English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ S ] / Sirin

Sirin traduction Anglais

7,341 traduction parallèle
Bu çok şirin, şimdi toplanın.
It's so lovely, gather round now.
- Çok şirin, değil mi?
- Isn't he just the cutest?
Şirin kazakmış, Charles.
Sweet sweater, Charles.
Bütün anneler bebeklerinin yemekle kaplı yüzlerinin çok şirin olduğunu düşünür. Aslında rahatsız edicidir.
It's one of those annoying pictures all mothers think are cute of their baby with food all over its face.
Bu şirin değil.
It's not cute.
Gördüğüm en şirin ayıcıksın sen.
You're the cutest little boo-bear I've ever seen.
Ne kadar da şirin.
How cute.
Şirin parti, Kevin.
Lovely party, kevin.
Çok şirin.
He's so cute.
Cadı ve Şirin.
A witch and a Smurf.
Hep cadı hayatı yaşadım, hiç Şirin olmadım.
I've only lived like a witch. I've never lived like a Smurf.
Hiç Şirin olmadığın için beni anlamadığını mı söylüyorsun?
So you're saying you can't relate to me because you've never been a Smurf?
Sadece Şirin gördüm.
All I saw was Smurf.
O ünlü şefti, şirin suratı, soylu davası.
He was the celebrity chef, pretty face, and his noble cause.
Şerefsizin teki olmak istemiyorum bu Hester'ın şirin çiftini ayırır.
I don't want to be the ass that breaks up Hester's cutest couple.
Bu kadar şirin olup da bunun farkında olmayan... bir kız bulmak her zaman olan bir şey değil.
It's rare you find a girl who's so pretty and she doesn't even know it.
İlk günden beri o şirin, küçük, kalkık burnun varmış.
Aw, you've had that cute little turned-up nose since day one.
Tucker çok şirin görünüyorsun.
Tucker, you look adorable.
Bana şirin mi dedin?
Did you call me cute?
Seni şirin küçük şey!
You cute little thing
Ne şirin bir şeydi öyle!
How cute was he?
Aksanı da çok şirin değil mi?
And how adorable is that accent?
Çok şirin.
( Mouthing )
- İlk gün, renkli ve şirin olduğunu düşünmüştüm.
- The first day, I thought it was colorful and cute.
Dehşete düşmüşsün, bu çok şirin.
You're terrified, it's adorable.
Çok şirin, değil mi?
So cute, huh?
Çok şirin.
She's really cute.
Darrin'e çorap almaya gittiğimizde Noah'ın doğum günü için küçük şirin bir yapboz aldık.
When we were at the mall buying Darrin socks, we got the cutest little puzzle for Noah's birthday party.
Çok şirin.
Oh, that's cute.
Hadi git bakalım şirin şey.
On your way, cutie.
- Şirin.
Oh, that's cute.
- Çok tatlı. - Çok şirin.
- So pretty.
- Çok şirin.
- So cute.
Ay, ne kadar da şirin.
- AW, THAT'S ADORABLE.
Ne kadar da şirin.
- THAT'S SO CUTE.
Biraz şirin ve güzel.
IT'S KIND OF CUTE, BEAUTIFUL.
Bir de sahilin hemen kenarında iki odalı şirin bir ev buldum.
Oh, and I have a line on a sublet right on the beach, a really cute two-bedroom.
Şirin.
Cute.
Dükkânınız çok şirin.
Your shop is so adorbs.
Çok şirin olduğun için.
Because you were so cute.
Aman Tanrım, çok şirin.
Oh, my God, that is so cute.
Çok şirin. Senin için burada olduğumu mu sanıyorsun?
You think I'm here for you?
Ayrıca, şirin gözüktüğünü düşün.
Besides, think you look kind of cute.
Kafanda da şirin bir kiraz kırmızısı var.
That little fanny pack's kind of the cherry on top.
Çok şirin kız.
She's a lovely girl.
Dr. Shaw görüşlerime katıldı ancak sizi şirin bulduğunu belirtti.
Now, Dr. Shaw agreed with my assessment. However, she did think you were cute.
Evet, muhteşem, çok şirin bir dükkanınız var.
Great. Wonderful. Such a cute shop.
Hiç şirin değil.
It's not cute.
Saçın şirin olmuş.
Cute hair.
Herkes o tiz sesiyle çok şirin olduğunu düşünüyor.
E-Everyone thinks she's so nice with that squeaky little voice.
Şehirdeki en şirin yangın hidrandı olacağım.
I am going to be the cutest fire hydrant in the whole...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]