Tüm kalbimle traduction Anglais
894 traduction parallèle
Seni seviyorum, Eun-chae. Seni tüm kalbimle seviyorum. Song Eun-chae!
I love you Eunchai till my muscles tremble till my bones pained.
Tüm kalbimle Tanrı'yı seviyor ve ona hürmet ediyorum.
I love and honour God with all my heart.
" Seni tüm kalbimle seviyorum, hep seveceğim.
I sincerely loved you, maybe I still do.
Aşkım, ben de tüm kalbimle istiyorum.
Darling, I want to with all my heart.
Seni pervasızca, coşkuyla, tüm kalbimle seviyorum.
I love you gaily, happily, high-heartedly.
Tüm kalbimle istiyorum, fakat babam...
I want to with all my heart, but Father...
- Tüm kalbimle.
- With all my heart.
Bunu tüm kalbimle istiyorum.
I want to with all my heart.
Tatlım, ne kadar üzüldüğümü anlatamam... tüm kalbimle umuyorum ki Jekyll'ın geçerli bir nedeni vardır.
My dear, I can't tell you how sorry I am... but I hope with all my heart that Jekyll will have something to say for himself.
Şimdi tüm kalbimle seni Tanrı adına kutsadığımı söyleyebilirim..
For now, from my heart, can I say I bless you in His name.
Tüm kalbimle.
With all my heart.
Tüm kalbimle itiraf ediyorum ama tabii, sen ne bileceksin seni balık suratlı alık!
I admit it wholeheartedly... but, of course, you would never know that, you fish-faced nincompoop.
Senden tüm kalbimle nefret ettiğim günler oluyor!
There are days when I hate you with all my heart!
Benim gibi bir kıza bakacak bir erkek olsa onu tüm kalbimle severdim.
If someone would take care of a girl like me, I'd love him with all my heart.
Fakat seni tüm kalbimle seviyorum.
But I love you with all my heart.
Seni tüm kalbimle seviyorum.
I love you with all my heart.
Tüm kalbimle öyle olmamasını isterdim gerçi.
Though I wish with all my heart they were not.
Gece boyunca tüm kalbimle... ve gözlerimle sizi izliyordum.
I've been watching you all evening... with that thought in heart and in my eyes.
" Tüm kalbimle sizin ve çalışmalarınızın yanındayım.
" I am with you and your work with all my heart.
Tüm kalbimle sizlere teşekkür etmek istiyorum.
I want to thank you from the bottom of my heart.
Sizi tüm kalbimle affediyorum.
I forgive you from the bottom of my heart.
Çünkü ona tüm kalbimle inanıyorum.
- Because with all my heart I believe in him.
Seni tüm kalbimle seviyorum.
I do love you, with all my heart.
- Tüm kalbimle öyle umuyorum.
I sincerely hope there wasn't.
Bunu tüm kalbimle söylüyorum, burada kalalım.
I can feel it in my bones. Let's stay here.
Gerçekleşmesini tüm kalbimle dilediğim bir başka gün gelene dek en büyüğü.
The biggest, while I wait for another which I hope for with all my soul
Sana tüm kalbimle güveniyorum.
I trust you with my whole heart.
"Tüm kalbimle dua ediyorum."
"l pray with all my heart.."
ve seni tüm kalbimle seviyorum.
and I like all of you.
Tanrı'm, yolundan saptığım için tüm kalbimle pişmanım.
My God, I am heartily sorrow for having offended thee.
Bana hayatımın en büyük eğlencesini verdiğiniz için hepinize tüm kalbimle teşekkür ederim.
I thank you with all my heart for giving me my greatest joy ever
Söylesene Rudolf önceleri senden hiç hoşlanmadığım halde şimdi neden sana tüm kalbimle aşığım?
Tell me, Rudolf why is it that I love you now with all my heart when I never even liked you before? - Never before?
Tüm kalbimle seni Seviyorum.
With my whole heart and soul, I love you.
Öyle olmasını tüm kalbimle diledim.
And I wished with all my heart that it'd happened that way.
Efendim... Tüm kalbimle imparatora ve Roma'ya bağlılık yeminimi tekrarlarım.
Sire... with all my heart i renew my pledge of loyalty to my emperor and to Rome,
Sizler onu paylaşmak zorundasınız çünkü ben tüm kalbimle Bob'a sadık kalacağım.
You girls will have to share him because I'll be devoting my charms to Bob.
Tüm kalbimle.
I know you by heart.
- Tüm kalbimle.
- Hand on my heart.
Tüm kalbimle ben de aynı yemini ediyorum.
So thrive I, as I truly swear the like.
Tüm kalbimle seni sevdiğim kesin.
With all my heart, it's sure I love you.
Tüm kalbimle ve ruhumla.
With all my heart and soul.
" Ama bu ikinize de tüm kalbimle mutluluk dilemiyorum demek değil.
"But this doesn't mean that I don't wish you both happiness with all my heart."
"Rabbim, tüm kalbimle tövbe ediyorum."
"My Lord, I repent with all my heart."
Onu tüm kalbimle severim!
I'll love it with all my heart!
Tüm kalbimle onu seviyordum
I loved him with all my heart,
Tüm kalbimle hoşgeldiniz beyler.
You are heartily welcome, sirs.
"Bu yüzden senin de beni anlayacağını tüm kalbimle ümit ediyorum."
" So I hope you will find it in your heart not to condemn me.
Ben sizinle gelmeyeceğim ama yine de tüm kalbimle teşekkür ederim
Joe, I'm not going with you. But thank you, from the bottom of my heart.
Seni tüm kalbimle özleyeceğim.
I'll miss you with all my heart.
Sizi tüm kalbimle anlıyorum.
I sympathize with you.
"Her ikinize de tüm vücudumla ve kalbimle geri döneceğime söz veriyorum, ne olduğu önemli değil."
"I promise to return to both of you with a whole body and a whole heart, no matter what happens."