English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ S ] / Seasons

Seasons traduction Anglais

1,235 traduction parallèle
Dördüncü sezonda Tootie diziden ayrıldı ama Blair Jo devam etti.Beşinci ve altıncı sezonda ise, kocalarından ayrıldıler ve bu da diziyi oldukça kesatlaştırdı!
Tootie left in the fourth season, but Blair and Jo stayed on and got husbands, leaving the fifth and sixth seasons hideously stagnant. Okay children, that's lunch.
Hadi gidelim. — Evet. Bilir misiniz, South Park'ta aslında sadece iki mevsim yaşarız :
You know, there's really only two seasons here in South Park, winter and July.
14 mevsimdir burada olduğunu ve bu süre içerisinde bir sürü geminin düştüğünü ama hiçbirisinin geri gidebildiğini görmediğini söylüyor.
She said she's been here 14 seasons and in that time, she's seen many ships come down, but she's never seen one go back up again.
Sadece iki mevsim var - kuru ve nemli.
There are only two seasons - dry and wet.
Antarktika mevsimleri yaşıyor - gece yarısı güneşi altındaki sıcak yazlardan mutlak karanlıktaki soğuk kışlara kadar.
Antarctica has seasons - from hot summers under midnight sun to cold winters of total darkness.
Mevsimler geçmekte, ve dört aydır ilk kez, güneş batıyor.
The seasons draw on, and for the first time in four months, the sun sets.
Mars'ta mevsimler, kutup zirveleri ve de hayat olasılığı bulunmaktadır.
It has seasons, polar caps, and the possibility of life.
Mevsimlere göre değişiyorlardı, renkleri varmış gibi görünüyorlardı.
They changed with the seasons and had colours.
İzninizle, 20 dakika sonra "Four Seasons"'da bir randevum var.
Listen, you'll have to excuse me. I have a lunch meeting with Cliff Huxtable at The Four Seasons in 20 minutes.
Orası uzak değil mi?
The Four Seasons? Isn't that a little far uptown?
O bölgeye ait akıntıyı ve mevsimi gözle... dünyanın dönüşünü.. Ve hepsinin biraraya gelişini.
See the place where the tides and seasons... and the turnin'of the earth... all come together.
Amerika'nın bizim kesimlerimizde, mevsimlerin kendi aklı var gibiydi.
The seasons in our region ofAmerica seemed to have minds of their own.
Yeni mevsimler, yeni hayatlar hakkında bir şarkı.
A song about new seasons, new life.
Bunun üzerinde iki üç mevsim çalışmış gibiyim.
Feels like I worked on it for two or three seasons.
Mevsimler değişir delikanlı.
Seasons change, young man.
Sevgili Thomas, Mevsimler geçti ama Charles Town'da sizinle olan son görüşmemiz daha dün gibi.
Dear Thomas : Though many seasons have passed it seems like only yesterday when we last saw each other in Charles Town.
Dört Mevsim'den gideyim diye para bile verdiler.
They even paid me to leave The Four Seasons immediately.
15 SAMPiYON SEZON.
15 winning seasons.
Müzik olmadan, tiyatrom 2 sezon dayanmaz.
Without music, my theater won't last 2 seasons.
"13 sezondan sonra, hala her gece oraya çıkıp... Michael Jordan gibi oynuyorsun".
" After 13 seasons, you still go out every night... and play like Michael Jordan.
Sesin yakınına süzüldü daha yakından bakmak için.
Before four seasons existed, in the empty space lies the'sky The earth was created on the second hour. Since it's composed of minerals, wood, water, and fire, everything is born and raised by the'earth'.
" Misk-i amber mevsimi gelecek yine
The seasons of fragrance M " come once more
Mevsimler geçiyor
# The seasons fly
"Aşk mevsimi geçirecegiz"
"Oh don't let the seasons of love come to pass"
Sinekkuşları hızlı kulvarda yaşar turbo güçlü metabolizmaları ile kaktüsün 10000 katı daha hızlı hareket edebilme yeteneğiyle bir sinekkuşu büyük miktarlarda nem yakalar ve bunu gösteriş içinde mevsimlere yayar.
Hummingbirds live in the fast lane with turbo charged metabolisms ten thousand times faster than the cactus With its mobility a hummingbird hunts pockets of moisture and follows a flourish north with the seasons
Demekki Los Angeles'takiler dizi istemiyorlar.
And they say Los Angeles has no seasons.
- Özetleyecek olursak dün gece tamamen Noel tebriği niteliğindeydi.
- So to sum up last night was strictly a "seasons greeting" kind of a kiss.
- Five Seasons Oteli.
- Five Seasons hotel.
Mevsimler gibi.
It's just like the seasons.
Her saniye değişen mevsimler görüyoruz.
We're watching the seasons change in a matter of seconds.
Karen'la Four Seasons'da öğle yemeğindeydim.
Karen and I drank a long lunch at the Four Seasons.
Dört Mevsim'deki ünlülerin moda şovuna gidiyoruz.
let's go. We're going to that celebrity fashion show at the Four Seasons.
Evet, Four Seasons'da mesela.
Yeah, like the Four Seasons.
Tek bildiğim karın ve 4 mevsimin olduğu.
I only knew there's snow and 4 seasons.
Bana sorarsanız Four Seasons oteli.
As far as I'm concerned, it's the Four Seasons.
Mevsimler değişebilir
Seasons may change
Hiç değilse Colorado'da mevsimler var.
At least Colorado has seasons.
Çünkü en kötü şartlarda sende tahmin edersin ki iyi bir sezonda en azından 3300 ton şeker satıyorsun.
Because, under favorable conditions, you could realize at least 1.5 million pounds of sugar in good seasons.
Duruma çözüm bulunur.
I got a leg for all seasons.
Sanki bu plan hayatı boyunca onunla olmuş, mevsimler boyunca üzerinde düşünülmüş şimdi 15 yaşında ise, buluğ çağının acılarıyla iyice belirginleşmiş gibiydi. "
"It was as though this plan had been with him all his life, pondered through the seasons," "now, in his 15th year, crystallised with the pain of puberty."
Seni bana bağlayan mevsimler çok fazla
The seasons that bind you to me are countless
- Temmuz mu? - Evet, mevsimler buranın tam tersi.
- Yeah, the seasons are opposite there.
Mevsimler farklı, aileler farklı.
Wow. Seasons are opposite, parents are opposite.
- Nereyi ayarladık?
- Where are we booked? - Four Seasons, Beverly Hills.
Bireysel kürekte birinci olmak için üç sezondur, yıl boyu çalışıyorum.
I trained all year for three seasons to make number one in single sculls.
Kore'de niçin 4 mevsim de var biliyor musun?
You know why we have four seasons here in Korea.
Beş sezon boyunca üçüncü sırada çalınca... aslında baş kemancı olamayacağını anlıyorsun.
When you're third chair for five seasons you start to realize you're not exactly a principal player.
Mevsim senin olduğun yerden daha değişik.
The seasons change differently from where you are.
Four Seasons.
Four Seasons.
Yumurtlama döneminde balıklar bir sürü nedenle akıntıya karşı yüzer.
Spawning fish may leap upstream For many seasons Yet come home to stay
- Four Seasons.
Cancel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]