Zipline traduction Anglais
36 traduction parallèle
Açıklamalar da artık İspanyolca yapılıyor!
# And the instructions in Spanish on the Zipline Ride #
Özel Kuvvetler Ekipmanları.
Special Forces zipline.
Yani... Sıradan müptelalar 20 katlı bir binadan aşağı halatla kayabilir mi bilmiyorum.
I don't know if a junkie can go down a 20-storey zipline, though.
Ormanda zip-line kullanacağız ve alışveriş.
Like zipline in the jungle and shopping in the mercado.
Halatla karşıya geç, dublörü öldür ve tüm dünya basınının önünde anayasayı yırt.
Zipline across, kill the double, and then rip up the constitution in front of the world's media.
Yeterince ağırlık kaybedersen karşıya geçebilirsin.
If you lose enough weight, then the zipline will work.
Merhaba, saat 2'deki halatla kayma turu için mi geldiniz?
Hey, you guys here for the 2 : 00 zipline tour?
- Pekala, halatla kaymaya hazır görünüyorsunuz!
- All right, you guys look ready to zipline!
Bugün hava halatla kayma için çok uygun.
Looks like we got some good nar to zipline through today.
Hattın ortalarına geldiğinde kameralar fotoğrafını çekecek.
Now, when you're about halfway down the zipline, the camera's gonna take your picture, so when I call out "Shaka, bra!"
Tamam, nasıl "halatla kayma" diyorsun bakalım?
- All right. Let's hear you say, "Zipline!"
Halatla kayma.
Zipline.
Sesini bir duyayım.
Gimme a "zipline!"
Herkesin kaymasını bekleyerek geçen sancılı bir 20 dakikadan sonra gençler saatlerini boşa harcadıklarını anladılar.
After a gruelling 20 minutes waiting for everyone else to ride the zipline, the boys realise they have just wasted hours of their time.
Bu bir halatla kayma turu, daha 16 tane var.
This is a zipline tour, we got 16 more to go!
Halatla kayma!
Zipline!
Sıradaki parkurumuza Terminatör diyoruz.
Next zipline's up here, we call it "The Terminator"!
Dördümüz kaymazsak, tur daha çabuk ilerler.
If the four of us don't zipline, the tour will move faster.
- Halatla kayma!
- Zipline! - Zipline!
Herkesin ortaklığa doğru yükseleceğimi düşündüğü zamanı hatırlıyor musun?
Do you remember when I was the one everyone thought was on the zipline to partner?
Ben çok iyi zipline yaparım.
I am a great zip-liner.
Üç kıtada zipline yapmışlığım var.
- No, I am. I have zip-lined at Club Meds on three continents!
Sen, ben ve Hristiyan gençlik grubu, zipline yapacağız.
Me, you, a Christian youth group zip-lining!
Zipline yapmamak.
Fine!
Kırsalda bir pansiyonda zipline yaparak geçecek bir geceye ne dersin?
How would you like a free night at a rustic outdoor resort with zip-lining?
Edebiyatın en büyük kahramanlarının yaptığı gibi, zipline yaparak. Ne?
In the manner of literature's greatest protagonists... by zip-lining!
Joel, şu zipline olayını anlatsana bize.
Joel, tell us more about zip-lining. Was it...
- Sizi kaldırdım ki, zepline yetişebilelim.
I just had to get you guys up so we can get to the zipline in time.
Hemen gitmeliyiz, çünkü geç kalırsak, zeplindeki adam Jojo bizi burada bırakır.
We have to go,'cause if we get there late, Jojo, the guy from the zipline, is gonna leave us.
- Karayiplerdeki en uzun zeplin.
The longest zipline in the Caribbean.
- Bu Manny, sizi zepline mi götürdü?
This Manny, he took you to the zipline? Yeah.
- Sahibi benim. Şey, zeplinin adı El Viudador'du.
Okay, the name of the zipline is called El Viudador.
Buradan 30 dakika uzaklıkta, aynı ipi kullanan ve aynı buraya benzeyen bir zeplin daha var.
There's another zipline about 30 minutes from here with the same kind of rope and it looks exactly the same.
Kocam zeplinden düşerken dün sen de buradaydın, değil mi?
You were here yesterday when my husband fell from the zipline, right?
Oldukça serin zeplinle.
Pretty cool zipline.