English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ A ] / Alden

Alden traduction Espagnol

400 traduction parallèle
Sana söylemeyi unuttum. Şu yurtdışındaki adam var ya hani beni New York'taki Alden Otelleri'ne sokacağını söyleyen.
¿ Recuerdas al tipo que dijo que me daría empleo en Nueva York?
New York'taki Yeni Alden Oteli'ni bağlayın. Bay Cunningham ile görüşmek istiyorum.
Comuníqueme con el Sr. Cunningham, está en el Hotel Alden en Nueva York.
- Evet, evet. Alden Otelleri'nde.
Trabaja en los Hoteles Alden.
- Alden Otelleri mi?
- ¿ En los Hoteles Alden?
Alden Otelleri'nde çalışıyor.
- No. En los Alden.
Kraft'ların Alden zincirini satın aldıklarını sana söylemem gerekirdi.
Debí haberte dicho que Kraft compró la cadena Alden.
Laury Jackson, bu Peggy Van Alden.
Laury Jackson, ella es Peggy an Alden.
Sen Peggy olmalısın. Vince'le plak şirketi kuran kız.
Tú debes ser Peggy an Alden, la mujer que abrió la compañia de discos.
Alden, bana şu tüfeği ver.
Alden, dame el rifle.
- Serbestsiniz, Bay Alden.
- Queda relevado, Sr. Alden.
John Alden ve Priscilla Mullins ve Kaptan Miles Standish'in öyküsünü hatırlıyor musun?
¿ Recuerdan la historia de John Alden, Priscilla Mullins y el Capitán Miles Standish?
Çünki rahip Alden dedi ki kiliseye gitmemek günahtır ve tüm günahkârlar cezalandırılır.
Porque el reverendo Alden ha dicho que quienes no van a la iglesia son pecadores y los pecadores son castigados.
Bay ve Bayan Alden Winthrop'larda.
Con la familia de Alden Winthrop.
Muhtemelen Trumbo'ya telsizle ulaşabiliriz. Ve o da bize bir rehber ayarlar. Doktor Alden, telsizi yoktur.
Bueno, posiblemente podamos radiar a este Trumbo y él podría darnos un guía.
Olsaydı bile, onu aramak birşey kazandırmaz.
Dr. Alden, él no tiene radio. Incluso si lo tuviera, no tiene sentido llamarlo.
Ben Doktor Charles Alden ve bu da ortağım, Bay MacGyver. Ve Tropikal Kuşbilimi Amerika Enstitüsü üyesiyiz.
Soy el Dr. Charles Alden, y él es mi socio, el Sr. MacGyver y somos del Instituto de Ornitología Tropical de las Inter-Americas.
IKasabamızın en seçkin adamı... yani kadını ya da insanı, Felicia Alden için büyük bir alkış lütfen.
Un aplauso para nuestro mäs destacado concejal, o concejala, o lo que sea. Para Felicia Alden.
Su samuru Alden Kupferberg mezun bile olamadi.
Alden Kupferberg, él Sea Otter Ni siquiera se graduó.
... kendimi tanitayim, Alden Kupferberg. - Robbie Feinberg.
Déjeme presentarme mi nombre es Alden Kupferberg.
- Eski isimlerden, güzel bir isim.
Alden, es un bonito nombre.
- Alden'in partisine gidiyor musunuz?
¿ Irás a la fiesta de Alden?
Raymond Alden bir holding değil, o bir milyarder.
En primer lugar... Alden no es un conglomerado, es un multimillonario.
Ben Laura Alden.
Soy Laura Alden.
Alden benim babam.
Alden es mi padre.
Bunu Alden mı dedi?
¿ Alden dijo eso?
Alden iyi bir teklif sunmuş olmalı ama sana söyleyebilirdi.
Debe haber sido difícil rechazar una oferta así, ¿ pero no decirte?
Alden'in kararını duydum.
Me enteré de la decisión del Sr. Alden. Lo siento.
- Alden Randall'ın yerine adam almış.
Alden reemplazó a Randall. - ¿ Estás seguro?
Hukuğu arayıp Alden davası kapandı mı öğren.
Llama a "Legal" y averigua si cerraron el contrato con Alden... o si aún están discutiendo puntos.
Alden'ı ara ve bana bu öğleden sonra için randevu al.
También llama a Alden y dile que quiero verlo esta tarde en su casa.
Yine de birşey istiyorum. Alden'i arayıp doğu Avrupa'yı unutmasını söylemem için iznin. Seni danışman olarak tutmak için.
Pero igual, quisiera... quisiera tu permiso... para pedirle a Alden que olvide el asunto de Europa Oriental... y que te mantenga como asesor de redacción. ¿ Me dejas hacer eso?
Konu resmi olarak kapanmadı.
- Tengo mi lista de escritores. - El trato de Alden no se cerró.
Bay Alden sizi 12 : 30'da görecek.
- Qué idea brillante, carajo. - Alden lo verá hoy a las 12 : 30.
Hiçbir şeyi olmuş kabul etmiyorum. Sadece biraz nezaket belki.
Yo no supongo nada, Srta. Alden... excepto, un mínimo de civilidad por parte de mi anfitriona.
Başaramayabilirler ama denemek onlara zarar vermez.
Tal vez tenga razón, Sr. Alden. Pero no les perjudicará intentarlo.
- Bayan Alden'la görüştün mü?
¿ Pudiste comunicarte con la Srta. Alden?
Will... Danışmanlık işin için Bay Alden'la görüştüm.
Estaba por ir a decirte que hablé con Alden... sobre el puesto de asesor.
Bana senin işini verene kadar Alden'in başının etini yedim.
Fastidié a Alden hasta que me dio tu puesto.
Laura Alden.
- ¿ Quién es?
Tanık olarak nasıl?
- Laura Alden. ¿ Qué tal como coartada incontrovertible?
Laura Alden bu gece geliyor.
Acaba de llamar Laura Alden.
- Bay Bridger için Laura Alden.
Llame a la central. Laura Alden para el detective Bridger.
- Bayan Alden, yerime oturun.
Tome asiento. - Le dejo mi silla.
Çok ilginç bir kokunuz var.
Qué aroma interesante tiene, Srta. Alden.
Alden'in evinde Bayan Alden'le kalıyor, değil mi?
¿ El está...? Está en la residencia de los Alden, ¿ verdad?
Laura Alden?
Laura Alden. ¡ Alden!
Gitti.
¡ Laura Alden! Se fue.
Hiç kimse!
Muy bien, Srta. Alden.
- Bay Alden seni görmek istiyor.
El Sr. Alden lo espera en la terraza, cuando Ud. desee.
Yayınevini yakınlarda Raymond Alden satın almıştı.
Charlotte Randall... esposa del jefe de redacción de la Casa MacLeish... la editorial recientemente adquirida por Raymond Alden.
- Merhaba Bayan Alden.
Hola, Srta. Alden.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]