Shane traduction Anglais

Pekala, ilk önce, biliyorum Shane.

All right, first of all, I know Shane.

- Shane.

Shane.

- Shane Flannery.

- Shane Flannery.

Shane bizi evde canlı canlı yakmakla tehdit etti.

Shane threatened to burn us all alive in the house.

- Shane Flannery'i bulmalısınız.

You need to find Shane Flannery.

Shane Flannery.

Shane Flannery.

Shane Flannery'i bulmalıyım.

I need to find Shane Flannery.

Ama paramı Shane'e yatırırım.

But my money is on Shane.

Özellikle de o seyirci Shnae Flannery ise.

Especially if that beholder is Shane Flannery.

- Shane'i buldunuz mu?

- Did you find Shane?

Bizi Shane Flannery'nin peşine düşürmekte neden böyle hevesliydin anladık.

Now I know why you were so eager to put us onto Shane Flannery.

Shane'in Jared'i öldürdüğüne inanmıyorlar.

They aren't buying that Shane killed Jared.

Bekle, bekle Shane.

Wait, hold on, Shane.

Shane, hadi dostum.

Shane, come on, man.

- Shane, kız onu ısırdı dostum!

- Shane, she fuckin'bit him, man!

Shane öldü!

Shane is dead!

Shane öldü mü?

Shane's dead?

Shane nasıl ölür?

Shane's fucking dead?

Küçük Shane'in iştahı epey açık galiba.

I guess little Shane over there has got quite the appetite.

Shane, bunu yapamazdı.

Shane could never have done that.

Shane'le aralarını bozdum.

I put him and Shane at odds.

- Shane nerede?

Where's Shane?

Shane!

Shane!

Shane...

Shane.

Ortadaki Shane.

The one in the lid is shane.

Shane, Quinn. Profesyonelliği bozmayalım.

Shane, Quinn, let's keep it professional.

Bu senin, değil mi Shane?

This yours, Shane, huh?

- Bu Shane'in fikriydi.

- It was shane's idea.

O da Shane'in fikriydi.

That was Shane, too.

Shane, sen ve ben, bir gün...

Shane, you and me one day...

Acaba sizde dün geceye ait Shane'in garajının görüntüleri var mıdır?

We shouldn't have... You wouldn't happen to have the video footage of Shane's garage from last night, would you?

Shane'in garajından enstrümanları aldığını biliyoruz.

We know you took the instruments from Shane's garage.

Mesela Shane.

Shane?

Shane.

Shane.

Ve işte en iyi kısmı Shane Warne ile karşılaşabilirsiniz ya da belki vurucu Sachin Tendulkar ile.

And here's the best part... This means you could be facing Shane Warne Or... perhaps bowling to...

Avatarım Shane'in tipini düzeltmesi lazım.

My avatar, Shane, here is in need of a serious makeover.

Shane ve Dylan ile burada kalacak.

She stays with Shane and Dylan.

Haydi, Shane.

Go ahead, Shane.

Dylan ile Shane'i ara.

Get me Dylan and Shane on the phone.

Shane.

It's Shane.

Shane Finnegan?

Shane Finnegan?

O Shane.

It's Shane.

Shane'in adına kayıtlı.

Registered to Shane.

Shane, ah...

Shane, uh...

Shane bir yıldızdı.

Shane was a star.

Yani, Shane... o canlı yayına gelmedi mi?

So, Shane... he never showed up to this live Webcast?

Frankie ve Shane arkadaş kaldılar mı?

Did Frankie and Shane stay friends?

Yani, Frankie, bilirsin, grup Boston'a geldiğinde gösterilerine giderdi, Ama sanırım Frankie Shane'in uyuşturucu ile takıldığını bilyordu, bu yüzden...

I mean, Frankie would, you know, see him whenever the band played in Boston, but I think Frankie knew Shane was into drugs, so...

Shane'in vücudunda hiç uyuşturucu yokmuş.

Shane didn't have any drugs in his system.

Neden biri Shane'i öldürsün?

Why would someone kill Shane?

Shane sana b ir hayli vurgundu.

Yeah, well, Shane had the biggest crush on you.