046 traduction Espagnol
18 traduction parallèle
Bunların arasında 319 metre uzunluğunda Chrysler Kulesi ve hali hazırda demode olma tehtidi olan 207 metre uzunluğundaki Jannen Kulesi.
Entre ellos la torre Chrysler de 1.046 pies y la torre Jannen, de 680 pies y ya amenazada por la obsolescencia.
30 Mayıs 1942 gecesi 1.046 uçak, Köln için havalandı.
Aquella noche, el 30 de Mayo de 1942, 1.046 bombarderos despegaron hacia Colonia.
29 bin 46 oy.
29.046 votos.
Kürklü adama tamamen alışamadı, Onu suçluyor da sayılmam. 66 00 : 06 : 05,145 - - 00 : 06 : 08,046 Sadece zamana ihtiyacı var, Kurt.
Ella no acepta al amigo peludo, no es que la culpe..
Bölge 046'ya kurtarma ekibi yollandı.
Equipos de rescate al sector 0-4-6.
Ama o sırada Yarbay Davis 8000 km. uzaktaymış.
Excepto que el Comandante Davis estaba a 8,046 kilometros a esa hora.
91,046.
91.046.
bulduklarını üç parça olarak belirttiler çekirdeğin içinde proton ve nötron 00 : 07 : 10,943 - - 00 : 07 : 15,046 atomun çevresinde dolanan elektron
Descubrieron que estaba constituido por tres partículas... los protones y neutrones que forman el núcleo y los electrones que se encuentran en la corteza girando entorno al núcleo.
Bu da yok etmemiz gereken 2.046 tane Bender var demek.
Son 2,046 Benders en total que necesitamos destruir.
2.046! Hepsi bu kadar.
¡ 2,046!
Ek olarak ise jet akıntısının sağladığı kuyruk rüzgarından faydalanıyoruz... Mm. Yani yer süratimiz saatte 1040 kilometrenin üzerinde.
Además, nos estamos beneficiando de un firme viento de cola cortesía de la corriente en chorro... Así que nuestra velocidad absoluta puede alcanzar los 1.046 km / h.
Doğru. Ve senin sicil numaran da 046?
Cierto. ¿ Y usted es el oficial al mando número 046?
Çıkıp da insanlara böyle şeyler söyleyemezsin, her ne kadar onları sevmesen de. 112 00 : 06 : 12,764 - - 00 : 06 : 14,046 Neyse endişelenmene gerek yok.
No puedes ir por ahí diciendo esas cosas de la gente, no importa lo mucho que no te gusten.
Bence tazılar, annemden ve 593 00 : 32 : 46,046 - - 00 : 32 : 47,581 kardeşlerimden daha çok umrunda. Bu yüzde mi senin Kraliçe Mary'nin yanına gönderdi?
Comerciar con tu corazón para escalar en posición.
geri geldi ve başladı bir mega tarım çaba Ben mahsulünün 10.000 dönüm olduğu yerde Sığır 7000 baş Ve yaklaşık 30 çalışanı.
Volvimos y desarrollado un mega emprendimiento en la agricultura con 4.046 ha en cultivos, 7.000 cabezas de ganado y cerca de 30 empleados.
Yani, o, çok genç görünüyor değil mi?
Es decir, ella se ve tan joven, ¿ verdad? mil novecientos ochenta y dos 01 : 29 : 48,920 - - 01 : 29 : 50,046 Bien por ella!
Sawant!
Sawant! 1,659 01 : 53 : 06,179 - - 01 : 53 : 09,046 Te encuentras con miles de pasajeros, cada día.
1950 yılında, O ABD hükümeti ile 540 00 : 30 : 25,046 - - 00 : 30 : 27,059 bir antlaşma imzaladı.
En 1950, él firmó un acuerdo con el gobierno de los Estados Unidos.