Zekama traduction Anglais
59 traduction parallèle
- Şimdi zekama hakaret ediyorsun işte.
- Now you insult my intelligence.
Lütfen, gülünç açıklamalarla zekama hakaret etme.
Please, don't insult my intelligence with any fantastic explanations.
- Zekama hakaret ediyorsunuz.
- You insult my intelligence.
Zekama hakaret ediyorsun.
You insult my intelligence.
Beni yalnızca insanların önünde küçük düşürmekle kalmadın. O kadın senin kamaranda yatarken, onu bana önce Bayan Harvey Crothers, sonra da Bayan Hudson olarak tanıtmakla, benim zekama da hakaret etmiş oldun.
You not only humiliate me in front of people... but you insult my intelligence by introducing that woman as Mrs Harvey Crothers... and then again as Mrs Hudson when she's sleeping here in your cabin.
Henüz peder hazretlerinden bahsedemedim. O da kendini meselenin içine soktu. 300 klişe lafla zekama hakaret ettikten sonra nihayet odama gelip beni güreşe davet etti.
I have not as yet referred to His Reverence who forced his way into the situation insulted my intelligence by mouthing 300 platitudes and ended it by coming to my room and challenging me to a wrestling match.
Bütün bu şey benim zekama bir hakaret,
This whole thing is an insult to my intelligence, man.
Bütün eğitimime, kariyerime ve zekama rağmen kalbime bir türlü hükmedemiyorum.
For all my education, accomplishments and so-called wisdom, I can't fathom my own heart.
Yeni efendiniz. Üstün zekama tapının yoksa sizi gezegenin yüzeyinden silerim.
Worship my superior intelligence or I shall wipe you from the face of the planet.
Beyefendiler, yarın erken kalkmak zorundayım, ve tüm zekama ihtiyacım olacak.
Gentlemen, I have to be up early tomorrow, and I need all my wits about me.
Zekama hakaret etme.
- Try the key again. - Fine.
Rica etsem zekama saldırmasan olur mu?
Will you please not insult my intelligence?
- Zekama hakaret etmeyin!
- Do not insult me!
Zekama hakaret etme.
- Do not insult my intelligence.
Sizinle kalırsam, zekama hakaret etmiş olurum!
This is an insult to my wisdom.
Konu duygular olunca sanat etkilerdi beni. Sanat her zaman zekama, öncelikli olarak hitap etmiştir.
As to the feelings the arts inspired in me... they always appealed to my highest faculties... to my intelligence.
Zekama hakaret ediyorsun.
You're insulting my intelligence.
Marge, benim zekama itimat ediyor musun?
Marge, do you respect my intelligence?
Bu tüylü oyuncağı yuvasına geri koyun... ve benim zekama hakaret etmeyi bırakın!
Just get this fluffy toy back in its enclosure... and stop insulting my intelligence!
Zekama hakaret etme!
Don't insult my intelligence, Murray.
Bana yalan söyleme, cünkü bu benim zekama hakarettir.
And don't lie to me, because it insults my intelligence.
Bir daha zekama daha fazla hakaret etmemeye çalışır mısın?
Now, would you care to further insult my intelligence?
Lütfen, zekama hakaret etme.
Please, don't insult my intelligence.
Sonsuz deneyimimim ve üstün zekama rağmen anlamını çözmek yıllar alabilir...
Even with my vast experience and superior intellect it would take me years to unlock its... hey!
Yine zekama yenildin!
Youve been outsmarted once again!
Lütfen zekama hakaret etme, Galina.
- Please don't insult my intelligence.
- Zekama hakaret etme.
- Don't insult my intelligence.
Altın paralarmış ayrıca babam sonunda benim zekama önem verdi.
They were gold Krugerrands. And Dad finally paid attention to my intellect.
Beni halledip sağ kolumu vurmama neden olduklarında, yapay zekama bir şeyler yerleştirebileceklerdi.
When they screwed me over and got me to shoot my right arm off, they might have put a branch in my AI.
Normal zekama mı güveneyim, yoksa olayların altına bakmam mı gerekiyor?
Can I trust my habitual mind or do I need to learn to look beneath those things?
Bunun bir tesadüf olduğunu söyleyerek zekama hakaret etme.
Don't insult my intelligence by telling me that's a coincidence.
Lütfen zekama hakaret etme.
Please don't insult my intelligence.
Son zamanlarda kendime pek güvenmiyorum, Denny. Hem zekama hem de fiziğime.
I haven't been feeling very secure lately, Denny... either in mind or body.
Her yerde izlerin var o yüzden zekama hakaret etmeyi bırak.
Your prints are all over it, so stop insulting my intelligence.
Benim de akıllı olabileceğim hiç aklına geldi mi? Rakiplere karşı dış görünüşümü zekama paravan olarak kullandığımı hiç hesaba kattın mı?
Have you ever considered that maybe I'm the clever one, that this delightful packaging is a means to outwitting my adversary?
Ama hepimizin farklı olmasını dilediğimiz bir yönü vardır. Keskin zekama güvenmeden önce daha büyük kol kaslarım olmasını isterdim. Evet.
You know, we all have aspects of ourselves we might wish were different.
Ey yüce yengeç, her ne kadar çetin bir mücadele versen de sonunda ilkel beynin benim üstün zekama yenik düştü.
Though you gave me a fierce battle, oh, mighty crab, in the end, your primitive little brain was no match for mine.
- Zekama hayranlık mı duyuyor?
- She admires my mind?
Eğer sen bilmiyorum hakaret zekama ya da benim sadakat.
I don't know if you're insulting my intelligence or my loyalty.
Sakın benim zekama hakaret etme... dedektif.
Don't insult my intelligence... officer.
Zekama saygı göster Alex.
Have respect for my intelligence, Alex.
Başarımı tamamen zekama borçluydum ve bir ölçüde geçimimi onunla sağladım.
My success went completely to my head and I've been living off it, to some extent, ever since.
Bak, Simone, ben sadece bir bilim adamı olabilirim, haklısın, ama zekama hakaret etme, tamam mı?
Look, Simone, I know I'm only a scientist, right, but don't insult my intelligence, all right?
Babam gerçekten limonata standım iyi iş çıkardığı ve benim iş zekama inandığı için mi beni bu işe soktu, yada zaten parlak zekalı Kitty'nin limonata standından hoşlanmadığını bildiği için mi?
Did dad groom me for the business because my lemonade stand kicked ass and he really believed in what I'm capable of, or did he do it because he knew shiny Kitty wouldn't want a lemonade stand?
sanırım ben sadece zekama ve çekiciliğime güveniyorum. üzgünüm geciktim.
I guess I'll just have to rely on my charm and wit. Sorry I'm late.
Bak. Robbie Mercer ile Açık Çek başlıyor. ... ve karşınızda "memelerime bakmayın, zekama bakın" diyen Olivia Morris.
Oh, this is "Hall Pass" with Robbie Mercer, here with the luscious Olivia "Don't look at my tits, I have a mind" Morris.
Sanırım bir sonraki tur için bütün zekama ihtiyacım var.
I think I need all my wits for the next round.
Bu beni Metro'dan kurtarıp ulusal basına sokacak bilet. Ve sakın bana hikâye falan yok deme, bu benim azda olsa, olan zekama hakarettir.
It's my ticket off of Metro and on to national, and don't tell me it's not a story,'cause that would insult what little intelligence I have, and I wouldn't believe you anyway,
Bilerek kaybetmek, zekama hakaret olur.
Losing on purpose is intellectually dishonest.
Benim iş zekama samimi olarak değer verdiğini söylemiştin.
You said you genuinely valued my business acumen.
Zekama hakaret etme.
Don't insult me.