English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ X ] / Xiomara

Xiomara traduction Anglais

151 traduction parallèle
Tekrar soruyorum ama ismin nasıl telaffuz ediliyordu? - Xiomara.
Tell me one more time, how do you pronounce your name?
- Xiomara.
Xiomara. Xiomara.
Hey, Xiomara, Xanadu'ya hoş geldin!
Hey, Xiomara, welcome to Xanadu.
Xiomara ne olduğunu bize söyleyecektir.
It's too long. Xiomara will be able to tell us what it is.
- Daha önce hiç Xiomara adında birini duydun mu?
You ever heard of anyone named Xiomara before?
Makroskopik anatomi sınıfımda bir tane Xiomara vardı.
There was a Xiomara in my gross anatomy class.
Xiomara, Rogelio hakkında ilk kez onun karavanında fanteziler kurmuştu.
Xiomara had certainly fantasized about her first time in Rogelio's trailer.
- Xiomara,... babasının asker olduğunu sanıyor.
- Xiomara, she thinks her father is some soldier.
Xiomara için,
_ _
Xiomara, sen benim için çok özelsin.
Xiomara, you are very special to me.
Şunu söylemeden geçmeyelim Bruce, Xiomara'nın evlenmiş eski erkek arkadaşı.
LATIN LOVER NARRATOR : It is important to note that Bruce is Xiomara's married ex-boyfriend.
Yani Xiomara, yapılabilecek en mantıklı şeyi yaptı.
So Xiomara did the only sensible thing.
Biliyorum, zor Xiomara.
Uh, I know it's hard, Xiomara.
Ama Xiomara üzgün değildi.
LATIN LOVER NARRATOR : But Xiomara was not upset at all.
Ve iyi bir anne olduğu düşüncesi, kızının hislerini ne zaman koruması gerektiğini bilmesi,
LATIN LOVER NARRATOR : And the memory that she was a good mom, that she knew when to protect her daughter's feelings, fortified Xiomara.
Sesin, Xiomara unutulamaz.
Your voice, Xiomara... unforgettable.
Xiomara, Xiomara.
Xiomara! Xiomara!
Rogelio Xiomara ile başının derde girebileceğini bilse bile kızıyla fotoğraf çekilme fikrine dayanamadı.
Even though Rogelio knew he could get in trouble with Xiomara, he could not resist taking a picture with his daughter.
Bak.
XIOMARA ( gasps ) : Look.
Ve kızıyla tanışmak istiyor, Xiomara.
_
Bu iyi bir tavsiyeyedi çünkü Xiomara onların buluşmasını başka şekilde hayal edemezdi.
This was good advice, because there's no way Xiomara could imagine their meeting.
Jane'le işleri batırdım Xiomara.
I really screwed things up with Jane, Xiomara.
... ve bu çok kötüydü Xiomara.
And it was terrible, Xiomara.
Xiomara...
Xiomara...
Rogelio oteldeki sahnesi için Xiomara'ya yardım edeceğini söylemişti.
Rogelio had agreed to help Xiomara prepare for her singing debut at the hotel.
Xiomara, burada olduğunu bilmiyordum.
Xiomara, I didn't know you were here.
Xiomara'ya bir grup ayarlayarak anlaşabilirsiniz.
You can make it up to Xiomara by booking her a band.
Xiomara, yemekte görüşürüz.
Xiomara, I'll see you at dinner.
Ama yine de, Xiomara Jane'in tavsiyesine uyacaktı.
But still, Xiomara was determined to take Jane's advice.
Teşekkürler, Xiomara.
Thank you, Xiomara.
Xiomara?
Xiomara?
Uh, Xiomara bir yanlış anlaşılma oldu sanırım.
Uh, Xiomara, we must have gotten our signals crossed.
Basit bir yanlış anlamaydı. ... ki Xiomara...
It was a simple misunderstanding that Xiomara's blown completely...
Ve Xiomara aralarına girmişti.
And Xiomara had come between them.
Xiomara, ona çok şey borçluyum. Ve kötü bir şey yaptığında kafamı çevirmeye çalışıyorum.
Xiomara, I owe her a lot and I tend to look the other way when she's possessive.
Xiomara neden şu dans derslerini uygun bir stüdyoda yapmıyorsun hiç anlamıyorum.
_ _ _
Aslında benim öğrenci seçmemem gerek ama...
Xiomara : Well, I'm not supposed to have favorites, but...
Xiomara'ın gecesi beklediğinden çok daha iyi geçiyordu.
Xiomara's night was going much better than expected.
Xiomara onun bunların hiçbirini hatırlamayacağını biliyordu.
Xiomara knew he would remember none of this tomorrow.
O genç, Xiomara.
She's young, Xiomara.
Endişelenme, Xiomara.
Do not worry, Xiomara.
Sen onu herşeyden koruyamazsın, Xiomara.
You can't protect her from everything, Xiomara.
Bilginiz olsun, Xiomara'nın da aşk hayatı karmaşıktı.
For the record, Xiomara's love life was complicated as well.
Üzgünüm anne.
Xiomara : Oh, sorry, ma.
Merhaba, Xiomara.
Rogelio : Oh, hello, Xiomara.
Daha derine in, Xiomara.
Dig deeper, Xiomara.
Bilginiz olsun o anda, Xiomara bir kıvılcım için dua ediyordu.
Let it be known that at that moment, Xiomara prayed for a spark.
Alba...
- Xiomara... _ _ Alba... _ _
Şunu da not edelim :
It should be noted the when Xiomara told Jane her father was an army guy...
... Xiomara Jane'e babasının asker olduğunu söylediğinde Jane'in aklında oluşan görüntü bu değildi.
This is not what Jane had in mind.
Xiomara!
Xiomara!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]