Tech traduction Anglais
4,965 traduction parallèle
Gücenme ama şu an Kaptan'ın eski radyosu kulede bulunan en teknolojik alet.
HAWKEYE : No offense, but right now Cap's old-timey radio is the most high tech piece of gear in the tower.
Bak Tony, Ultron'u durdurmak için kuleyi kızarttığında bunun kolay olmayacağını biliyorduk ama her ne kadar Thor ve ben harika olsak da teknoloji bizim işimiz değil.
Look, Tony, when you fried the tower to stop Ultron, we knew this wouldn't be easy, but, as awesome as Thor and I are, tech's not our thing.
Falcon da bir teknoloji manyağı, ona sormaya ne dersin?
Falcon's a tech nerd, how about we give him a shout?
Güzel görünmeyebilir fakat bu gezegendeki en üstün teknolojilerden biri.
It might not be pretty, but this is some of the most cutting-edge tech on the planet.
Hayır, sadece ben ve birkaç teknisyen arkadaş varız.
No, it's just me and a couple people from tech.
Yüksek teknik gerektiren çok karışık değişikliklerden sonra... bum!
And after a few high-tech, highly complicated switcheroos, boom...
Biyomedikal teknolojinin avantajını kullanıyor.
He's using advanced biomedical tech.
İnsan yapımı teknoloji.
Man-made tech.
Bu yüzden, ben de bu ofisi son model, birinci sınıf teknolojiyle donattım.
So, I loaded this office up with some, uh, state-of-the-art, top-of-the-line tech.
Milyarder Maxwell Lord, kendi tesisinden Metropolis'ten geldiği bilinen suçlu Reactron tarafından kaçırılalı 24 saat oldu.
It's been 24 hours since tech billionaire Maxwell Lord was abducted from his research facility by the Metropolis-based criminal known as Reactron.
Ayrıca teknisyen şüphelinin emniyet kemeri takmadığını söyledi.
Also, as the tech pointed out, the suspect wasn't wearing his seat belt.
- Geliştirme bölümünden bir iş arkadaşı.
She's just a colleague from the tech area.
Bence teknik ekibin organizasyon düzenlemesi de senin yetki alanının dışında kalıyor olabilir Albay.
I think the Tech Area org chart might be outside of your purview also, Colonel.
Sektördeki en mutlu insan sen olabilirsin.
You might be the happiest man in tech.
Eğer kahrolası Tech Noir gibi bangır bangır bağırmaya başlamasaydın gerekli cevapları almıştım.
I would have had the answer if you hadn't started blasting'away in there like it was the goddamn Tech Noir.
Sadece teknik eleman.
Just a tech.
IT departmanıyla görüşüyor mu?
Is he talking to their tech department?
Daha fazla teknik detaylara bağlı kalmalıyız.
We need to stick to the more tech savvy here.
Her şeyin başladığı, yasaklı uzaylı teknolojilerinin saklandığı küçük, karanlık depo.
The dark little storage facility for forbidden alien tech where all of this began.
Dayının bir çeşit iş adamı olduğunu sanıyordum.
I thought you said your uncle was some sort of tech guy.
"Amelia, Springfield Teknik Okulu'ndan mezun olan ilk kadındı."
"Amelia was the first female graduate of Springfield Tech."
- Takılabilen teknoloji.
- It's wearable tech.
Teknolojide çalışan adamlarımız bu zombi profiline uyan kişileri bulmak için bir algoritma geliştirmeyi başardılar.
Our tech boys have developed an algorithm which scans credit card statements for charges which fit this zombie profile.
Cihazlarımı şovunuz için yaptığımı sanıyordum şehrimi soyasınız diye değil.
I thought I was making tech for your show, not to steal from my town.
Sizlerin suçlu olduğunu öğrenince cihazlarımı yok ettim.
When I learned you guys were criminals, I destroyed my own tech.
Rutenberg, teknik işler elemanımız sensin.
Rutenberg, you're the tech guy.
Teknik işler elemanları öldü. Eminim yeni bir elemana ihtiyaçları vardır.
Their tech guy is dead, so I'm betting they're gonna need a new one.
Lenny yeni bir teknik işler elemanı gerektiğini söyledi.
Who the hell's this? Lenny said you needed new tech.
- Bu teknolojide bir şey var...
- There's something about this tech...
- Bir tür Votan silahıyla.
- Some kind of Votan tech.
Teknolojik aletlerle...
A tech startup...
Teknolojilerini idare ediyorum.
I handle their tech.
Düşük teknoloji en iyi teknolojidir.
Low-tech's the best tech.
Düşük teknolojiye bak sen.
Look at you, low-tech.
Benim yerime iş yapacak bu harika teknoloji varken neden bir sürü antika alete bakayım ki?
Why would I wanna look at a bunch... of boring old-fashioned ways to do things when I have this cool tech to do it for me?
Tüm teknolojimiz çöktü.
All of our tech is down.
Bunun icabına bakmak için teknolojiye ihtiyacımız olacak.
We're gonna need tech to take that thing down.
Joker'in zırhı, Wayne Endüstri tarafından yapılmış, çalıntı askerî teknoloji.
Joker's suit is stolen military tech built by Wayne Industries.
- Diğer tüm teknoloji milyarderleri gibi.
Just like every other tech billionaire.
Teknolojiye bayılır.
He loves tech.
Palmer Teknolojileri'nde ilk günüm.
It's my first day back at Palmer Tech.
Hâlâ neden Hulk'u hassas bir teknolojiyi getirmesi için gönderdiğini anlamıyorum.
Still not following why you sent Hulk to retrieve delicate tech.
Kemeri olmadan bile hala elimdeki teknolojiden daha hızlı.
Even without his belt, he's still faster than any tech I've got up my sleeve.
Teknik destek için seni aramamıştım.
I didn't call for tech support.
Bak, araştırmama kaynak yaratmak için teknolojimi sattım.
Look, to support my research I used to build tech for cash.
Bu teknolojiyi geri alma zamanı geldi.
Time to take back that tech!
Doktor Spektrum'a teknoloji mi sattın?
HAWKEYE : You sold tech to Doctor Spectrum?
Bu adama ne tür bir teknoloji yaptın?
Just what kind of tech did you build this guy?
Tüm teknolojilerimi takip etmek için içlerine karınca feromonu sinyali koyuyorum.
I insert an ant pheromone signal into all my tech to track it.
Demek Spektrum'un iyi biri olduğunu ve teknolojinin de bir güç arttırıcı olduğunu mu sanıyordun?
So you thought Spectrum was a good guy and your tech was a power amplifier?
Bu adamın teknolojisini sen yaptın.
You built this guy's tech.