Şiddet traduction Anglais
6,654 traduction parallèle
Çoğu opera, seks, şiddet, ölüm ve ihanet içerir.
Most opera involves sex, violence, death and betrayal.
Lilly o film gelmiş geçmiş en korkunç ve şiddet içeren film.
Lilly, that's like the most horrible, violent movie ever.
Şiddet görmenin nasıl bir şey olduğunu biliyorum. Çaresiz hissetmenin.
I know... what it's like to be violated.
Vasin olarak şiddet yanlıştır demeye mecburum ama o kahpeler hak etmişti.
As your legal guardian, I'm obligated to say violence is wrong but those bitches deserved it.
- Kuş ailesinde şiddet.
- Avian domestic abuse.
Sahiden Tanrının kin ve şiddet istediğine inanıyor musunuz?
Do you really believe that God wants this hatred and violence?
Cinsiyete uygun olmayan insan yüksek riskli şiddet olayları ile karşı karşıya gelir.
Gender-nonconforming people face such an elevated risk of violence.
Ama bazen şiddet gereklidir.
But sometimes, violence is necessary.
Şiddet işleri değiştirir.
Violence changes things.
Gerçek şiddet affedilmez olduğunu fark ettiğim şiddet kendimize yaptığımız şiddettir. Gerçekte kim olduğumuzdan korktuğumuz zaman.
The real violence... the violence that I realized was unforgivable... is the violence that we do to ourselves, when we're too afraid to be who we really are.
Bugün Hip-Hop duayeni ve süperstar Lucious Lyon'la birlikteyiz. Sanatçısı Kidd Fo-Fo şiddet içerikli şarkı sözleri sebebiyle adam öldürmekle suçlanıyor.
Today, we are here with Hip-Hop mogul and superstar Lucious Lyon whose artist, Kidd Fo-Fo, was accused of inciting a shooting with his violent lyrics.
DGİ şiddet yoluyla meşruiyet talep ediyor.
The O. P.A. demands legitimacy through violence.
Hayatım boyunca şiddet uyguladım.
Been violent all my life.
Şiddet seviyesi düşünülürse, görünür şüpheli de yokken kurbanlardan birinin hâkim olduğu gerçeğiyle birlikte...
And given the level of violence, and with no apparent suspects, and the fact that one of the victims was a judge...
Tehdit edici ya da şiddet içeren.
Anything threatening or violent in nature.
- Şiddet geçmişleri yok.
- No history of violence.
Şiddet haricinde başka etkileme yolları da vardır.
There are means of influence other than violence.
Vay canına. 13 aile içi şiddet ve darp suçu.
Wow. 13 domestic assault and battery charges.
Ama uygulamada şiddet kullanmamaya çalışacağız.
But in practice we're gonna be mostly nonviolent.
Arthur Delacroix, uzun süre şiddet gördükten sonra kayboluyor.
Arthur Delacroix endured prolonged abuse, then goes missing?
Boşanma davası açtığınızda fiziksel şiddet gördüğünüzü söylemişsiniz.
When you filed for divorce, you cited physical abuse.
Şiddet olayından bahsetti mi hiç?
Did he ever mention violence?
Geçmişte kadınlara şiddet uyguladınız mı?
Do you have a history of abuse with women?
Bu çocuk, hayatının her günü fiziksel olarak şiddet görmüş.
This child was physically abused every day of his life.
Psikolojik ve fiziksel şiddet.
Mental and physical cruelty.
Oğlunuz yıllarca şiddet görmüş.
Your son was abused for years.
Ölümünün yabancı biriyle tesadüfen karşılaştığı için değil de gördüğü bu şiddet yüzünden olması daha mantıklı.
So, it's logical to suspect that his death is connected to that abuse and not some random encounter with a stranger.
Üzgünüm ama babam şiddet yanlısı biri değildir, dedektif.
I'm sorry, but my father is not a violent man, detective.
Kız kardeşin şiddet için kışkırtıcılık yapıyor mu?
Is your sister agitating for violence?
Bu "şeyler" hep şiddetle başlar masum siyah erkeklere karşı şiddet.
These "things" always begin with violence... Violence against innocent black men.
Bu şiddet gösterisi değil.
This is not a violent demonstration.
Askerleri şiddet kullanmamaları için ikna etmeye çalışacağım.
I'll try to convince the soldiers... not to use violence.
Filme başladığımızda yolsuzluk pençesindeki yetkilileri, suç, tehdit, şiddet ve yıldırmaya dayalı politikaları dolayısıyla Sovyetler'e en karşı olanımız Fedor'du.
When we started this film... Fedor was the first to speak out against the Soviet Union... against corrupt authorities... and a system based on the... use of guilt, threats, violence and intimidation.
- Bu yalandı tecavüze yeltenme, aile içi şiddet.
That has been... Attempted rape, domestic violence.
Romantizm yok, aşk yok, sabahın köründe sadece şiddet.
No romance, just violence early in the morning.
Bu şiddet yanlısı ve ırkçı grubun lideri... üzülerek söylüyorum ki, polis memuru Jessie Acker.
The leader of this violent and racist group, I am sad to say, is a police officer, Jessie Acker.
Tek anladığı şey şiddet.
All he understands is violence.
Beni şiddet uygulamak zorunda bırakma! Tamam mı?
Don't make me force you, alright?
- O korkunç şiddet eylemlerini aslında yapmak istemedin, değil mi?
- Nightmarish acts of violence that you didn't want to commit, did you?
Keystone'da şiddet görmüş kadınlara kendi ayaklarının üzerinde durmasına yardım eden bir program var.
There's this program in Keystone that helps battered women get back on their feet. Ah.
Daha kötüsünü gerçekleştirmek için,... tüm bu çocuklara karşı devam eden şiddet suçları da aynı tarafta tutulur.
And to make matters worse, all those kept on violence against children charges are kept on the same wing.
- Hiçbiri şiddet içerikli değil.
None of this looks violent.
Ve şiddet eğilimi yüzünden birkaç kez...
Hey, boss. ... And had to be restrained several times
Tecavüz, cinayet... Şiddet karşıtı olduğun söylenemez Gruber.
Rape, murder...
Şiddet ve suç insanları alıştıracak kadar yoğun.
Crime and violence are so common the people have become numb to it.
Tamam ama şiddet pek benim olayım değil.
Okay, but violence isn't really my thing.
S.H.I.E.L.D.'ın yetenekli insanlarla çok uzun ve bazen de şiddet içerikli bir tarihi var fakat gerçek şu ki bazen iyi insanlar, bazen de kötü insanlar güç kazanır.
SHIELD has a very long and sometimes violent history with enhanced people, but the truth is, sometimes good people get powers, and sometimes bad.
Şiddet bazı şeyleri bir hastalık gibi arkasında bırakıp, her şey daha da kötüye giderse?
That violence leaves something behind it, like an infection that gets worse and worse?
Şiddet, kötülük ve çapkınlık dolu, bir şehirde, Griffith Oteli uygun hanımlar için tam bir cennet.
In a city filled with temptation, debauchery, and mischief, the Griffith Hotel is a haven for proper young ladies.
Bay Stark maalesef şiddet yanlısı kadınlardan hoşlanıyormuş.
Well, Mr. Stark would seem to have an unfortunate attraction to violent women.
Amcan şiddet yanlısı bir ayyaş.
Your uncle is a violent drunk.