Zekâna traduction Anglais
24 traduction parallèle
- Pratik zekâna hayranım.
- You're so practical.
Nezaketine ve zekâna güvenebileceğimden eminim.
I know I can trust your discretion, not to mention your wit.
Bir savaşçı olarak benim yeteneklerime Ve senin dehşet zekâna sahip olacaklar.
They'll have my skills as a warrior and your fierce intelligence.
Bu yüzden senin ellerine ve zekâna ihtiyacım var.
For that, I need your hands and your brilliance.
Bu senin zekâna göre bir soru değil, Pacey.
This isn't a question of your intelligence.
Senin zekâna sahip bir kadının hayattan ve kendinden bu kadar az şey bekleyerek memnun olması.
That a woman of your intelligence, is content to ask so little from life and from herself.
Desteğine, zekâna ve algı yeteneğine.
And your diligence and your intelligence and perseverance.
Onca zekâna rağmen ilerisini göremiyorsun.
With all your intelligence, you never see the big picture.
Genellikle sadece silahına ve keskin zekâna ihtiyacın olurdu.
Usually, all you say you need is your gun and your wits.
İnan bana yarın buz vadilerine gittiğimizde, bütün o kıvrak zekâna ihtiyacın olacak.
You're gonna need your wits about you when we hit the ice canyons tomorrow.
Zekâna, gösterdiğin insanlık gurur tablosunu ciddiye alamayacak kadar saygı duyuyorum Tom.
Uh, I got too much respect for your intelligence, Tom, to, uh, take that little display of human vanity seriously.
Karımın kalbini çalan adamın kim olduğunu öğrenmek için senin zekâna ihtiyacım var.
I need someone with your wits to learn the identity of the man who has stolen my wife's heart.
Büyük hayranlık duyduğum zekâna ve özel yeteneklerine başvurmak dışında mı?
You mean, aside from the fact that I greatly admire your mind and abilities?
Kalacak bir yere bir de... zekâna ihtiyacım var, Ange.
I'm going to need a place to stay and eh...
Ama ayrıca zekâna âşığım ve zekânı da tanımak istiyorum.
But, you know, I also love your brain, and I want to... - you know, I want to get to know your brain. Just...
- Zekâna hayranım.
I like you smart. Thanks.
O zekâna ve kalbine ihtiyacımız var.
We need that big brain of yours and that heart here. Okay?
- Mekanik zekâna ihtiyacım var.
I'm in need of your mechanical acumen.
Burada cidden zekâna ihtiyacımız olabilir.
We could really use your mind over here.
Asla. Senin duygusal zekâna ihtiyacım var.
I need someone with your emotional intelligence.
Zekâna saygı duyan bir patron ve sana benimkinin iki katı kazandıran tam zamanlı bir iş.
A boss who respects your intellect and a full time job that pays twice as much as mine?
Belli ki kız zekâna vurulmamış.
I'm guessing it wasn't your intelligence that attracted her.
Senin gücüne ve parlak zekâna ihtiyacı olacak.
He will need the strength and brilliance of your mind.
Zekâna hayranım.
Hmm. You're a mad genius.