Zoruna traduction Anglais
104 traduction parallèle
Zoruna giderdi, değil mi?
You would care, wouldn't you?
Zoruna gitti anlaşılan, gururuna dokundu.
I see it vexes you. And your vanity.
Hey, baksana, Şapkanı çıkarmak zoruna mı gidiyor?
Hey, you bastard, can't you take off your hat?
Bunlara uymak çoğunuzun zoruna gider.
That, that cleans up everything.
Bütün paramla dört raunt dayanamayacağın üzerine bahse girdiğimde de... zoruna gitmedi!
It didn't bother you that I had every last nickel I have on that table... saying that you wouldn't go four!
Bay Brown, gerçekten silah zoruna başvurmaya ve bu yolla Amerikan hükümetini devirmeye teşebbüs ettiniz mi?
Mr Brown, did you actually advocate overthrow of these - our United States?
İş çok mu zoruna geldi?
The job too tough for ya?
Lütfen, kes artık. Zoruna mı gitti?
Well, as you wish.
Zoruna gitmesin. Gerçek bu.
What can I do?
Ayrıca, annem duyar ve zoruna gider.
Besides, Mother will hear you and you'll make her cross.
Bir Japon kızı ile evlenmek istemem zoruna gidiyor mu?
It sticks in your throat that I want to marry a Japanese girl?
Delilerin zoruna bak!
You're really fucked-up.
Zoruna gittiğini biliyorum ama bir gün bunun için bana teşekkür edeceksin.
Oh, I know it hurts, Fiaman, but you'll thank me for it one day.
Lisa, sorulara cevap vermek zoruna gidiyorsa..... cevabı ben söyleyeyim sana..... New Orleans savaşı.
Lisa, if you'd bothered to do the assignment... you'd know the answer is... the Battle of New Orleans.
"Küçümseme" gibi zoruna "gülümseme" yi buldum.
For "scorn," "horn," a hard rhyme.
Zoruna mı gitti?
You got a problem with that?
Sana hiçbir halt göstermek zoruna değilim.
I don't have to show you jackshit!
Acıların en zoruna katlandım. Yatağıma bağlı şekilde yabancıların kaldığı odalarda uyanıyordum.
I faced the very real possibility of waking up in a room full of strangers...
Siktir, Her şeyi ben açıklamak zoruna kalırım.
- Fuck, they'll make me explain things.
Zoruna gitmeye başladıysa ben de başka bir yere giderim.
If you're gonna get snippy, I'll take my business elsewhere.
Senin salak alerjin yüzünden onu yalnız bırakmak zoruna kalıyorum, canım!
Then I would leave her all alone because of your dumb allergies.
Yine de çok zoruna gidiyorsa iki aylık tatil yap, Okul için iyi raporu veririm... uyar mı sana?
so, if all that bothers you, you take a 2 months holiday, and i write you a decent report for the school... suits you?
Bağırmak zoruna değilsin, seni duyabiliyoruz.
It's okay. You don't have to shout, we can hear you fine.
- Gibi misin yoksa zoruna mısın?
- Tend to or have to?
Tahta tabii zoruna mı gitti?
Why, are you offended?
Evet, eminim ki tecavüze uğrayıp senin durdurduğun... yerin 2 mil ilerisinde öldürülmek de o kadının zoruna gitmiştir!
Well, I'm sure that she resented being sexually harassed and slaughtered two miles from the place you pulled her over!
- Zoruna gittiğini anlıyorum, Berta. - " Berta omurgasını doğrultmayıversin.
"Who cares if Berta needs her spine straightened?"
Zoruna mı gitti?
Do you have a problem with that?
- Bu zoruna gitmiyor mu?
You don't see a problem with that?
Kaybetmiş olman zoruna gidiyor.
Well, tough shit, you don't.
Ne zoruna yaptın sen bunu?
Why the hell did you do this?
- Zoru zoruna Bay Luvin.
- It's hardly that, Mr. Luvin.
Eğer bir şey son derece travmatikse, şiddetliyse veya haz doluysa bizim bütün gerçekliğimizi paramparça eder ve sonuç olarak kurgulamak zoruna kalırız.
If something gets too traumatic, too violent, even too filled with enjoyment, it shatters the coordinates of our reality. We have to fictionalise it.
Aa, delinin zoruna bak, ne bozulması ayol!
Are you out of your mind? Go off? !
Ama annem yanımızda olursa mecbur kalırdı. Bu çok zoruna giderdi.
Unless my mother was there, then he'd have to, but... it killed him.
Zoruna mı gitti?
Tough, if you don't like it.
Zoruna mı gitti?
Can't you figure it out?
Bağırışınla her şeyi mahvediyorsun. bilmelisin, ölü bir aşkı zoruna gitmesin yeniden yapacaksan yıkımı kendin yarattın sadece külleri bulacaksın eskiden benim aşkımdın
You're ruining everything with your yelling you must know, a dead love does not feel resentment and if you want to rebuild the ruins you created yourself you will only find ashes of what used to be my love
En zoruna giden ne oluyor?
What's the hardest thing about it?
Hey, illa savaş olmak zoruna değil.
Hey, it doesn't Have to be a war.
Bana yardım etmek zoruna mı gidiyor?
Don't feel like helping me anymore?
Düşen rütben onun zoruna gidiyor anlaşılan.
So I take it she's taking your demotion pretty hard.
- Fıskiye. Zoruna mı gitti?
Fountain. lt hurt didn't it?
Ama büyük annesi Başkomutandan nefret ediyor bu yüzden de benden nefret ediyor, bu yüzden o gitmek zoruna.
But her grandmother hates me, because she hates the generalissimo, so he's gotta go.
Kumar oynatmak başta zoruna gitse de, sonradan, böyle bir çağda, yerlilerin onurunu ve servetini artırmak için tek yol gibi görünmüş olabilir.
Even if running a gambling operation was hard for him to swallow at first, in this day and age, it can go a long way to promoting pride and especially prosperity for all kinds of native americans.
Bu onların zoruna gider.
It's gonna hit them hard.
Bir telefon açmak zoruna mı gitti?
Couldn't pick up a damn phone?
Yoksa senin mi zoruna gitti?
Are you cussing with me?
Bir tane yedikten sonra dişçiye gitmek zoruna kalmıştım.
The last time I had one of them.. I had to visit the dentist..
Acı da olsa gerçekler insanın zoruna gidemez.
In that city he meets another woman.
Zoruna mı gitti?
Did it hurt you?