Una traduction Anglais
1,060 traduction parallèle
Coventry City, 0, Bay Johnson'un Eşi Una, 3.
Coventry city, nil, mr. johnson's una, three.
En geç sabahın 10'una kadar mı?
By 10 a.m.?
Hayır, senin Om'una zarar vermeyecek.
He won't damage your Om.
Biraz una ihtiyacım var.
I just need some flour.
Eğer bir yakuza büyük bir suç işlerse, yada oyabun'una, karşı sözünü bozarsa, patronu... bunu hayatını alabilecek kadar büyük bir suç olarak görür sonra suçunun tek telafisi olarak pişmanlığının bir sembolü olarak kendi parmağını kesmesini ister.
If a yakuza commits a very great offense, or breaks his word to his oyabun, his boss an offense so great that it demands his life be taken then the only way that he can atone for his crime is by offering his finger as a symbol of repentance.
Güney sporlarının Napolyon'una.
To the Napoleon of southern sports.
30'una kadar doğurmazsan, çocuğun geri zekalı olurmuş.
If you don't have a baby by 30, you'll have a Mongolian idiot.
Una şimdi ihtiyacım yok.
I do not need the flour now.
Babam derdi ki babam derdi ki hayatta en güzel şey güzelce sıçmaktır.
Mio padre... mi ha detto... He says... "Hai fatto... una bella cacata."
Sonuçta, Schiavo, sen de Michelozzi'nin FITOD'una...
After all, you too, Schiavo, were a consultant...
"Sadece bir gecelik."
"Una sola noche" ( just one night )
Efendi Awaji ve Higonokami komutasındaki birlikler, Ako Kalesi'ni kuşatıp, 19'una kadar terk edilmesi emrini ilettiler.
Armies led by Lords Awaji and Higonokami made their way to the border of Ako to relay the order that the castle be relinquished by the 19th.
Una bulandığında, haber ver, Leroy.
Let me know when you're floured, Leroy.
Bir keresinde oraya gitmiştik ve bir şekilde o kasabanın efsanevi isimlerinden birini bulmaya karar verdik.
Odatã am fost acolo, nu mai stiu pentru ce, si am hotãrât sã mergem sã vizitãm una din legendele acelui oras,
Şu Panter Ateşe Bakıyor'una bir baksana.
Just take a look at your Panther Sees Fire.
Yani... 14'ünden 19'una müsaitim, ve bugün 16'sı, değil mi?
I mean... I'll be all right from the 14th to the 19th, and today's the 16th, right?
"Onu İsviçre'deki Nordbach Sanatoryum'una göndermeye karar vermiş."
"It was decided to send him to the Nordbach Sanatorium in Switzerland."
Es una iglesia.
Es una iglesia.
O sinyal internete yayılırsa 24 saatte dünyadaki internet kullanıcılarının yüzde 30'una ulaşır.
And there's one thing we didn't tell you about it. What?
Daha önce hiç karpuz mahsulünün % 30'una sahip olmamıştım.
Never owned 30 % of a watermelon crop before.
Bir şişe tekila, limon ve tuz. Teşekkürler
Una botella de mezcal, dos limones y si me puede limpiar la mesa.
Kaçak bir minibüs size doğru geliyor.
Si va una combi, deténganla.
Ne yapacaksın onunla? "Johnny Carson Show" una mı çıkmak?
What will you do with them, put them on "Johnny Carson"?
Defol git, şimdi sana da, Harkov'una da ilacına da...
Go to hell with your Kharkov, with your pills...
- Size bir şey getirdim.
- Tengo una cosa para ti.
Senin 10'una karşı ben 8 oyun mu kazanacağım?
I win 8 games to your 10?
Boynuma una bota!
Una bota in my neck.
? una bak.
Look at that.
Ho? una gitti mi?
Do you like it?
Hey,? una bak!
Hey, look at that!
Lazer okuyucu Sominus Nexus'una yönlendiriliyor.
Laser spectra scope is now targeting the Nexus of Sominus.
Katia'nın "New York New York" una gitmeye ne dersin?
Shall we go to Katia at the New York?
Ben gidip Bay Sherbourne'u bulayım. Onu una bulayıp kendi yağında kızartmayı düşünüyorum.
I am gonna dip him in flour and let him fry in his own grease.
3O'una kadar dolu mu?
You said 1 : 00.
"Una musica dolce suonava soltanto per me."
"Una musica dolce suonava soltanto per me."
Una musica dolce... per me
Una musica dolce... per me
İlk tanıştığımızda, 30'una basıyordu ve Star Bright Projesini yeni bırakmıştı.
When we first met, she'd just left the Star Bright Project and was turning 30.
Gagarin IV'deki Federasyon Araştırma İstasyon'una gidiyoruz.
We're en route to the Federation Research Station on Gagarin IV.
# On senedir, hayatında âşık olmamış bir kadına aşığım. #
Sono innamorati da dieci anni di una donna che non hanno amato mai.
# Sen gittiğinden beri büyük değişiklikler oldu. #
Da quando sei partito c'è una grossa novità,
Bir resim mi?
Una foto?
Resmin geliyor.
Pobrecita. Espere. Una foto.
La señora Rose ha recibido una llamada urgente.
La senora Rose ha recibido una llamada urgente.
Aborjinileri öldürmek için una zehir katar. Evet.
He mixes flour with poison to kill the Aborigines.
Birleşik Gezegenler Federasyon'una karşı düşmanca davranışlarda bulundunuz.
You committed acts of aggression against the Federation.
Bu bir.
Ecco una.
Sonunda Kızıl Deniz'in korkunç sıcaklığından Hint Okyanus'una geçtik.
We finally got out of the terrific heat of the Red Sea into the Indian Ocean.
Acil bir durum.
Es una emergencia.
Buena suerte una mierda!
Mierda una Buena Suerte!
Telefonunuz var efendim.
– Hay una llamada para el señor Horman. You have a call, sir.
Tiene cuarto para una noche con bano? Tüm odalarda banyo var.
All the rooms have baths.