Yasuko traduction Anglais
111 traduction parallèle
Koji, Yasuko.
Koji, Yasuko.
Yasuko!
Yasuko!
YASUKO KAWAKAMI
YASUKO KAWAKAMI
Kasabaya varınca Yasuko'yu aramalıyım.
I'll phone Yasuko first thing and tell her to take the day off.
Sen yalnız git ve Yasuko'yla eğlenmene bak.
You go have a good time with Yasuko.
Yasuko'yu değil, seni istiyorum!
Yasuko isn't you.
Lütfen, Yasuko'yla evlenmeme müsaade edin.
Please allow me to marry Yasuko.
Aniden karşıma dikilmiş, Yasuko'yla evlenmek istediğini söylüyorsun.
Out of nowhere, you say you want Yasuko.
Fakat Yasuko için tüm gençliğimi feda etmeye hazırım.
But I'm ready to give up my youthful ways out of love for Yasuko.
Çok kafana takma Yasuko.
Don't get too involved, Yasuko.
Yasuko.
Yasuko.
Yasuko, buraya gel.
Come on, Yasuko.
Bana yardım et, Yasuko.
Help me up, Yasuko.
Ve son payı da Yasuko Miyagawa'nın taşıdığı çocuğumun adına Miyagawa'ya veriyorum.
The child who I have fathered with Yasuko Miyagawa and who Yasuko is now carrying shall receive the remaining third.
Yasuko, onun payına sahip olacak. "
Yasuko shall inherit its share. "
- Yasuko ONO
- Yasuko ÔNO
OKIYAMA Kazuko, MATSUI Yasuko, KATO Yoshi, KOMATSU Hosei
OKIYAMA Kazuko, MATSUI Yasuko, KATO Yoshi, KOMATSU Hosei
Yasuko Sanjo Masao Imafuku
Yasuko Sanjo Masao Imafuku
Yasuko oradaki ofisime gelecekti.
Yasuko will come to my office there.
Yasuko, yangın yayılıyor.
Yasuko, the fire's spreading.
Annen Yasuko'yu kız kardeşinin gençlik hali sanıyor.
Your mother thinks Yasuko is your sister as a young lady.
Yasuko gittikten sonra yalnız kalacağız.
After Yasuko is gone, we'll be lonely.
Karımın ve benim aksine, Yasuko bombadan uzaktaydı.
Unlike my wife and me, Yasuko was free from the Bomb.
Damat adayı Yasuko'dan hoşlandı ama ailesi sağlık önemli dedi.
The groom liked Yasuko, but his parents said health counts.
Yasuko yalnızca siyah yağmurda yürümüş.
Yasuko only walked in the black rain.
Bana günlüğünü göster.
Yasuko. Show me your diary.
Yasuko'nun adresini bana halam verdi.
My aunt told me Yasuko's address.
Yasuko zengin bir toprak sahibinin yeğeni.
Yasuko is the rich landowner's niece.
Yasuko ondan hoşlanıyor gibi.
Yasuko seems to like him.
Yasuko mu?
Yasuko?
Yasuko doğduktan kısa bir süre sonra öldü.
She died soon after Yasuko was born.
Yasuko'nun alay konusu olduğunu görmek beni çok üzüyor.
I feel sad to see Yasuko the butt of ridicule.
Yasuko hakkında etraftan bilgi topluyor.
She's collecting information about Yasuko here and there.
Yasuko'nın üzerine siyah yağmur yağdı.
The black rain fell on Yasuko.
Yasuko'nun annesi?
Yasuko's mother?
Yasuko neden....... evlenemiyor?
Why can't Yasuko get married?
O zaman Yasuko evlenir.
Then Yasuko will get married.
Kız kardeşin ölürken, Yasuko için çok endişelenmiş.
Your sister was worried about Yasuko when she died.
Yasuko'yu evlendirmekten vazgeçmek mi istiyorsun?
You mean you give up Yasuko's marriage?
Bazen sanki Yasuko'yu görümcem gibi görüyorum.
Sometimes I feel Yasuko is my sister-in-law.
Yasuko'yu geri istiyoruz.
We want Yasuko back.
Yasuko, karım ve ben bomba yüzünden ortak bir kaderi paylaşıyoruz.
Yasuko, my wife and I are a community bound by the Bomb.
Yasuko, sen de yemelisin.
Yasuko, you must eat it, too.
Ben Yasuko'yum.
I'm Yasuko.
Yasuko hakkında araştırma yaptığın için üzülme sakın.
Don't worry about the checking on Yasuko.
Kaynanası ve Yasuko için çok kaygılanıyordu.
She has a lot of worries, her mother-in-law and Yasuko.
Yasuko'nun ve benim günlüğümü kopyaladım.
Yasuko's diary and mine. I copied them.
Sana ve Yasuko'ya bu kadar sorun çıkardığım için üzgünüm.
I'm sorry for giving you and Yasuko so much trouble.
Yasuko...
Yasuko...
Yeğen Yasuko :
The niece Yasuko :
Yasuko...
Yasuko,