1650 traduction Espagnol
38 traduction parallèle
1650 notun kalınlığı bu kadardır.
En billetes de 10.000 yenes. ¿ 1.650 billetes es esto?
1516 ölü ve yaralı. 1650 mermi atışıyla.
1516 bajas con 1650 balas.
Evet? Langley'den arıyorum, parola 1650.
Aquí Langley, 1650, código.
Bence çok azımız 1650'li yıllarda New England'daki Püritenler arasında yaşayabilirdi.
Muy pocos de nosotros podríamos... vivir en la Nueva Inglaterra puritana de 1650.
500 metreyi geçiyoruz! - 520'yi geçiyoruz! - Fırlatıldı!
- Pasamos los 1650, los 1700, señor - ¡ Lanzándolas!
Aslında 1650 idi.
En realidad eran 1.650.
- Hiç ev görüyor musun? - Evet, bir sürü.
VUELO 1650 SEABOARD air DE washington A BOSTON
Geçen gece Washington'dan Boston'a saat 20 : 50'de kalkan 1650 sefer sayılı uçağın yolcu listesini rica edecektim.
Necesito los datos de un pasajero del vuelo 1650 de Washington a Boston, a las 20.50 de anoche.
- Descartes, 1596-1650
Descartes, 1596-1650
Bu mektubun tarihi 1650'lere dayanıyor.
Este documento, data de 1750.
Rhind Papirüsü katip Ahmes tarafından milattan sonra 1650 yıllarında yazıImıştır.
El papiro de Rhind fue registrado por un escriba llamado Ahmes hacia 1650 a.C.
Çağlar boyu pek çok kimse mesela meşhur Başpsikopos Usher, 1650 yılında İrlanda'da, tüm eski çağları hesapladı ve şuna kanaat getirdi : Dünya M.Ö. 4004 Yılı'nın 1 7 Eylül'ünde, sabah saat dokuzda yaratılmıştı.
Y, por lo tanto, hubo muchas personas a través de los siglos... como el famoso arzobispo James Ussher en Irlanda en 1650... que calculó todas las edades de los patriarcas hacia atrás... y resolvió, para su propia satisfacción... que la creación del mundo ocurrió en el año 4,004 a. De C... el 17 de septiembre a las 9 : 00 de la mañana.
- 1.650.
- 1650.
Kimyasal atıkları 3000 dereceye kadar ısıtıyorlar, sonra ürünü soğutuyorlar, zehirli mi değil mi diye teste tabi tutuyorlar, eğer zehir varsa tekrar baştan başlıyorlar.
Calientan los desechos químicos a 1650 ° C, los enfrían hacen pruebas de toxicidad, y si algo quedó, lo vuelven a procesar.
Kimyasal atık ile dolduruyorlar, 3000 dereceye kadar ısıtıyorlar, ve zararsız bileşik elde ediliyor. Bir geri dönüşüm mucizesi.
Lo llenan con desechos químicos y lo calientan a 1650 ° C y sale un agregado indefenso.
Yerden yüksekliği, 1650 metre.
Altitud 9-4-7 punto 2-0. 1-6-5-0 A G L.
Patlama yüksekliği, 1650 metre.
Altitud de detonación : 1,650.
Bu bağ, İngiltere'den gelen gerçek bir asma halatı. 1650 dolaylarında yapılmış.
Esta cuerda es en realidad una cuerda colgante de Inglaterra de alrededor de 1650.
İngiliz İntercontinental 1505, DLG 1650, Frankfurt aktarmalı.
British Intercontinental a las 15 : 05, DLG a las 16 : 50 con escala en Frankfurt.
Yaklaşık olarak 990 - 1650 m2 boyutunda bir labirent gibidir.
El bunker en forma de laberinto tiene entre 990 y 1650m2
1650 m derinlikte.
Está a 9.300 brazas de profundidad.
Julius 1650'de öldü.
Julius murió en 1650.
1600 ila 1650'ler arasında Kuzey Avrupa'da bir buz çağı yaşandı.
Acerca de 1600 a 1650 hubo una era de hielo en el norte de Europa.
Bu aracın 420 beygir gücüne sahip 4.7-litrelik V-8 motoru var muhteşem ses çıkarıyor. Fakat 1.650kg geliyor ki bu da ufak bir araba için muazzam bir ağırlık.
Este tiene un V8 de 4.7 litros que da 420 caballos, algo que suena bien, pero también arrastra 1650 kg con él, que es un peso enorme para un coche tan pequeño.
5533, 1650 Batı Harlem'e destek istiyoruz.
Unidad 5533, solicita coches de apoyo en el 1650 de West Harlem.
Uygun birimler 1650 Batı Harlem'e yönelsin.
Unidades disponibles diríjanse al 1650 West Harlem.
Uygun birimler 1650 Batı Harlem'e yönelsin.
Todas las unidades disponibles al 1650 West Harlem.
10-1 takımı, 1650 Batı Harlem!
¡ Equipo 10-1, 1650 West Harlem!
Bir F-1650 milyon, bir İHA ise 30 milyon tutuyor.
Un F-16 cuesta 50 millones y un dron cuesta 30.
Üniversite 1650'lerin New England'ından günümüze kadar büyücülükle alakalı yeni bağışlanmış tarihi belgeler koleksiyonlarına bakacak birini arıyor.
La universidad está buscando a alguien como conservador para la recién donada colección de documentos históricos relacionados con brujería en el sur de Nueva Inglaterra desde 1650 hasta hoy.
- 1650 yap.
- Que sean 1650.
1650 yılında İrlandalı başpiskopos James Ussher bu soruyu cevaplamış gibi görünen bir hesap yaptı.
En 1650, el Arzobispo James Ussher de Irlanda hizo un cálculo y parecía resolver la pregunta.
Ailem 1650 yılından beri cam işiyle uğraşmakta.
Mi familia ha trabajado el cristal desde 1650.
Öncesinde, bu bir tonluk yavru, annesinin yağ varsıllı sütünden 1650 litre içerek şimdiki ağırlığının iki katına çıkmalı.
Antes de eso, este ballenato de una tonelada debe duplicar su peso bebiendo más de 3500 pintas de leche materna rica en grasa.
Oda numarası 1650.
Habitación 1650.
1650 yıllarında buraya gelene kadar, kuzeyde avlanmış.
Trabajó sobre todo en los territorios del norte... hasta que bajó a esta zona alrededor de 1650.
1650 yıllarında vuku bulan büyük ayaklanma sırasında Barkerville Malikanesi aynı adı taşıyan Hugo'ya aitti. O dinle ilgisi olmayan ve Tanrı tanımayan biriydi.
En los dias de la grave Rebelión allá por 1650 Hugo Baskerville, un hombre ateo y sin moral se apoderó del Señorío de Baskerville un día de San Miguel, Hugo asaltó a la granja vecina y raptó a la hija de aquella familia encerrandolá en una habitación de Baskerville aquella noche, Hugo y sus amigos celebraron un raro festín.
Neredeyse 1650'lerden beri.
Ha estado allí desde antes que lo notemos.