Yasiyor traduction Anglais
198 traduction parallèle
Glennister yasiyor ve madenini geri aldi.
GIennister's still alive, and by now he has his mine back.
- Sen yasadikça, onlar sende yasiyor.
- While you live, I still have them in you.
- Nerede yasiyor?
- Where does he live?
- Hala yasiyor.
- He's still alive.
Görünüsteki yasamin uzmanlari olan yildizlar, insanlarin aslinda yasiyor olduklari bölünmüs verimli özellesmeleri telafi etmek için kendilerini özdeslestirebilecegi yüzeysel nesneler olarak görev görür.
The condition of the star... is the specialization of the apparently lived, the object of the identification... with apparent life without depth, that should compensate for the fragmentation of productive... specializations actually lived.
" Proleter yoldaslar, gerçekten yasiyor muyuz?
Are we living proletarians, are we living?
- Burada kac kiz yasiyor. - Genelede 10 kiz.
- How many girls live in this house?
Insanlar birlikte yasiyor.
People live together.
Ayi, kurt, karaca, Komançi burada yasiyor.
The bear lives here, the wolf, the antelope, the Comanche.
Ama zaten kim yasiyor ki?
But then again, who does?
Babam biraz kendi dünyasinda yasiyor, degil mi? Hayir.
Daddy's a little out of touch, isn't he?
Aslinda babamiz yasiyor. Fakat New York'ta.
Our father's is alive, but he's in New York.
- Hayir, yasiyor... ama kötü durumda.
- No, he's alive... barely.
Amcam Devadas orada yasiyor
My uncle Devadas lives there
Üçüde yasiyor.
Three lives.
Ravi yasiyor sen hayal mi gördün?
Ravi is alive? ! You didn't imagine it, did you?
Ben sadece bir geçmisten ibaret degilim.ama o bende hala yasiyor
I'm just a past. But you are her present.
Babam bir komur madeninde oldu, annem tekrar evlendi ve Florida'da yasiyor.
My father was killed in the coal mines, and my mother remarried and lives in Florida.
Efsaneler yasiyor.
The legends live.
Laura yasiyor.
She's alive.
su an fiziksel bir bedeni yok, sonsuzlukta hapsolmus halde,... ama ruhu yasiyor.
- Apocalypse cannot not exist. He is now without a physical body, trapped in a pitiless void, but his essence lives.
- Ve Willie burada yasiyor.
- And Willie lives here.
Sanirim hala yasiyor.
I think he's still alive.
- Oh, lanet, yasiyor mu?
- Oh, shit, is he alive?
Kuzeyde yasiyor, ozürlülerin oldugu yerde.
She lives up north at a special needs facility.
O yasiyor!
He lives!
o yasiyor!
He lives!
" O yasamiyor bu önemli, ama düsünce olarak yasiyor.'"
"It is not living that is important, but living rightly."
Annem hala yasiyor.
My mother is still alive.
Ben içki birakmamaliydim Hala yasiyor?
I shouldn't leave the drink Still alive?
Bir dahaki gelisimizde bize cok tesekkür edecek, eger biz yasiyor olursak.
Will thank you more next time, if we'll be alright.
ve babam bir çöplükte yasiyor!
And my father lives off the garbage!
Lanet olasi bilegimi burkmasaydim simdi yasiyor olacakti.
Just think, if I hadn't twisted the ruddy thing she'd be here now.
Gottington Hall yakinlarinda yasiyor.
Lives near Gossington Hall.
YAŞIYOR!
ALIVE!
Diyorum ki,..., BAY BECKERT BURADA MI YAŞIYOR?
You're telling me... DOES A HERR BECKERT LIVE HERE?
Hala yasïyor mu?
He's still alive?
ÜÇ ASTRONOT KAZADAN ÇIKARILDI HEPSİ YAŞIYOR
ALL BY MYSELF, HUH?
KASET DÜKKANI - 2000 FRANK - NANA HAYATINI YAŞIYOR
The record shop.Two thousand francs. Nana lives her life
BİRİ YAŞIYOR.
ONE OF THEM IS SAFE.
ŞİMDİ İSRAİL'DE YAŞIYOR
( In hiding beginning in February 1943 )
ONLAR YAŞIYOR BİZ UYUYORUZ
THEY LIVE WE SLEEP
Ronnie yasiyor.
CAITLIN :
Yaşiyor gibi yapmayi iyi beceriyorsun.
You're doing a really good imitation of having a life.
Bizimle olmayabilir, ama, kalbimizde yaşiyor.
He may not be with us, but he lives on through his plates.
[HİPERNEFESALMA SENDROMU YAŞIYOR]
[HYPERVENTILATES]
Holly yasiyor.
Holly's alive.
BİR ŞEY İÇİN YAŞIYOR KOMUNİST YÖNETİMİNDE BİRLEŞMİŞ, VİETNAM
The North Vietnamese have never known anything but war.
HALA YAŞIYOR!
HE'S STILL ALIVE!
ÜÇ EVLENDİ VE BOŞANDI ŞU ANDA YALNIZ YAŞIYOR.
SHE WAS MARRIED AND DIVORCED 3 TIMES. NOW SHE LIVES ALONE.
- FILIPPO CARDUCCI YAŞIYOR!
FILIPPO CARDUCCI IS ALIVE!
yaşıyorum 130
yaşıyorsun 145
yaşıyor 371
yaşıyoruz 30
yaşıyorsunuz 19
yaşıyorlar 32
yaşıyor musun 19
yaşıyor mu 97
yaşıyorsun 145
yaşıyor 371
yaşıyoruz 30
yaşıyorsunuz 19
yaşıyorlar 32
yaşıyor musun 19
yaşıyor mu 97