Stingo traduction Anglais
48 traduction parallèle
Bana'Stingo deyin', o günlerde öyle derlerdi. Eğer kimse bir şekilde çağırdıysa!
Call me Stingo, which was the nickname I was known by in those days, if I was called anything at all.
Adım Stingo.
I'm Stingo.
- "Stingo".
Stingo.
Stingo, dokun tuşlara!
Stingo, hit it!
Stingo, gerçekten düzüşmek Karanlık Tanrılara gitmektir.
Stingo, I really mean it. To fuck is to go to the Dark Gods.
Evet, küçük Stingo geldi!
Yeah, little ol'Stingo.
- Stingo? - Evet?
- Stingo?
Stingo, iyi görünüyorsun.
Stingo, you look...
Stingo... Senin mobilya yeri değiştirmek için nedenlerin yok.
Stingo.
Oh, Stingo...
Oh, Stingo.
Stingo'yu hep gerçek problemleri olmayan... genç ve yetenekli bir Amerikalı olarak düşünmüştüm, ama...
I think, "Oh, Stingo, he's so young. " He's a talented American. "You know. " He doesn't have any real, real problems, but... "
Stingo anlamayacağın o kadar çok şey var ki.
Stingo, there's so many things you don't understand.
Stingo, bilirsin, o... Stingo randevusundan dönmüştü.
Yes, Stingo, you know, he...
Bu gece olsun. Stingo, bekle.
I'm going to call it a night here.
Stingo en iyi dostumuz.
Stingo, wait.
Neden böyle yapıyorsun?
Stingo is our best friend. Why do you do that?
Olabilecek en kötü şey nedir?
Stingo! What is the worst that can happen?
Ölümsüz sözcükleri için, Stingo'ya... tanrıların mabedine'hoş geldin'diyoruz.
we welcome Stingo into that pantheon of the gods, whose words are all we know of immortality.
Şampanyayı Stingo aldı.
Stingo got you that champagne.
Kats'in onu eve getirdiğini nasıl keşfettin?
Stingo... What if you find out why Kats took her home?
- Stingo, gitsen iyi olur sanırım.
Stingo, I think that you should go...
Evet, Stingo'nun saatine benziyor.
Yes. It's just like Stingo's.
Beni aldatabilmiş değilsin, genç Stingo.
You've not fooled me, young Stingo.
- Stin...
Stingo...
- Evet. Sophie Zawistowska'nın bir arkadaşıyım. Belki adımı duymuşunuzdur, Stingo.
Listen, I'm a friend of Sophie Zawistowska's, and you may have heard, I'm Stingo.
Stingo?
Stingo?
Oh, Stingo. Beni aramak için oraya mı gittin?
Oh, Stingo, did you go looking for me there?
Stingo!
Stingo!
- Stingo!
Stingo!
Günaydın, Mr. Stingo.
Good morning, Mr. Stingo.
Stingo, bunu reddetme.
Stingo, don't reject it.
Silahı var, Stingo.
He has a gun, Stingo.
- Stingo.
- Stingo.
Stingo!
Stingo?
Dinle Stingo. Ben 30 umu aştım, biliyorsun.
Listen, Stingo, I'm beyond 30 years now, you know.
Problem sadece aramızdaki... yaş farkı değil, Stingo.
It is not just the age difference, you know, between you and me, Stingo.
Ama lütfen Stingo
But please, Stingo,
"Sevgili Stingo'm"...
" My dearest Stingo.
Sen harika bir sevgilisin, Stingo.
" You are a great lover, Stingo.
- Stingo'ya ne oldu? - Sadece biraz...
What happened to Stingo?
Club Stingo'da tanıdığım bir kapıcı var. Ve bence bu gece gerçekten gitmeliyiz.
Oh, I know this bouncer at Club Stingo,
- "Stingo", evet!
Stingo, yes!
- Günaydın, Stingo.
Good morning, Stingo. Good morning.
Bu konuda ne düşünüyorsun, Stingo?
What do you think of that, Stingo?
Ben de sen olabileceğini düşünerek
Stingo came home from his date. So I heard the door, I thought it was you.
Stingo, bekle bir dakika!
Stingo, wait a minute!
Stingo'ya!
To Stingo!
- Stingo!
- Stingo!