English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ R ] / Rosaleen

Rosaleen traduction Anglais

67 traduction parallèle
Rosaleen'i yakaladım!
I caught Rosaleen!
Rosaleen!
Rosaleen!
Sadece ufak bir gezinti olacak, Rosaleen.
Just a little walk, Rosaleen.
- Ne zaman eve geri dönmen lazım, Rosaleen?
- When do you have to be back, Rosaleen?
Sorun nedir, Rosaleen?
What's wrong, Rosaleen?
- Rosaleen!
- Rosaleen!
Ve sakın yoldan ayrılayım deme, Rosaleen!
And don't stray now, Rosaleen!
Sana kurtlardan korkmadığımı kanıtlayacağım, Rosaleen.
I'll show you I'm not afraid of the wolves, Rosaleen.
Gordon'ın İngiltere'ye çocuk yaştaki yeni eşiyle döndüğünü duymuştum.
I'd heard that Gordon had returned to England with a child bride, one Rosaleen.
Rosaleen diye İrlandalı bir artist. New York'ta tanışıp evlenmişler.
Irish girl, actress, who he'd met and married in New York.
Gordon, kardeşi Jeremy'yle eşi Frances ve Cloade ailesinin tüm üyelerini, eşi Rosaleen'le tanıştırmak için çağırmıştı.
Gordon had summoned his brother, Jeremy, his wife, Frances and the rest of the family Cloade up from the country to meet this Rosaleen for the first time.
Rosaleen'in tanıştırılması hepimizin umduğundan çok daha ateşli oldu.
Well, the introduction of Rosaleen proved a rather more inflammatory affair than any of us had anticipated.
Ama bir mucize oldu ve Rosaleen de bir şekilde kurtulup o cehennemden yürüyerek çıktı.
But, miraculously, Rosaleen also survived. She just walked out of the inferno.
Bunu sorun yapacağını- - Rosaleen'in karşı çıkacağını sanmam, ama erkek kardeşi çıkar.
She couldn't possibly... I doubt Rosaleen would object, but her brother would.
Teyzelerin de ben de, David Hunter'ın Rosaleen'in gerçek kardeşi olduğundan kuşku duyuyoruz.
Your aunts and I doubt very much that David Hunter really is Rosaleen's brother at all.
- Rosaleen Cloade.
- Rosaleen Cloade.
Rosaleen denen kadın kardeşimle evlenemezdi.
The woman Rosaleen was never at liberty to marry my brother.
- Rosaleen'in ilk kocası.
- Rosaleen's first husband.
Ben Rosaleen için korkuyorum.
I fear for Rosaleen.
Kardeşin Rosaleen'den söz etsene.
Your sister, Rosaleen, tell me about her.
Bunu mahcup edici buldun Rosaleen, bir de benim neler hissettiğini düşün.
You find this embarrassing, Rosaleen, imagine how I feel.
Rosaleen, evliliğimi kurtardığından kesinlikle eminim.
Rosaleen, I have absolutely no doubt that you have saved my marriage.
Rosaleen, bundan profesyonel ders çıkarabilirsin, çok yetenekli.
Rosaleen, you could do worse than getting a few professional tips off this one. She's a natural.
Rosaleen'le aramda olanlar seni ilgilendirmez.
Whatever has happened between Rosaleen and myself is of no concern of yours.
Senin de dediğin gibi o para benim değil, Rosaleen'in.
As you so rightly say, it's not my money... it's Rosaleen's. You give it back to her.
Beni arayın. Kardeşiniz Rosaleen'in kocasıyla ilgili bir konu vardı.
".. call on me this afternoon to learn something of interest concerning... the husband of your sister Rosaleen. "
Belki aracı kullanmayıp, Rosaleen'le kendim konuşsam daha iyi olabilir.
Perhaps I should just cut out the middle man... speak to Rosaleen myself.
Senin soru sormanla durum düzelmeyecek, Rosaleen.
The situation won't be improved by you asking questions, Rosaleen.
Cinayet günü Rosaleen Cloade bankerlerine telefon edip 20 bin pound çekmelerini istemiş.
The afternoon of the murder Rosaleen Cloade telephoned to her bankers to arrange the withdrawal of £ 20,000... in cash.
Porter, ölen adamı Rosaleen'in kocası olarak tanımlarsa, Gordon'la evlenirken yasa dışı bir şey yaptığı ve iki kocalı olduğu anlaşılacak. Lynn, görmüyor musun?
Lynn, don't you see?
Rosaleen, yürekli kız.
Pluckygirl, Rosaleen.
Biliyor musunuz, bir rahip öldüğünde her zaman cemaatine dönük gömülür.
( Rosaleen sniffs tearfully ) Do you know when the priest he is buried, he is always facing his parishioners?
Bayan Rosaleen Cloade- -
Madame Rosaleen Cloade.
Ücretsiz. Ama Rosaleen öyle değil tabii.
Rosaleen... on the other hand.
Rosaleen'in aldığı afyon miktarını ben ayarlarım ve o patlamadan beri de hep öyle yaptım.
I regulate the amount of opiate Rosaleen takes. I've done so ever since the blast.
Ben Rosaleen'i istiyorum.
I want Rosaleen.
Rosaleen Cloade'un ölmesi.
The death of Rosaleen Cloade.
Sonra da Poirot seni, Rosaleen Cloade'u muayene etmeye gönderiyor.
And then Poirot he sent you to examine Rosaleen Cloade. What you had suspected since the day ofthe trial, when you saw in her your own symptoms of... intoxication. Et voilà!
Rosaleen Cloade, kendisine söylendiği gibi saat tam onu dört geçe..... Bayan Marchmont'u aradı.
As instructed, at precisely four minutes past ten, Rosaleen Cloade makes the call to Mademoiselle Marchmont.
Hayır. Gerçek Rosaleen Cloade öldü.
But the real Rosaleen Cloade... she did.
Sen herhangi bir Cloade'dan daha fazla Rosaleen'den nefret ediyordun.
More than any Cloade, you hated Rosaleen.
Rosaleen, haberlerde, Mississippi'de bunu söyleyen bir adamın öldürüldüğü söylendi.
Rosaleen, news said a colored man in Mississippi was killed for doing that.
Rosaleen bizimle çalışıyor.
Rosaleen works for us.
- Rosaleen, özür dile gitsin.
- Rosaleen, just apologize!
Ben Lily ve bu da Rosaleen.
I'm Lily and this is Rosaleen.
Ben küçükken annem tularemiden * ölmüş. Babam da Spartanburg Kasabası'ndaki çiftliğimizde traktör kazasından öldü. Ben ve Roseleen de...
You see, my mother died of tularemia when I was little, and my daddy just got killed... in a tractor accident on our farm in Spartanburg County, so me and Rosaleen... she's our housekeeper... we're on our way to Virginia to stay with my Aunt Bernie.
Bu yüzden, belki Rosaleen ve ben biraz çalışıp, para kazanır ve yolumuza koyuluruz.
So maybe Rosaleen and I could just work for the money, and then just be on our way.
Zavallı Rosaleen, ikinci kez dul kalıyordu.
Poor Rosaleen, hm?
Rosaleen'le, David.
Rosaleen and David.
Bir soruşturma olacak, Rosaleen.
There has to be an inquest, Rosaleen.
Rosaleen.
Rosaleen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]