Wishing traduction Anglais
1,476 traduction parallèle
Sana şans dilemeden ameliyata girmeni istemedim.
And I didn't want you to go in without wishing you good luck.
İçimden, insanları tekrar tekrar öldürdüm, ölümlerini garaz ve kinden doğan iğrenç bir arzuyla.
In my heart, I have killed men again and again, wishing for their deaths with loathsome desire born of malice and spite.
Keşke bir şey söylemeseydin mi diyorsun?
Are you wishing I hadn't said anything?
Bazılarımız buralarda kalıp gösteriyi tekrar tekrar deşerek keşke geri dönüp şu son hareketi tekrar yapabilsem deriz.
Some of us hang around, rehashing the show, wishing we could go back and get the last number right.
Keşke burada olsaydın...
* The wishing well *
İkiniz de aynı dileği tutuyorsunuz, değil mi?
You're both wishing for the same thing.
Dileğimi sana söyleyemem, yoksa gerçekleşmez.
I can't tell you what I'm wishing for, or else, you know, it won't come true.
Ama dileğini biliyoruz.
But we know what you're wishing for.
Ama düşündüğümüz şeyi diliyorsun değil mi?
But you're wishing for what we think, aren't you?
Keşke buluşmalar hakkında daha çok yazı okusaydım diyorsun.
Sort of frozen, sort of unsure... sort of wishing you'd read a lot of dating articles?
Çünkü içinde doğduğumuz bedenlerimizi geri istiyorduk.
It was all we could do, wishing to take back the bodies we were born with.
Seninle işim bitince keşke termos olsaydı diyeceksin!
YOU'RE GONNA BE WISHING FOR A THERMOS WHEN I GET DONE WITH YOU,
Lafı dolandırmak istemiyorum sorunum... Konu şu ki... Şeyimde...
Basically, it's - not wishing to beat about the bush - it's a problem with... with my...
Yolun tamamında sürekli, yanımda olabilme ihtimalini düşüneceğim.
I'LL BE THINKING ABOUT YOU, EVERY STEP OF THE WAY, WISHING YOU WERE THERE.
"Keşke ile geçen zamanlar, boşa geçmiş zamanlardır." demişti.
She said, "Time spent wishing is time wasted."
Beni rahatlatan tek şey ben evde oturmuş tavana bakıp.. ... keşke konuşacak biri olsaydı derken hiçbirinizin ne kadar şanslı olduğunuzu fark edemiyor olmanız.
The only thing that gives me comfort, you guys, is while I'm at home, staring at the ceiling, just wishing I had someone to talk to, is knowing none of you idiots realise how lucky you are.
5 yaşımdan beri hep aynı dileği tutmuştum.
I've been wishing for the same thing ever since I was 5.
Keşke Ray aramasadan, belki arara oradan da keşke arasaya vardım ve aradı.
I'D GONE FROM HOPING RAY WOULDN'T CALL TO WONDERING IF HE MIGHT... TO WISHING HE WOULD, AND THEN HE DID.
RIO DE JANEIRO TEMSİLCİLER MECLİSİ... öte yanda süper güçlerin emperyalizminin hizmetinde olan hainler arasında olmaktadır!
RIO DE JANEIRO CHAMBER OF DEPUTIES those wishing to set the country free... on the one hand and, on the other, the traitors at the service... of the imperialism of the major powers!
- Bende bunu istiyordum.
- I was just wishing that.
"Biliyorum çünkü Xenia'da büyüdüm, o kız olabileceğimi düşünerek."
"I know because I grew up in Xenia, wishing that I would be that girl."
Kararlarımız doğrultusunda, her kim yönetim kurulunu toplamak isterse, bir talep dilekçesi vermek zorunda.
According to our by-laws, anyone wishing to address the board of directors, must file a petition.
Bir şekilde yine buralarda bir yerde olmanı dileyerek. Bir şekilde yakında olmanı dileyerek.
Wishing you were somehow here again... wishing you were somehow near...
Sesini yeniden duymayı dileyerek ve bunun asla mümkün olmayacağını bilerek...
Wishing I could hear your voice again... knowing that I never would...
Yine buralarda bir yerde olmanı dileyerek veda etmemiz gerektiğini bilerek.
Wishing you were somehow here again, knowing we must say goodbye!
Tehlikeler ve şüphelerle çevrili olan...
- # The wishing well # - Armed with warnings and doubts,
Zaman ne çabuk geçiyor.
- # The wishing well... # - How fast the time goes.
Dilek tozu.
Wishing dust.
Diyor ki, " Bu dilek tozu kalbinizden geçen dilekleri okuyabilir.
It says, " This wishing dust knows what's in your heart of hearts.
Bir yıldızdan dilek tutuyorum ve inanmaya çalışıyorum.
I'm wishing on a star And trying to believe
# I been thinking, wishing, hoping, praying
" I been thinking, wishing, hoping, praying
# I've been thinking, wishing, hoping, praying
" I've been thinking, wishing, hoping, praying
Dileğim şudur ki, güzel bir yürek Scott oğlanı Florida'ya götürsün.
An''tis wishing'I am that some fine soul... would take me Scotty boy to Florida.
Bahse girerim ıslak, yorgun ve aç olarak... insan olmaktan bıkmış halde... ve tekrar köpeğim olmayı dileyerek... ve sürünerek her an gelebilirsin.
Bet you come crawling back any minute now... cold and wet and tired and hungry... and sick of being a man... and wishing you could be my dog again.
Ve Bay McMonotoney hakkında suçlamada bulunmak istiyor musunuz efendim?
And are you wishing to press charges against Mr. McMonotoney, sir?
Birisi komşumun ön bahçesindeki havuzun ortasına vibratör bırakmış.
Someone left a sex toy in my neighbor's wishing well, right on her front lawn.
İhtiraslı, zayıf, hareketsiz yığın.
A wishing, weak, unmoving lump I lie.
O zaman belki onun için ümitlenmeyi bırakır.
Then maybe he'd stop wishing for him.
Mademki bütün gün beni düşünüyorsun o zaman her zaman beni görmek istiyorsun.
But if you're thinking of me always you're actually wishing you'd see me
Hayatını lambayı elleyip, dilek tutarak geçiremezsin.
I mean, you can't go through life rubbing lamps and wishing.
Bir saatten fazla havaalanında olacağım, birşeyler okuyup.. .. keşke bana şarkılarından birini çalsaydın diyeceğim.
I'm gonna be in the airport for over an hour, reading wishing you'd played me one of your songs.
Olmaz olaydı diyerek birlikte yaşlandığımız sıkıcı, buz gibi bir yere seni hapsettiğimi hissetmek güzel mi?
You think it's good to feel I've jailed you somehow in a boring, cold hell of a place where we grow old together wishing that we weren't?
( Susam sokağı şarkısı ) Dur!
Sunny day, wishing the clouds away.
Garip bir şey oldu ve aslında şöyle demesini istediğimi farkettim :
I got this weird feeling, and I found myself wishing that he'd said...
Yani o çok iyi davrandı ama ben bana sahiplenmesini ve beni bırakmamasını istedim.
I mean, he's so great about it but I just found myself wishing that he'd be protective love me too much to let me go.
Canım bir şampanya istedi.
I'm wishing for champagne.
Ne dilediğini tahmin bir sır değil.
Well, it ain't no big secret what you're wishing for.
Hayatını 109. maça geri dönmeyi dileyerek geçirdi.
Spends his life wishing he could take back that 109th fight.
Gece uykumu mahvettikten sonra bir de günaydın mı diyorsun bana?
You are wishing me a good morning.. .. After ruining sleep of the nights? I didn't hand..
Gelin ve damadın bir yastıkta kocamalarını diliyoruz. Onlar için bir şarkı hazırladık.
Wishing the bride and groom a bright future, an epithalamium will be sung.
Yıldızlara bakıp dilek dilemenin işe yarayacağını mı sanıyorsun?
You think wishing on the roof actually works?