Seviyorum traduction Anglais
84,071 traduction parallèle
Seni seviyorum.
I love you.
Seni seviyorum.
- I love you.
- Bende seni seviyorum.
- I love you, too.
Ama seni seviyorum. Hayal edebileceğinden daha fazla.
But I love you... more than you can possibly imagine.
Ve seni özlüyorum. Ve seni seviyorum.
And I want you and I miss you and I love you.
Ama seni seviyorum.
But I love you.
Patatesleri alıp içine koymayı seviyorum tıpkı Moody'nin restoranında yaptığı gibi.
I like to take the fries and put'em right inside, just like they do at Moody's Diner.
Seni becermeyi seviyorum.
Wait. I like fucking you.
- Yaklaş. - Onu seviyorum, Greg.
Bring it in. I love her, Greg.
- Sanırm seni seviyorum.
I think I love you.
- Sanırm ben de seni seviyorum.
I think I love you, too.
Tamam, seni de seviyorum.
Okay, I love you, too.
Dostum, burayı seviyorum.
Man, I love this place.
Seni seviyorum baba.
I love you, dad.
Ben de seni seviyorum oğlum
I love you, too, son.
Sen küçük kızları ne kadar seviyorsan ben de oğlanları o kadar seviyorum. Kardeşim.
I like little boys as much as you like little girls... brotha.
Seni seviyorum.
All right, Mama, love ya.
Seni seviyorum dostum.
I love you, man.
Ben seni seviyorum Hap.
Love you, too, Hap.
Seni seviyorum!
I love you!
- Seni seviyorum Vincent Muccio!
- I love you, Vincent Muccio!
- Seni seviyorum Lorna Morello Muccio!
- I love you, Lorna Morello Muccio!
Seni seviyorum TJ!
I love you, TJ!
Çaykovski'yi seviyorum.
I love Tchaikovsky.
Şahsen Taurus'un durdurucu gücünü seviyorum.
Look. Now, for me, I really like the disruption of the Taurus.
Ama yaşıtım diğer çocuklar onları seviyorum ama hepsi tam bir korkak.
But other kids in my generation, I love'em, but they're total wusses.
Dükkanımı seviyorum!
I love my store!
Artık daha çok seviyorum!
Now I like it even more!
Bu hayvanı seviyorum bu yüzden yeni sahibini bulurken çok seçici olacağım
You know, I love this animal, so I'm gonna be very selective with his new owner.
Ama ben o tavuk popolarını çok seviyorum!
But I love those chicken asses!
Seni seviyorum.
I love... you.
Baba. Baba sanırım seni seviyorum.
Dad, Dad, it seems I love you.
Ben de seni seviyorum.
I love you, too.
- İyi geceler, anne, seni seviyorum.
- Good night, Mommy, I love you.
- İyi geceler seni seviyorum.
- Good night, I love you.
Seni çok seviyorum.
I love you so much.
- Avukat kelimesini çok seviyorum, hep var.
- I love the word barrister, I always have.
Özellikle ikinci hikaye adamı seviyorum, Çünkü atletik olmalı, çevik olmalı.
I particularly like the second story man,'cause he's gotta be athletic, he's gotta be agile.
- Onu seviyorum.
- I love it.
- Seni çok seviyorum.
- I love you so much.
- Seni seviyorum, Jack.
- I love you, Jack.
- Seni seviyorum.
- I love you.
Ben de seni seviyorum Sheila.
I love you too, Sheila.
Bakın, oğlumu seviyorum, tamam mı?
Listen, I love my son, all right?
Ben de seni seviyorum.
And I love you.
Seni seviyorum ve bunu başarabiliriz.
I love you and we can do this.
Ben de gözlerini seviyorum.
I like your eyes too.
Seni seviyorum evlat.
I love you, son.
Onu çılgınca seviyorum ve gelecek ay onunla evleneceğim.
I love him to distraction and will marry him next month.
Araba kovalamacası seviyorum.
I love a car chase.
Seni seviyorum Joel.
I love you, Joel.