Yüzüğün traduction Anglais
767 traduction parallèle
Yüzüğün içindeki oyma yazıyı oku.
Read what's incribed in your ring.
O yüzüğün değerini biliyor musun?
It's priceless... priceless... it's very expensive,
Yüzüğün aynısını bulamayız, ama benzerini bulacağımıza eminim.
I don't think I can get exactly the same one, But I can probably get a similar one,
Bu yüzüğün genişliğinin şununki gibi ayarlanmasını istiyorum.
Um I'd like to have the size of this ring adjusted to match this one.
O yüzüğün Joseph Wilson'a ait olduğu nereden belli?
Who can say that ring was the property of Joseph Wilson?
Yüzüğün içine bak.
Look inside the ring.
- Bu senin yüzüğün mü Potts?
Just a moment. - Is this your ring, Potts?
Ve istediği yüzük onda kaldı, senin yüzüğün.
And she kept the one she wanted, yours.
Yüzüğün çalınıp çalınmadığını kontrol ediyoruz.
We're checking your ring to see if it was stolen.
Yüzüğün de öyle -
Your ring was a present -
- Şimdilik yüzüğün Tony'ye ait olduğunu ispatlayamazlar.
Well, right now they can't prove that ring was Tony's.
Senin karanlık pelerinin, efsunlu kılıcın, güzel peri prensesi için yüzüğün olayım.
I'll be your cloak of darkness, your enchanted sword, your ring to charm the fairy princess.
İşte paran, işte yüzüğün.
Here's the money, and here's the ring.
Yüzüğün nerede?
Where's your ring?
Zümrüt yüzüğün nerede?
Where's your emerald ring?
İşte yüzüğün.
Here's your ring.
İşte düğün yüzüğün.
Here's your wedding ring.
Yüzüğün!
Your ring!
Yüzüğün yanında, içerisinde 180 dolar olan leopard el kürkü vardı.
Now, beside the ring, there was the leopard muff containing $ 180.
Bir daha bir başkasının yüzüğünü takabilecek olursam, Mark, bu senin yüzüğün olur.
If I could ever wear anyone's ring again, Mark, it would be yours.
Bu arada, Brad, o yüzüğün makbuzu nerede?
By the way, Brad, where is the ticket for that ring?
Kölelik yüzüğün.
Your slave ring.
- O yüzüğün bir önemi var mı?
- That ring mean anything? - Yeah.
Hiç yüzüğün var mı?
Do you have any rings?
Bir yüzüğün olmalı.
You should have a ring.
Yüzüğün nerede?
- Where is your ring?
- Senin de yüzüğün var.
- You have a ring too.
- Yüzüğün nerede?
- Where is your ring?
Nikâh yüzüğün.
Your wedding ring.
Ve bu yüzüğün geldiği yerde, daha çok Mısır hazinesi olabilir.
And where the ring came from, there could be a great deal more Egyptian treasure.
Yüzüğün mü?
Your ring?
Yüzüğün, hayatım pahasına.
Your ring, on my life.
Yüzüğün, ejderha Slag'e karşı yardımcı olabilecek gücünü hissetti.
He felt the ring's power that it might help him against the dragon Slag.
Belki, sadece taktığı yüzüğün gücündendi.
Perhaps it was only the power the ring he wore.
Yüzüğün çorabımı kaçıracak.
Here! Watch your ring with my stockings.
- Ne? Yüzüğün.
- Your ring.
Yüzüğün karşısında eğiliyorum.
I'm kneeling on your ring.
Bir yüzüğün üzerine?
In a ring?
Ada yüzüğün lanetli olduğunu söylüyor.
Ada says the ring is cursed.
Yüzüğün?
Your ring?
Demir sana uyar, yüzüğün gibi.
Iron suits you like your ring.
Bu yüzüğün değeri sekizle onbin Mark arasında.
This ring is worth eight to ten thousand marks.
Yüzüğün maddi değerini erkek arkadaşlar konusundaki onca yalanları?
The value of the ring, all those lies about gentlemen friends?
Ne güzel bir yüzüğün var.
What a beautiful ring you have.
Oh, Bilbo Baggins, bu yüzüğün ne anlama geldiğini anlasaydın ki soyundan gelen doğmamışlar ileride anlayacaktır. Bu hikayenin sona ermediğini bilirdin BU SADECE BİR BAŞLANGIÇ.
Oh, Bilbo Baggins, if you really understood that ring - but someday members of your family not yet born will - then you'd realize that this story has not ended but is only beginning.
Ama Yüzüğün kendi iradesi vardı ve efendisine geri dönmek için... bir elden ötekine geçmenin biryolunu buluyordu.
But the Ring had a will of its own, and a way of slipping from one hand... to be found by another, so that it might at last get back to its master.
O da Yüzüğün yerini söyleyinceye kadar... burada kalmak.
It is to remain here... until you tell me where the Ring may be found.
Bütün sabah Elrond'un Divanında Tek Yüzüğün ve onun efendisi Sauron'un... geçmişi konuşuldu.
All that morning, the Council of Elrond debated the history of the One Ring... and its master, Sauron.
Gandalf ayrıca hain Saruman'ın o anki durumunu... ve Yüzüğün gücüne sahip olmak için duyduğu arzuyu anlattı.
Gandalf also told all present of Saruman, the traitor... and his desire for the power of the Ring.
Yüzüğün iç kısmına baksana.
Why don't you look inside the ring?
Senin yüzüğün değil mi?
Is it not your own ring?