Usülü traduction Anglais
82 traduction parallèle
bence usülü böyle.
I believe that's the usual procedure.
En üstte de, Kumandan, kendi usülü ile kampı yönetiyor.
At the top, the Commandant, who oversees the camp routine.
Fransız usülü kızarmış soğanlı sıkıştırılmış biftek de var.
There's also beefsteak and french fried onions, also in a squeeze tube.
Rus usülü kadeh kaldırma, grev,
Russian-style toasts. strikes.
Harika pişirilmiş, fransız usülü.
Wonderful fried, à la française.
Portekizlilerin kolonileri için seferberlik bahçesi gibi kullandigi bu taslarin üzerinde, çapraz-melezleme usülü kendi elleriyle bu halde...
They fashioned themselves through cross-breeding here on these rocks that the Portuguese used as a marshaling yard for their colonies.
Bir sonraki vereceğim ilk akşam yemeği partimde Macgyver usülü kertenkele göğsü olacak.
The very next dinner party I give, "Breast of lizard à la MacGyver."
Tüm kızlar da yastık savaşı yapıp telefonda konuşup, görücü usülü buluşmalar yapıyor.
And the girls all have pillow fights, chat on the phone, blind dates and get their panties raided.
Porto rico usülü. ihtiyacın olan şey...
That's Puerto Rican. I gotta take you...
- Kurban yerel polisin aradığı biriydi. Böylece olay hasır altı edildi. Güney usülü.
- Victim was wanted by the locals so the whole thing got swept under the carpet, Cajun-style.
Buna Meksika usülü bekleme deriz.
We have what they call a "Mexican stand-off".
"aşırıcı usulü aşağı, aşırıcı usülü yukarı."
"The borrower way this, the borrower way that."
Ölmeden önce Fransız usülü yemek servisi istiyorum.
I want to taste french cuisine before I die.
- Robert usülü sohbet.
£ That's Robert talk.
Jamaika usülü rahatlamam lazım :
I got to relax the Jamaican way :
Philadelphia usülü peynirli tantuni.
Philly cheesesteak.
Arkadaşlar, lazanya - İtalyan usülü dürümün içinde.
Oh, boy, lasagna - the Italian burrito.
Meksika usülü bir şey.
Some Mexi thing.
Bu küme Belçikalı usülü istiyor.
This pile's a scrambled, side of browns. This pile wants the Belgians.
Bu grup Benedict usülü istiyor, sarısı az pişsin.
This pile would like the Benedict, easy on the Hollandaise.
Hastanenin olağan usülü bu.
This is standard hospital procedure.
Tahitili usülü vücut bakımı mı?
Little Tahitian body wrap?
Uzun süredir İspanyol usülü omlet yemiyorum.
I haven't had a Spanish omelet in a long time. I haven't had a Spanish omelet in a long time.
Doğaçlama usülü.
I'm gonna improvise.
Bu sefer Fransız usülü yaptırmak istiyorum.
I'm thinking French tips this week.
Arkadaşlarla Alman usülü yapmakla hiç bir problemim yok.
I have no issue, you know, going Dutch with guys.
İşte buna The Whaler usülü derim.
I call it the Whaler.
Çalışma usülü yok, herhangi bir iş emri yok, hiçbir yetkilendirme yok, ya da ben lanet bir bakireyim, ve bundan daha iyisini bilirsin.
No P.O., no work order, no authorization of any kind, or I'm a fuckin'virgin, and you know betterthan that.
Bayım, sizi sevdiğim için, taksit usülü önerebilirim.
Because I like you, sir. I'll offer you the installment plan.
Hayatımın en güzel görücü usülü tanışmasını yaşadım, namussuz herif.
Best blind date of my life, asshole.
Hayatımın en güzel görücü usülü tanışmasıydı, şerefsiz.
Best blind date of my life, asshole.
Paulie usülü Rigatoni. He-he!
Rigatoni a la Paulie.
O benim kız arkadaşım değil. Görücü usülü randevu. Anlamsız bir şey.
She's not my girlfriend, it's a blind date, totally meaningless, my mom made me do it as a favor.
Zaten görücü usülü randevuya gitmek zor.
It's hard enough going on blind dates,
Adamlar İspanya'daki bombalama için toplanan parayı Orta Doğu usülü aktardılar.
They transferred the funds for the Spain bombing the Middle Eastern way.
Brüksel usülü... Waffle!
Waffles in Brussels!
Hmm mısır unu kaplı sosisler soğan halkaları ve Fransız usülü patates kızartması.
Ah, we have corn dogs, onion rings and "zee French fry."
Kısmen kesici kısmen vakum Salon usülü saç kesimi
Section cutting and suction. Hair cut and the hairdresser.
Sinaloa usülü çatışma.
Sinaloa shoot-out.
- Evet, Amerikan usülü budur.
- Yeah. It's the American way.
Benedict usülü yumurta, buzlu krema, bir kutu alkolsüz bira ve sigara.
Eggs Benedict, choc-ice, can of ginger beer, cigarette.
Benedict usülü yumurta, a lâ George.
Eggs Benedict, a la George.
Ama bir şansımız var o da tabii ki Norveç usülü.
But there is one hope and, as usual, it's Norwegian.
Wellington usülü güzel, basit bir et yemeği yapalım.
Making a nice, simple beef Wellington.
Teksas Meksika usülü.
They're Texas Mexican.
Kung Pao usülü tavuğumuz mu geldi?
Is that our kung pao chicken?
Yapabilseydim seni kendi diş planıma dahil ederdim, ama yapamam, bu yüzden sana bu profesyonal çift Belçika usülü waffle makinesini getirdim.
I would add you to my dental plan if I could, but I can't, so I brought you a professional double Belgian waffle maker.
Tamam, usülü anladın mı?
OK, do you understand the procedures?
Görücü usülü çok stresli bir iştir.
A blind date is a very stressful situation.
Öldürme usülü değişmeyecekti.
The manner of killing remained the same.
Ona San Diego usülü teşekkür et.
- What?