Walnut traduction Anglais
497 traduction parallèle
Ceviz, çok lüks anlar yaşıyorsun.
Walnut, you're having a very luxurious time...
- 1127 W... Caddesi - 1127 W...
1127 Walnut Avenue.
1127 W... Caddesinin nerede olduğunu söyleyebilir misiniz?
Could you tell me where 1127 Walnut Avenue is?
Bu nispeten zengin vadide bazı ceviz, kiraz ve zeytin ağaçları bulunmaktadır.
In this relatively fertile valley there are some walnut, cherry and olive trees.
Bu ceviz kabuğuyla asla dönemezsin.
You're not coming back, not in this little half-walnut.
Ellerimi böyle koyarak başının iki yanına her bir elimi ve kafatasını ellerimin arasında ceviz gibi kıracağım.
I'll put my hands so. One on each side of your head. And I'll smash your skull between them like a walnut.
Cevizin insan beynine bu kadar benzemesi çok şaşırtıcı.
Surprising how closely the convolutions of a walnut resemble those of the human brain.
Miriam'a yaklaşırsan Samson kafanı ceviz gibi kırar!
If you come near Miriam Samson will crack your head like a walnut.
... yanında ceviz soslu hindi kanadı istemez misin?
... with a turkey wing and some walnut dressing?
Şu yeni gelen cevizi verir misin Baba.
Give me that new walnut that just came in, Dad.
Atın beyni ceviz büyüklüğündedir.
A horse's brain is the size of a walnut.
Bir adamı resmen deli edebiliyorsun!
Let me tell you... you dried-up walnut of a man!
Okyanusta ceviz kabuğu gibi.
Half a walnut on a plate of ocean.
Mobilyanın cevizi güzelmiş.
Nice walnut.
2'ye 1 buçuk metre. "
One walnut table, six feet by four feet...
- Wallnut tree ( ceviz ağacı ).
- Walnut tree.
Midye kabuğu ile ceviz kabuğu arası, Oyuncak, aldatmaca, bebek başIığı gibi.
Why,'tis a cockle or a walnut shell, a knack, a toy, a trick, a baby's cap.
Ceviz büyüklüğünde motoru olan yıldız gemisi mi?
A starship engine the size of a walnut?
Bütün dokunma, sevme, görme, anlama hissetme, bilme becerin artıyor ta ki evreni ceviz gibi açıp sırlarını öğrenene kadar.
Your whole ability to touch, to love, to see, to understand... to feel, to know, is magnified... till you could split the universe open like a walnut... and know its secrets.
Altın sırmalı kumaş ile kaplanmıştı.
Walnut. Covered in gold brocade.
Yemek odası. Ceviz, Hambs yapımı. Ippolit Matveyevich Vorobyaninov'a ait.
Dining room... walnut, made by Hambs... belonging to a certain Ippolit Matveyevich Vorobyaninov.
Muzlu, Neapolitan, cevizli, Tutti-Frutti- -
Banana Royal, Neapolitan, Maple Walnut, Tutti-Frutti- -
Evim Walnut Grove kasabasinin en iyi evidir.
My home is the best house in all of Walnut Grove.
Ve mobilyamiz kasabanin herhangi bir evindeki en iyi mobilyalardir.
And it's the nicest furniture, of any furniture in any house, in all of Walnut Grove.
Evrakları imzalamak için yarın Walnut Grove'a gelirim.
I'll be in Walnut Grove tomorrow mornin'to sign the papers.
Walnut Grove'a bırak beni yeter.
Just a ride to Walnut Grove would be fine.
Walnut Grove küçük bir kasaba ne de olsa.
In a town the size of Walnut Grove, quicker than scat.
O masa ceviz ağacındandır.
That desk is solid walnut.
Bir saattir şu cevizden tabuttaki ölü için dua ediyorum.
I've been praying for an hour by this corpse, in the walnut coffin.
- Ağzı çok dar, gemiyi parçalar!
- It'll crack the boat like a walnut!
Evet Walnut.
Now, Walnut.
- Walnut'tı değil mi?
- It is Walnut, isn't it?
Gelmeniz iyi oldu Walnut.
It's been good of you to come, Walnut.
Bavul sosunda... dilimlenmiş bir paket su aygırı bulmak... lanet mutfakta ceviz bulmaktan kolay!
That's a laugh! Easier to find a packet of sliced hippopotamus in suitcase sauce than a walnut in this bloody kitchen!
İki tane kocaman ceviz ağacı vardı.
It had these two enormous, gigantic walnut trees.
Dahası, iki ucundan çekilerek açılan büyük bir ceviz masa ve altı tane kenarsız iskemle.
Plus : A large walnut table with twelve columns or turned legs which draws out at both ends, and is provided beneath with six stools.
Kırmızı tuğlalı, ceviz tablalı içi... Nehre nazır bir veranda. - Oraya gittiğini bilmiyordum.
Red brick, walnut paneled interior...
- Walnut Heights'ı yeneceğiz değil mi Stef?
- Stef, we gonna beat Walnut Heights?
Walnut Heights maçı öncesinde kimse seni disipline yollayamaz.
No one's gonna put you on report the week of the Walnut Heights game.
Ah doğru, Walnut Heights maçı...
Yeah, Walnut Heights, huh?
Walnut Heights eyaletin en iyi orta saha oyuncusuna sahip.
Walnut Heights have the best halfback in the state.
Sen Walnut Heights maçında beni izledikten sonra gör onları.
Yeah, you just wait till they see me in the Walnut Heights game.
- Walnut Heights maçında oynamak istiyor musun?
- You want to play against Walnut Heights?
- Walnut Heights'taki her yangın musluğuna işemeni istiyorum! Anladın mı?
I want you pissing on every fire hydrant in Walnut Heights.
Walnut Heights, yenilmez bir takım.
Walnut Heights is undefeated.
Eyalet sıralamasında üçüncüler.
And Walnut Heights is ranked third in the state.
1127 W...
- 1127 Walnut Avenue?
Pekmezli ve cevizli.
Maple walnut.
Ceviz.
Walnut.
Şu cevizi bana kırıver.
Crack this walnut for me.
Bayatlamış ceviz mi?
A walnut that's gone off?