Shiloh traduction Anglais
203 traduction parallèle
Shiloh'nun şanlı savaş meydanına en son gelen ve en önce terk eden kişi!
The last to arrive on the glorious battlefield of Shiloh... ... and the first to leave it!
Gettysburg ve Shiloh.
And Bull Run and Gettysburg and Shiloh.
Shiloh amca.
Uncle Shiloh.
Shiloh amca.
uncle Shiloh.
Shiloh amca!
Uncle Shiloh!
Shiloh amca!
Aah! Uncle Shiloh!
Buna nasıl mani olmayı düşünüyorsun, Shiloh amca?
How are you gonna stop it, Uncle Shiloh?
Shiloh amca tekrar kampa dönmenizi istiyor.
Uncle Shiloh wants you folks back in camp.
Shiloh amca, silahları var.
Uncle Shiloh, they're toting guns.
Başında yaşlı Shiloh amcanın bulunduğu mutlu, koca bir aile misali.
One big happy family with your old Uncle Shiloh at the head of it.
Şerif Birliği, Shiloh amca.
Sheriff's posse, Uncle Shiloh.
Hepiniz Shiloh amcayı duydunuz.
You all heard what Uncle Shiloh said.
Beceremediler, Shiloh amca.
They didn't make it, Uncle Shiloh.
Shiloh ve Bull Run'da zor anlar yaşattılar.
They give us a real bad time at Shiloh and Bull Run.
Susan, Shiloh savaşından bu yana bunun gibi bir şey olmamıştı.
Susan, there's been nothing like'em since the Battle of Shiloh.
Ona Shiloh'da ne oldugunu sorun.
Ask him what happened at Shiloh?
Size Shiloh'da ne oldugunu anlatayim.
I'll tell you what happened at Shiloh.
Haber Washington'a vardiginda... bana Shiloh Kasabi demeye baºlamiºlardi.
By the time the report got back to Washington... they were calling me the Butcher of Shiloh.
Evet, bana Shiloh Kasabi ismini taktilar.
Yes, they called me the Butcher of Shiloh.
Shiloh'da tekrar karar vermem gerekse... yine ayni ºeyi yapardim.
But if I had to decide Shiloh again... I'd do exactly what I did.
Shiloh'tan önce de sana ºans dilemiºtim.
I wished you luck the night before Shiloh.
- Topraklarımızı koruduk Shiloh'da.
- We held our ground at Shiloh.
Shiloh Toplantı Evi adı verilen bir kilisenin yakınlarında bütün gün ateş eden silahlar susuverdi.
The guns that had roared all day fell silent around a little church called the Shiloh Meeting House.
Shiloh'dan sonra Güney'in yüzü hiç gülmedi.
After Shiloh the South never smiled.
Babam Shiloh'ta öldürüldü.
Pa was killed at Shiloh.
Shiloh'ta yaralandığınızı duydum, komutanım.
I heard about you getting wounded at Shiloh, sir.
Shiloh'tan ne kadar uzakta?
How far is that from Shiloh?
- Oğlum Birlik Süvarileri tarafından Shiloh'ta öldürüldü, Bay Thomas.
My son was killed by Union cavalry at Shiloh, Mr. Thomas.
O bölgede savaşan oydu. Cotton ve Barr ile birlikte.
He fought with Cotton and Barr from Harpers Ferry to Shiloh.
Tek bir el ateş ederseniz... pek muhterem kanun bekçinizin o kutsal beynini öyle bir dağıtırım ki parçaları buradan Shiloh'a kadar saçılır.
One shot out of you... and the pious brains of your anointed watchdog... will be blown from here to Shiloh.
Yedinci Anayola çıkıp Shiloh Kilisesine gideriz... oradan da Back Harlow Yoluna ineriz.
We could go out to Route 7 to the Shiloh church then down the Back Harlow Road.
Aileme dönmeliyim. Yeni vali Shiloh'ta generaldi.
The new governor was The general at shiloh...
- Shiloh'ta, köprünün karşısında.
- In Shiloh, across the bridge. By the river?
Zavallı Shiloh'lu köpek yorgun görünüyor, değil mi?
Poor little Shiloh dog looks tired, doesn't he?
İş arıyordun hani? İş bulursam Shiloh'yu Judd'dan satın almak için bulurum.
If I get a job it's to buy Shiloh from Judd.
- Shiloh Köprüsünün orada buldum.
- I found him on the Shiloh Bridge. It's not your dog to name.
Köpek almak için. Sen belki Shiloh'yu bana satarsın.
Maybe you'd want to sell me Shiloh?
- Yedi dolar. Yüz dolarım olsa Judd onu bana satar mı acaba?
I wonder if Judd would sell Shiloh if I had $ 100.
Dereye gidip su alalım. Adı Shiloh.
Let's go to the creek and get some water.
Seninkiler bu duruma ne diyor?
His name's Shiloh. What do your folks say about Shiloh?
Yalan söylemekten nefret ederim ama Shiloh'ya söz verdim.
I don't know. I hate lying, but I promised Shiloh.
Ya sen parayı toplayamadan köpeğin sende olduğunu öğrenirse? Bilmiyorum.
What if Judd finds out you have Shiloh before you have the money?
Judd Travers dükkâna gelip Shiloh'yu sordu.
Judd Travers came to the store asking about Shiloh.
Aman ya Shiloh.
Oh, boy, Shiloh.
Biliyor musun Shiloh?
You know, Shiloh?
Shiloh.
Shiloh.
Onun adı Shiloh.
His name's Shiloh.
Shiloh hata yaparsa onu vurur.
If Shiloh messes up, he'll shoot him.
Konu bu değil. Bana ihtiyacı var.
Shiloh needs me.
Sana biraz daha yemek getirdim Shiloh.
Shiloh, got some more food for you.
Gel Shiloh.
Come on, Shiloh.