English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ 1 ] / 112

112 traduction Espagnol

615 traduction parallèle
Hugo Balling Excelsior Oteli 112 numara.
Hugo Balling Hotel Excelsior 112
"112 nolu odaya bakıyordum..."
Iba a la habitación 112...
Hugo Balling Excelsior Oteli 112 numara.
Hugo Balling Excelsior Hotel 112.
- 112.
- El tren 112.
Önemli değiş, 111 kişilik yemekte fazladan 4 kişi sorun olmaz.
No importa. Siendo 112 personas a cenar no importan cuatro más.
111 mi dedin?
¿ Has dicho 112?
Eğer, bizimle tam 112 göreve katılan bir adamı cinayetle suçlamak için size yardım edeceğimizi düşünüyorsanız, aklınızı kaçırmışsınız demektir.
Cree que vamos a ayudarle a acusar de asesinato a un hombre con el que hemos compartido 112 misiones ¡ A usted le falta un tornillo!
"Geçen yıl, Robert Hannigan yönetiminde... " Toplam 1,112,877,174 dolarlık iş yaptı. "
bajo Robert Hannigan... logró una ganancia bruta de $ 1.112.877.174 ".
- Yüzbaşı Pringle, 112'den istiyorlar.
Llaman al capitán Pringle en el 112.
Ama 112 yaşında bir oğlu var.
Pero su hijo tiene 112.
... 107, 108, 109, 110, 111, 112...
... 107, 108, 109, 110, 111, 112...
Hangisini tercih edersen... 112 no'lu odaya girmeliyim.
¿ O señorita? - Como quiera.
Kapıya ya da telefona bakan olmadı ayrıca kapı da içeriden kilitlenmiş.
- Tengo que pasar a la 112. Llamo pero no contesta nadie, y no puedo entrar porque la llave está dentro, ¿ me permite?
Nereden aradığımı görebiliyor olmalısınız. 112, evet.
Usted debe de saber desde dónde le hablo.
Burada durumu iyi olmayan biri var.
La 112, sí. Hay una persona que está mal.
Oda 112?
112.
O zaman bize 112 frank borçluydun ve hala borçlusun.
Me debía 112 francos, y sigue debiéndomelos.
- Peki ya 112 frank?
- ¿ Qué hay de mis 112 francos?
Bir dans maratonunda 112 saat çaldı.
Se pasó 112 horas tocando en un maratón de baile.
Son mali yılda vergi dahil, 112 milyon dolar kazandık.
En el último año fiscal, ganamos 112 millones de dólares antes de impuestos.
Ağırlığı 122 ton.
Pesa 112.000 kg.
112'ye dön.
Pasemos a 112.
Bunu şöyle hesaplayalım siz üç hisse alacaksınız, çünkü üç kişisiniz. Aracınız var aşağıya indiniz ve olaya baktınız ve üç kişi olduğunuzdan artı üç hisseniz var. 8 hisse daha eklenirse, bu durumda 112,000 dolar alacaksınız.
Ustedes se llevarían tres partes por ser tres personas, una parte por el coche, otra parte por bajar al accidente, y tres partes por ser tres personas en el coche, lo que suman ocho partes por un total de 112.000 dólares.
Onlar bir grup, üç kişilik bir grup ve bu durumda 112,000 alacaklar. Tamam mı?
Ese grupo, con tres personas, se lleva 112.000. ¿ Correcto?
Demek öyle, yani şu şey, uçak yapıp buradan gitmek, az önce bundan mı bahsediyordun? 497 00 : 42 : 58,112 - - 00 : 43 : 00,573 Şaka yaptığımı mı zannettiniz?
Entonces, dijo en serio lo de sacar este trasto de aquí.
111 ve 112 nolu odalar.
En el primer piso, el 111 y 112.
111 ve 112 nolu odalar.
111 y 112.
104, 105 106, 107 108, 109 110, 111 112, 113 114, 115...
104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111,
112 Via Jerome.
112 Via Jerome.
Bir şekilde geçinmeliyiz Robert sanırım ayda 1100 frank kazanıyor.
Me las tuve que ingeniar. Creí que Robert ganaba 112 mil francos al mes.
112 Ellwood Sokağı.
Calle Ellwood 112.
Ama ikna edici olabilirim, ve bundan hoşlanabilirsin bile.
112 pero que podría conseguir persuasiva... y que incluso podría llegar a gustar.
- Devriye 112, devriye 112?
- ¿ Unidad uno-doce? ¿ Unidad uno-doce?
112'den merkeze.
Uno-doce a central.
112'den merkeze, anlaşıldı mı?
Uno-doce a central, K.
112'den merkeze. 104. sokak.
Uno-doce a central. 10-4.
112'ye dönüyor, beşinci nokta.
Viramos a rumbo 112, marca 5.
"Sayın Bayım, 3000 yaşından büyüğüm bir yatak sahnesi görmek istiyorum."
- Partido Sensato. 9.112. - Kevin Phillips-Bong.
Karargâh bir karara vardı, yoldaşlar.
La sede han llegado a una decisión, los camaradas, 174 00 : 22 : 18.120 - - 00 : 22 : 21.112 que abandonamos el territorio libre junto con los heridos y las personas.
Yolculuğun bitmesine 112 km.
" y después a 70 m. P. H...
... dokuz bin yüz on iki.
9.112.
Eastern Havayollarına ait 112 sefer sayılı Los Angeles uçağı indi, 7. kapı.
Eastern Airlines les anuncia la llegada del vuelo 112 procedente de Los Ángeles. Puerta siete.
Mal bulmak için 112. Cadde'ye gittim.
Tuve que ir hasta la 112 para conseguir.
Ve muhtemelen 112 yolcuyu... trajik bir ölümden kurtardı.
Y seguramente salvando a 112 pasajeros... de una muerte trágica y abrasadora.
112 dolar lütfen, Ying.
Son $ 120 dólares los que deben.
Ben yöneticiyim. 112 numaralı odaya servis yapmayacaksınız.
Quiero que dejen de atender a la habitación 12.
İstihbarat ta Boer Savaşı'na kadar olan 112 bomba dizayn uzmanının listesini çıkardı.
El Servicio de Inteligencia halló 112 expertos en bombas... desde la guerra de Boer.
- Süper retometrik distribütör. Jet-enjeksiyon katsayısını 1.000'e, korradial etkiyi de yüzde 112'ye yükseltiyor.
- Este pequeño distribuidor dispara la inyección y aumenta el efecto corradial en un ¡ 119 por ciento!
- Oda numarası nedir? - 112.
- ¿ Su número de habitación, por favor?
112 nolu odaya kayıtlı.
Esta registrado en el 112.
4. Piyade Destek Grubu, 227. Ağır Ulaşım Taburu, 112.
el 4º Grupo de lnfantería de Reserva, el 227º Batallón de Transportes Pesados, la 1 12ª Compañía del Cuartel General, el 33º Batallón de Comunicaciones y la 47ª Compañía de Ingenieros.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]