Usually traduction Anglais
19,302 traduction parallèle
Genelde arıyormuş gibi yaparım.
I usually pretend to look for it.
Genelde Malibu'da falan sörf yapmıyor musun?
Don't you usually surf Malibu or something?
Bir yere gidecekse genelde beni bilgilendirirdi.
She usually keeps me informed if she's going somewhere.
Üzerinde çok durmadım, gerçeği söylemek gerekirse bu olay teknoloji firmalarının başına itiraf etmeyi istediğimizden daha çok geliyor ve genellikle bunu yapanlar diğer teknoloji firmalardır.
And I didn't think much about it because... to tell the truth, it happens to tech companies more often than we like to admit, and usually, the people doing it are other tech companies.
Ayrıca bolca vitamin aldığını fark ettim buna yüksek dozda B12 vitamin de dahil. Bu genellikle mide zarı tarafından emilir.
I also noticed he takes a lot of vitamins, including high doses of B12, which is usually absorbed through the stomach lining.
Genellikle hak ettiğim şeyleri alıyorum.
I usually get everything I deserve.
Geçen aydan beri tüm kayıpları kontrol ediyoruz ama evsizler bildirilmez.
We've checked every missing persons report from the past month, but homeless people aren't usually reported missing.
Genellikle daha sonraki yaşamda kendini gösterir Fiziksel veya zihinsel travmadan sonra.
It usually manifests itself later in life after physical or mental trauma.
Genellikle böyle değildir.
He's not usually like this.
Haklıdır da genelde.
She's usually right.
Burada genellikle kontrol bende olur.
I'm usually the one who calls the shots around here.
Demek genellikle kontrol sende olur.
Alright, you're usually the one that calls the shots, huh?
Normalde daha gösterişli yapardın.
Usually, you have a little bit more of a... flourish to it. I do not look like that. Well...
Genelde bana da çörek alırsın.
You usually get me a scone too.
Eğlenceden sonra genellikle tepidaryum'a gider.
Well, after a frolic, she'll usually head for the tepidarium.
Bu genelde işe yarar, değil mi?
This usually work, does it?
Buraya birini öldürmeye geldiğimizden değil de genelde kötü adamlar listesinin peşine düşünce daha sert olurlar.
Not that we're here to kill anyone. But usually, when you're going down a list of bad guys, they're supposed to get tougher.
- Bu sık olan bir şey değil.
That doesn't usually happen.
Cinayetleri genelde onların soruşturduğunu biliyorum ama elimde olağandışı bir şey var.
I know they usually investigate homicides, but I have an unusual lead.
Bu şekilde olduğu zaman en iyisi işi kendi yoluyla çözmesine izin vermektir.
Once he gets like this, it's usually best to just let him work it out of his system.
Güzel bir kız ortadan kaybolduğunda genelde iki şekilde sonuçlanır.
A beautiful girl disappears, usually means one of two things.
Şöyle diyecek mi... "Gary genelde son teknoloji kullanan biri ama bu noktada dikkatli ve hassas bir karar vermiş."
Will he say, "Huh. Gary is usually a cutting-edge guy, " but in this case, he made a cautious and sensible choice.
Genelde beyninin yüzde 10'unu kullanırsın...
Usually you use about ten percent of your brain...
Deneyimlerime dayanarak söyleyebilirim ki, içine doğduysa genellikle doğrudur.
You know in my experience, when you have that hunch, it's usually right.
Ya X işareti gerçekten de alanı işaretlemek içinse?
That's usually how they're built. What if the cross, or "X", really does just mark the spot?
Ama genelde yağmuru kesecek bir altgeçit oluyordu tepemde.
Of course, there was usually an underpass to keep the rain off.
Genellikle karanlık ruhlar ilgimi çekiyor.
I'm usually attracted to the dark souls.
Genelde küçük temiz bir kazık geriye kalır kurban etmede ama bunu her kim yaptıysa onları havaya uçurmuş.
Usually, immolations leave a neat little pile, but this, it's like whoever did this, made'em explode.
Genellikle konuşmadan bu kadar uzun süre geçirmeyiz.
We don't usually go this long without talking.
Soruları genellikle hastaya sorarız çünkü kendisinin cevap vermesini isteriz.
Usually when we ask a patient a question it's'cause we want the patient to answer.
Genellikle hallediyorlar.
They usually get through.
Bilirsin, genelde sakin bir insanım Katie, ama bu konu beni geriyor.
You know, I'm not usually a nervous person, Katie, but I'm nervous about this.
Ben genelde otoparkta yanan bir tenekenin yanına oturup doo-woop söylerdim.
I usually sit in the parking lot around a trash fire, singing doo-wop.
Genellikle evime ben girdikten sonra giren insanları severim.
You know, I usually like people to enter my apartment after I'm in it.
Genelde kahvaltıdan önce 6 tane imkansız şey yapıyoruz.
We usually do like six impossible things before breakfast.
Genellikle erkekler kadınlar kadar uzun yaşamaz.
Men usually don't last as long as women.
Şaşırtıcı olan ise genellikle bu şekilde hissettirmesi.
The surprise is, it usually feels just like this.
Ben genellikle onları rahat bırakın onlar bacaklarını yoksa.
I usually leave them be if they don't have legs.
Genelde kendim ilgilenirdim ama bu askeri düzeyde bir operasyon.
I usually take care of it myself, but this is a military-level operation.
Genelde acelem olduğundan kutuda yazan süreden daha az pişiriyorum.
- Well, usually, I'm in a hurry... - Mmhmm. So I cook it less time than it says on the box.
En basit cevap genellikle doğru olandır.
The simplest answer is usually the right one.
- Genelde öyle yapıyoruz.
- We usually do. - What?
Terin oraya bulaşan makyajımı silmiştir.
Your sweat washed off the layer of makeup that's usually there.
Genelde çıkamıyorum.
Usually poorly.
Eğer istemezlerse, değiştiremezsin. Denersen de, senden ölesiye nefret ederler.
You can't make them change unless they want to, and if you try, they usually end up hating your guts.
İlk başta neden aşık olduğunu hatırlarsın ama bu genellikle zamanla olur.
You remember why you fell in love with them in the first place, but that usually comes with time.
Bunlar genelde Askeri Polis'in hüküm alanına giriyor.
This is usually Military Police jurisdiction.
Çekinmeye başladığın dönemdeyiz.
This is usually the time where you get cold feet.
Bölüm yetkililerinin genelde tatbikattan haberi olmaz mı?
Don't department heads usually get notice of these drills?
Claire genelde benden önce eve gelirdi.
Usually Claire would beat me home from work.
Genelde böyle şeyleri sadece ben çıplakken söylersin.
You usually only say things like that when I'm naked.