Ticaret traduction Anglais
3,866 traduction parallèle
Haziran 2001. Solundaki adam, Dünya Ticaret Merkezi'ne çarpan uçakta olan 10 adamdan biri.
The guy on his left, one of the 10 men who flew the planes into the world trade center.
Dünya Ticaret Merkezi'ne çarpan 10 adam bunlar, tamam mı?
These are the 10 men who crashed into the world trade center, okay?
Uluslararası ticaret birliğinden arsayı satın alalım. Maden işletme hakkını güvenceye alıp, madeni çıkaralım.
Form a consortium, buy up the land, secure the mining rights, dig up that ore.
Ticaret hakkında ne biliyorsun?
What do you know about stock and trade?
Evet, ben, bazı şeyler satan başka bir adam hatırlıyorum Bu dev yürür yatak ticaret, dolaşan... büyük adam, büyük ağız, büyük hayal... ve silahı bu yaşındaki oğlu hatırlıyorum yaptı
Yeah, I remember another guy who was selling some things, plying the mattress trade, when in walks this behemoth... big guy, big mouth, big dream... and he made this old son of a gun remember
Evet, biliyorsun, deniz ticaret filosundaydım hani?
Yeah, you know, when I was in the Merchant Navy?
- Deniz ticaret filosu mu?
- Merchant Navy?
Bir suça vergi koyarsanız, bu suç ticaret haline gelir.
When you tax a crime, you make it a commodity.
Portekizliler Batı Afrika'ya boyunca ticaret yolları kuruyorlar.
The Portuguese are establishing trade routes along Western Africa.
Ticaret yapmak istiyorsanız Kralımız Aelle ile görüşmelisiniz.
* *
Kim olursa olsun komşularımızla huzurlu bir şekilde ticaret yapmak isteriz.
* *
Değil, ticaret zekâsı var ve çok iyi bir konuşmacı.
He's not, he's a business guru and a motivated speaker.
Arendelle, en gizemli ticaret ortağımız.
Arendelle, our most mysterious trade partner.
"sonsuza kadar hiçbir ticaret yapmayacaktır."
"no longer do business of any sort with Weaseltown."
Tatil yapabiliyoruz, çocuklarımızı yine üniversite ya da ticaret okuluna gönderebiliyoruz.
- We can take holidays, send our kids back to university or trade school.
Bu kıyılarda bir defasında barış içinde ticaret etmiştik.
We once traded in peace along these shores.
Onların ticaret günleri bitti.
Their trading days are over.
Son haftanın deniz ticaret raporlarını al.
Have them bring in last week's maritime trades.
Harry ticaret dünyasının erkeklere ait olduğuna inanır.
Harry believes that commerce is a man's world.
Ticaret erkek işidir.
Commerce is a man's world.
Gördüğünüz üzere şirketimiz, güçlü ve sağlıklı ticaret atmosferini cesaretlendiriyor.
As you can see, our company encourages an atmosphere of vigorous but healthy competition.
Ticaret işinde çok tanıdığım var.
I know lots of people in retail.
Başkan, Forth Worth'te bu sabah iki konuşma yapacak. İlki halka hitaben diğeri ise Ticaret Odası'nın düzenlediği kahvaltıda olacak.
The President scheduled two speeches in Fort Worth this morning, the first to the general public, the other at a Chamber of Commerce breakfast.
- Ticaret merkezleri kapatılıyor. Yiyeceklerin limandan dükkanlara taşınmasını göremeyeceğiz.
We're not going to see food moving from port to store.
- Çok güzel. - Adil ticaret organik mumu.
Oh, this is nice.
- Aggarwal Ticaret?
Aggarwal Traders?
- Poddar Ticaret.
- Poddar Traders.
Aggarwal Ticaret.
Aggarwal Traders.
Ticaret demek, Gordon, ürünleri sadece ucuza satmak değildir. Bundan daha fazlası var.
The point about the sale, Gordon, isn't just to sell goods cheaply, it's more than that.
New York etrafında dolaşır, babasının adıyla ticaret yapardı.
Running around New York trading on his father's name.
Bu mallar Kolombiya'dan dürüst bir ticaret.
You know, these beans are fair trade from Colombia.
Ben de kendimi bir uyuşturucu ticaret ağına zincirledim.
I chained myself to a drug dealer.
Çağın en büyük ticaret kolunu ve ülkenin ekonomik gücünü yok edebilecek niyette ve kudrette biri olarak görülüyorsunuz.
In you they see a man who is of the persuasion and the power to bring down the greatest trade of our time and the commercial health of this country.
karım defter tutar oğlum Alençon Üniversitesi'nde ticaret öğreniyor.
My wife keeps the books, my son's learning the trade at college in Alengon.
Bir bakıma, ticaret yapmak için düzenli bir sendikaya sahip olmak senin için daha kötü olabilir.
In some ways, it's worse for you than having an organised trade union to deal with.
- Hayır, anlamıyorsun. Yıllar boyunca... ben... Sadece koruma ücretleri, ticaret yollarım.
Over the years, the-I - the protection fees alone, my-My trade routes, they... we'd have to take the kids and go.
Gitmişler ama sevmemişler,... bu yüzden ticaret olayına girmişler,... teknik bir diploma ile.
They did go, but they didn't like it, so they switched to a trade, a technical diploma.
- O zamandan beri ticaret olmadı mı?
No dealing since?
Burma ticaret üçgeninde büyük bir uyuşturucu karteli kurdu.
Started one of the major drug cartels in the Golden Triangle in Burma.
Ticaret derslerinin dürüst konuşma konusunda ünü olduğuna inandırıldım Bay Hankin.
I've been led to believe the business classes have a reputation for straight talking, Mr Hankin.
Şimdi sırada Meteoroloji tarafından Deniz Ticaret Kurumu ve Sahil Güvenlik için 1 Kasım 2012 saat 12 : 05'de yapılan hava tahminleri var.
'And now the shipping forecast, issued by the Met Office on behalf of'the Maritime and Coast Guard Agency'at 12.05 on Thursday, 1st November 2012.
Yüzme havuzlarının Atlantik Ticaret Bankası tarafından yürütülen bir tahliye paketi olduğunu belirtirsek bu bize oldukça zaman kazandıracaktır.
It would save us all a lot of time to just stipulate that the five swimming pools are part of the foreclosure package exercised by the Atlantic Commerce Bank.
Atlantik Ticaret Bankasının Başkanı ve Ticaret Borsasının kayyumuyum.
I'm the president of the Atlantic Commerce Bank, and a trustee of the Mercantile Exchange.
Atlantik Ticaret Bankasıyla olan anlaşmamızda 13 milyona da çok yakınız.
WILL : And we are very close to finalizing a $ 13 million settlement with Atlantic Commerce Bank.
Bu ev sahibinin sorumluluğundadır... Bu durumda Atlantik Ticaret Bankası, yüzme havuzunun güvenliğini sağlamadan ve çocuklar için bir tehlike oluşturmadığından emin olmalıdır.
It's the responsibility of the homeowner... in this case, Atlantic Commerce Bank... to secure the swimming pool and make sure it did not become a danger to children.
Atlantik Ticaret halka açık bir şirkettir.
Atlantic Commerce is a publicly held company.
Şimdi sırada Meteoroloji tarafından Deniz Ticaret Kurumu ve Sahil Güvenlik için yapılan 2 Kasım 2011 saat 05 : 05'de yapılan hava tahminleri var..
'Now the shipping forecast issued by the Met Office'on behalf of the Maritime and Coastguard Agency'at 05.05 on Wednesday 2nd November 2011.'
Bu bir ticaret sorusu değil bir yada iki kesinti.
It is not a question of trading one interruption or two.
Şimdi sırada Meteoroloji tarafından Deniz Ticaret Kurumu ve Sahil Güvenlik için yapılan 2 Kasım 2011 saat 05 : 05'de yapılan hava tahminleri var.
And now the shipping forecast, issued by the Met Office on behalf of the Maritime and Coastguard Agency at 05 : 05 on Wednesday 2nd November 2011.
Ticaret maksadıyla Laurus'ı görmeye geldiğinizi söyleyin. Kargaşadan kurtulma şansınız olur.
Speak the name of Laurus towards meeting of trade, stand chance of avoiding entanglement.
Ben kiliç imal ederim, limanlarda ticaret yapmam.
I forge steel, not trade at fucking ports.