegade Indian.
Dönek, nekrofil bir prensesi oda arkadaşım... olarak istemiyorum.
I don't want some renegade necrophile princess... as my roommate.
Solucandil bu yüzden ona hain ve asi diyor. Theoden diyor ki...
So Wormtongue calls him traitor and renegade... and Théoden believes.
Zavallı paçavra donlu bir dönek olarak değil.
Not like some poor wasted rag-assed renegade.
" Aşağılık, dönek alçakların burjuvaların ve sosyal şovenistlerin desteklediği Sovyetlerin anayasası rezil bir şeydir.
" Let the despicable, renegade scoundrels, encouraged by the bourgeoisie and social chauvinists, disparage the constitution of the Soviets.
Bu adam bir at hirsizi, bir firari... bir üçkagitçi, bir yalanci, bir kadin avcisi...
This man's a horse thief, a renegade... a double-dealing, lying, womanising- -