Volvulus traduction Anglais
23 traduction parallèle
"Kalıtımsal Mide Düğümlenmesi".
Congenital Stomach Volvulus.
Bağırsaktan gitti.
To die of volvulus.
Volvulus mu bir bakın.
Rule out a volvulus.
Çok pis bir volvulusu var.
He's got a nasty-looking volvulus.
- Laparoskoplu volvulus mu?
- A lap volvulus?
- Sen lap volvulus yaptın mı hiç? - Hayır.
- Have you ever done a lap volvulus?
Lap volvulus mu bu?
Is that a lap volvulus?
Sigmoid volvulum kırmızı ve göstergelerim boş.
My sigmoid volvulus is red-lined and the labs aren't on the chart.
Bay Moynihan'de volvulus, daha basit bir dille bağırsak düğümlenmesi var.
You see, he has a volvulus, which in layman's terms is a twisted colon. Mmm-hmm.
Yemek ve içecek, obstrüksiyonu bağırsak düğümlenmesini ve iltihabı ya da karmaşık hale getirebilir.
Food or liquids may exacerbate or complicate an obstruction, volvulus or inflammation.
Bağırsak düğümlenmesi olan hasta için geldim.
I came down to the volvulus case.
İnce bağırsaklarda volvulus olması kanamaya neden olabilir.
Volvulus of the small intestine could cause bleeding.
Muhtemel bağırsak düğümlenmesiyle malrotasyon olduğunu düşünüyorum.
I'm thinking malrotation with a possible volvulus.
Evet ama laboratuar örümcek kızın koagülasyon sonuçlarını kaybetmiş ameliyathane bizim apandisit ameliyatını başka saate almaya çalışıyor ve volvulusu olan adam çocuklarını "Ice Capades" * denen şeyde izlemek için araştırma hastanesinden ayrılıyor.
Yeah, but lab's lost the coags on our spider girl, the O.R. is trying to bump our appy another hour, and volvulus guy is leaving the A.M.A. to see his kid in this "ice capades" thing.
- Volvulus ne?
- What's "volvulus"?
Her neyse, orta bağırsak düğümlenmesi ameliyatı var, ona asistanlık edeceğim.
Anyway, there's a midgut volvulus, and I'm gonna assist.
- Dikkat et, dostum. Aç karnına sakız yersen bağırsak düğümlenmesi olabilir.
You can get volvulus from eating chewing gum on empty stomach.
Bağırsak düğümlenmesi olabilir.
Could be a volvulus.
Düğüm orada.
There's the volvulus.
Gastrik volvülüsün çok uç noktada gerçekleşmiş hâline benziyor.
It kind of sounds like an extreme form of gastric dilatation volvulus.
Peki volvülüs dediğin şey?
What about the volvulus part?
Gastrik volvülüse benzer bir şekilde.
It's something similar to gastric dilatation volvulus.
Az sonra volvülüs ameliyatına gireceğim.
And I'm about to scrub in on a nasty volvulus.