English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ R ] / Rosey

Rosey traduction Anglais

38 traduction parallèle
Bu alçaklar ortada sıçan mı oynuyorlar?
What are the blighters doing, playing ring-around-the-rosey?
Nellie Olsen yag satarim bal satarim hariç hiçbir sey oynatmazdi bize ama.
Only, Nellie Olsen wouldn't ever let us play anything else but Ring-Around-The-Rosey.
Yag satarim bal satarim oynicaz!
Ring around the Rosey!
Rosey?
Rosey?
- Merhaba, Rosey.
- Hello, Rosey.
- Dur, Rosey.
- Hold it, Rosey.
Rosey, beni aldatma.
Rosey, you're shining me on.
Rosey, eğer bu bir aldatmacaysa...
Rosey, if this is a shine...
Heyecanlanma, Rosey.
Don't get excited, Rosey.
Arkasını destekle, Rosey.
Back that up, Rosey.
Rosey'e uçuş yok.
No flies on Rosey.
Villa Rosey.
Villa rosee.
bir kez saha hokeyi maçını kaçırdı... çünkü Rosey Grier'ın yerel nehir kıyıs bayiliğinde imza günü vardı.
He once missed my field hockey finals... because Rosey Grier was signing autographs at the local Ford dealership.
Rosey geçen eylülde bana verdiğin sözü... hatırlıyor musun?
Oh, Rosey, do you remember The promises we made only last September?
Tıpkı Posey gibi, gerdanının etrafında bir halka çenendeki kıllarına dokunmayacak bir halka.
Just like Posey... a ring around the rosey... and not by the hair of your chinny-chin-chin.
Kimse suçu güzel gemimizde aramasın.
Don't anybody look at rosey.
Şöyle diyeyim büyük patronum Rosey kendini büyük Magog dünya gemisi için saklıyor olsa da evren yok edici boyutsal bir tünel için acil durumda "acil durumda camı kırınız" koşulunu yerine getirebilecek durumda.
Well, bossanova, although rosey'd been saving herself for a nice big Magog worldship lunch, I'd say a universe-crunching dimensional time tunnel qualifies as a break-glass-in-emergency kind of emergency, so, in short, rosey's ready to rumba.
Sakince uçup, merkezine bırakacağız. Sonra da hızla kaçacağız. Çünkü Rosey patladığında bütün evren fark edecek.
Fly low and slow, drop it down the center, then get far away, fast,'cause when rosey blows, the universe knows.
Roseyılbaşıyemeklerinde hephindi olsun ister.
Sir William always used to send us a ham at Christmas. - It was great.
- Konuş Rosey
For God's sake, Rosie. What a lovely house.
- Merhaba Rosey
I wouldn't have recognized you. - Hello, Rosie.
Senin için gece sona erdi, tamam mı?
It's Rosey Pom for you tonight, kay?
Rosey dozey?
Rosey dozey?
Sana yaptıkları boktan ötürü Rosey ve Johnson hâlen hücre hapsindeler.
Rosey and Johnson are still in solitary for that shit they did to you.
Evet, Le Rosey'de, sekizinci sınıfta.
Right. Yeah, eighth grade, Le Rosey.
Le Rosey'e yatılı verildin ama uyurken oda arkadaşının saçını ateşe verdiğin için
Schooled at Le Rosey, but you were expelled because you set your roommate's hair on fire
Hadi ama Rosey bu sadece bir şaka!
Come on, Rosey, it's just a joke!
Bu bir şaka Rosey.
Hey, take a joke, Rosey.
Monica'yı Rosey Grier tipli kadından uzaklaştırıp lanet olası şeyi imzalatabilirsem tabii.
If I can get Monica away from Rosie Greer long enough to sign the goddamn thing!
Kilit altında ya da berbat bir durumdayken umut veren planlar yapmak kolaydır.
It's easy to make rosey plans when you're locked up or in deep shit.
Babam Le Rosey'e gitmemi istedi.
Dad wanted me to go to Le Rosey.
Le Rosey'deydim evet. Ve L.A.'de bir DJ ile çıkıyordum.
Le Rosey, yes, and I was dating a DJ in LA.
Onun tüm New York şöyleydi, Dalton böyleydi, Le Rosey şöyleydi hikayeleri uydurma.
All her New York this, Dalton that, Le Rosey this- - imaginary.
Rosey!
Rosey!
O zaman Van Morrison, Ro Ro Ro Rosey oynardım.
Then I would play Van Morrison, Ro Ro Rosey.
Tanrım, yanakların oldukça kızarmış!
God, you look so rosey-cheeked. You're bounding up stairs!
Ring around the rosey. Bana kimsenin hissettiremediği şeyleri hissettiriyor.
He makes me feel like nobody else does.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]