Tipi traduction Anglais
2,588 traduction parallèle
- Senin onun tipi olduğunu hiç sanmıyorum.
-'Cause I don't think you're her type.
Bir F tipi şileple.
On a Class F freighter.
F tipi şilepler, yalnızca 700 kilo ve üzerindeki hayvanlar için kullanılıyor.
A Class F freighter is only used for animals weighing 1500 pounds or more!
Mutasyona uğrayıp tipi kaymış olduğu için mi?
You mean because of how grotesquely they've all been mutated?
Çanta tipi nükleer bomba diye bilinir.
Better known as a snuke.
Yoksa siz Gandi tipi Hintlilerden mi söz etmiştiniz?
You were talking about the Gandhi type of Indians.
Fakat onun tipi bile değil ki.
But he's not even her type.
Onun tipi nasıImış peki?
And what would that type be?
Bence tam Los Angeles tipi.
I think that's L.A. Talking.
Adhamiya'yı gözlemlemesi için C-2 tipi jet istiyorum.
I need a C-2 bird with eyes over Adhamiya.
Kefaletini ödeyebilecek bir tipi yoktu.
I don't even think he made bail.
Hayır, ben onun tipi değilim.
No, I'm not his type.
Hos bir tipi var.
Got the looks.
Üzerine alınma ama bence Amy'nin tipi değilsin.
It's nothing personal, but I don't think that you're Amy's type.
Numaranızı alıp sizi hiç aramayan erkek tipi.
The man who takes your number and then never calls you.
Hoşlandığın kız tipi o mu?
Do you love a girl like that?
Onlari bilirsiniz, arka odalardaki, otel odalarındaki David Lynch tipi çocuklardı ve onlar L.A.'e gölge düşüren, oksijen tüplerine ihtiyaç duyanlardı.
It's like, you know, those are back-room, David Lynch-ian guys in hotel rooms who need oxygen tanks, darkened L.A.
Julian'la konuşan iki tipi görüyor musun?
Do you see those two guys talking to Julian?
Bu Döncem'in tipi nasıl?
So, what does this Backson look like?
Ninem sülfür mavisini sanayi tipi temizleyiciyle karıştırırdı.
My own Big Momma used to mix up sulfur blue with industrial cleanser.
O yüzden adamın tipi nasıl diye sordum.
This is why I need to know what people look like.
Aradığı kiracı tipi belli.
He is looking for a certain type of tenant.
Hadi ama, herkesin bir tipi vardır.
Come on, everyone has a type.
Öyleleri hiç kimsenin tipi olamaz.
He can't be anyone's type.
Bu rehberin adı A Tipi Planlama Rehberi.
This, uh, guide is called the type "a" planning guide.
D tipi cezaevinden çıkan tipler gibi mi mesela?
Say, D block of a maximum security prison?
Onu gördüğünde tipi nasıl bir şeydi?
Well, when you saw her, what did she look like?
Tipi mi?
Blizzard?
- Tipi için fazla iyi.
- Too good for its type.
- Korkunç bir tipi varmış.
They're in the middle of a terrible blizzard.
Çıkıntısız yazı tipi.
Sans serif.
Ama şöyle bir düşündüm de belki iyi bir satış elemanı değilim çünkü daha çok yönetici tipi var bende.
But then I started thinking, maybe I'm not a great salesperson because I'm more of a management type.
İçeri gelmek ister misin? Sana en sevdiğim yazı tipini gösteririm? Yazı tipi.
Would you like to come in and I'll show you my favorite fonts?
Garip bir tipi var, pek yakışıklı da değil.
He's kind of weird-looking, and he's not in very good shape.
Tipi nedeniyle olmalı.
It must be the blizzard.
Kayıtlarda çıkmaması mı yoksa tipi mi?
For the no match or the blizzard?
Tipi esnasında başka ne yapabilirsin, değil mi?
What else do you do during a blizzard, right?
Avusturya yapımı, avcı tipi 5.56-milimetre taarruz silahı.
It's an Austrian bullpup 5.56-millimeter assault rifle.
Ben daha çok perde arkası tipi bir insanım.
I'm more of a behind the scenes kind of guy.
Tam bir erkek arkadaş tipi yok.
He isn't exactly boyfriend material.
Bir de fiziksel olarak onun tipi olmadığını.
And you're not really his type, physically.
Lastik tipi LT245 / 75R16 Michelin hafif kamyonet lastiği.
Tire tracks were made by LT245 / 75R16 Michelin light truck tire.
Bombacı el bombasında Z-tipi ızbarço düğümü kullanmış.
Bomber used a Z-type bowline on the grenade?
Yahudi tipi vardı.
He seemed Jewish.
Saldırganlık tipi : J.
Attack-type J.
Evine varıp gerçek bir'kim takar'tipi ev hanımı olmayı mı tecrübe edeceksin?
Are you gonna go home And live vicariously through a real housewife of who-gives-a-fuck?
Güçlü, maço bir tipi var.
Strong, macho type.
Yani damadın belli bir tipi var.
It's just... He's the type who has a "type", so I see him as a certain type, which I hate doing.
Bize sanayi tipi alet lazım.
We need an industrial-strength tool.
Onda patron tipi olmadığını söylemiştin. Daha büyük biri var demiştin.
And you said that he didn't strike you as being the boss-man type, that probably there was a much bigger guy
- Baslica iki çesit tipi var.
There's two basic kinds.