English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ A ] / Andı

Andı traduction Espagnol

13,433 traduction parallèle
Sonuçta gerçeği andıran bir kurgu ortaya çıkıyor.
Así que parece como si mucho está pasando.
Ve bu andı onurlandırmak için, gücüm dahilinde her şeyi yaparım.
Y haré todo lo que esté en mi poder para cumplir lo que prometí.
Dürüst olmak gerekirse bu hayatımda yaşadığım en erotik andı.
Francamente... fue... uno de los momentos... más... eróticos... de mi vida.
Polisin bildiği kadarıyla... bu birinin onunla son kez irtibat kurduğu andı.
Por lo que la policía sabe, esa fue la última vez que alguien tuvo contacto con ella.
Benim için herşeyi anlatan bir andı.
Y fue un momento decisivo para mí.
Bunu ona söylemek için çok uygun bir andı.
Ese podría haber sido un buen momento para contárselo.
Kathie'yi andım.
Fui a misa esa mañana para conmemorar a Kathie.
Yetersizlik kelimesi, genelde seninle birlikte andığım şeylerden değildir.
Incompetencia no es una palabra que suelo asociar contigo.
"Bir insanın hayatındaki en yalnız anı,... tüm hayatının dağıldığını izlemek ve tek yaptığının boş boş bakmak olduğu andır."
"El momento más solitario en la vida de alguien es cuando está viendo que su mundo se desvanece, y todo lo que pueden hacer es quedarse mirando."
Klasik gün batımı tasarımı, sadece renk düzeni Elvis'in Amerikan kartalı giysisini daha çok andırıyor.
Es un clásico diseño del ocaso, solo que el patrón de colores es más del traje de Águila Americana de Elvis.
- Sam Poteet, Freddie and Janice Lang...
- Sam Poteet, Freddie y Janice...
"A bit sprightly and teasing."
"Un poco alegre y burlona."
Daesongpa, Songpa ilçesi dahil Gangnam ve Hanam ilçelerine çabucak geçti.
Además del distrito de Songpa, se están moviendo rápidamente en los distritos Gangnam, and Hanam.
Two and a Half Men 12x14 Ağaçtan Maşa, Aptaldan Paşa Olmaz Çeviri : Talha Göktaş Bilal Aytekin Twitter : @ TalhaGoktas7 @ BilalAytekin _
Two and a Half Men 12x14 "No le des un arma a un mono"
En iyi "kısa" film ödülü Han Lee'ye gidiyor. Çeviren : pectenculus İyi seyirler dilerim. İşte menü.
¡ Y el Mejor Corto Animado es para Han Lee! - = [2 Broke Girl $] = - S04E13 | "And the Great Unwashed" Aquí está tu menú.
Eski bir madeni andırıyor.
Restos de una antigua mina.
Flynn ve Eve.
Flynn and Eve.
How can one love and hate someone so fiercely?
¿ Cómo puede uno amar y odiar a alguien tan fuertemente?
Sex and the City'de en az 5 bölüm oynamıştı.
Ha estado en, por lo menos cinco "Sex and The City".
♪ I'll even eat a bean pie, I don't mind ♪ ♪ Me and Missy is so busy, busy making money ♪ ♪ All right ♪
Suits 4x16 "No solo una cara bonita" Louis, recibí tu mensaje, y sé que Norma aún no regresa, pero realmente no tengo tiempo para...
Kirsten'ın ilmeğinde gördüğümüz butik "Daisies and Dots" aynı zemin katta.
La tienda que vimos en el hilván de Kirsten... Daisies Dots... ocupa el mismo espacio de la planta baja.
Bakın, kanunlar bunun hakkında ne diyor bilmiyorum ama hiçbir hayvanın zarar görmemesine dair and içtim.
Oiga, no sé qué dice la ley sobre esto, pero juré que no permitiría que ningún animal sufriera daño.
Teknik olarak havadayım, Lana. Yani kıçım zaten kalkık vaziyette. Gemiye dön göt herif!
{ \ i1 } Es básicamente { \ i } \ N { \ i1 } el viejo flotador-and-gloat - - { \ yo } gilipollas { \ i } pero sólo \ Nbecause elijo.
Elementary Sezon 3 Bölüm 17 "T-Bone And The Iceman" İyi seyirler. Buna neyin sebep olduğuna inanamayacaksınız.
¨ Elementary 3x17 ¨ T-Bone and the Iceman No vais a creer lo que le hizo esto.
Ne diyebilirim ki, hep Lucky Charms gevrek kutusunun üstündeki adamdan hoşlanmışımdır. 4.Sezon 18.Bölüm Ve Zevk Testi Çeviri : alican53 İyi seyirler.
siempre me gustó el tipo de la caja del cereal Lucky Charms. - = [2 Broke Girl $] = - S04E18 | "And the Taste Test" todos.
Kimse buldozeri icat ettiklerinde Cummings ve Mcleod kadar kavga etmemiştir.
Bueno, nadie luchó tanto como Cummings and McLeod cuando inventaron la excavadora.
Gary, Doug ve Benjamin, Whereditgo'nun mucitleri.
Gary, Doug and Benjamin, quienes han inventado "Whereditgo".
Tarifimin içinde azar azar Times meydanı, Bronx Hayvanat Bahçesi ve Sex and the City şehir turu var.
Mi receta está imbuída con el "Times Square", el "Zoo del Bronx" y un recorrido de "Sex and the City".
"Wives and Lovers" ın başarısından göklerdeydi ve gözleri bendenizin üzerindeydi.
En pleno éxito de su "Wives and Lovers" con ojos solo para su servidora.
Kompresörlü filmin yerini gösterebilir misiniz?
¿ Nos puede decir cual es la línea para ir a Fast and Furious Supercharged?
825 Avenue of the Americas, Four Times Square, 1133 Avenue of the Americas, 1155 Avenue of the Americas, and 114 West 47th Street.
825 Avenue of the Americas, Four Times Square, 1133 Avenue of the Americas, 1155 Avenue of the Americas, y 114 West 47th Street.
Mom - 02x15 Hindi Etli Köfte ve Çalıntı Bir Araba
Mom 2x15 "Turkey Meatballs and a Getaway Car"
- And it was a big struggle for all of us...
Y fue una gran lucha para nosotros...
Yanlışlıkla bir şey söylersin... ve kendini New York'ta veya Los Angeles'ta... suçlanmış bulunursun. " and, uh, an interview is a big risk for you.
Dices algo sin darte cuenta, y te acusan en Nueva York, o te acusan en Los Angeles, una entrevista es un gran riesgo para ti.
Dürüst olmak gerekirse biraz sarhoşluğun etkisi var.
Me apetecería unas "fish and chips" si doy sincera.
Telefon kulübesi. Bill and Ted dışında bu şeylerin varlığından haberim yoktu.
No sabía que esas cosas existían fuera de "Bill and Ted's"...
Of Mice And Men. Görmüş müydün?
"De ratones y hombres". ¿ La has visto?
1969'da Hunter and Regis'te Claire ile tanıştım.
Conocí a Claire en Hunter and Regis en 1969.
O gece. Olanların hepsini durdurmaya and içtim.
Y aquella noche me prometí dejar todo eso para siempre.
O seni çıplak gördüğü zamanki gibi. ( Peter Bjorn and John ) Ooo-ooh, ooo-ooh, ooo-ooh, ooo-ooh Ooo-ooh, ooo-ooh, ooo-ooh, ooo-ooh
Que te verá desnudo. 2 Broke Girls S04E14 " Las cautivas de los Cupcakes adivina qué ha pasado cuando corrías... por dos horas.
Bu kişilerin dükkanları sırayla The Bull, The Stag ve The Bottle and Glass.
Dueños de The Bull, The Stag y The Bottle and Glass, respectivamente.
Rock and roll, deli gibi yumurta vermelerini sağlıyor ama onları biraz geriyor.
Resulta que el rock and roll las hace poner huevos como locas... pero las estresa un poco.
And, um...
Y...
Now open, lock, to the dead man's knock, fly, bolt and bar and arrow.
ahora abrir, cerrar, cuando los hombres muertos toquen?
Cameron'la Linus'u çağırıyorum.
Voy a avisarles a Cameron and Linus.
Grace ve Lyle.
Grace and Lyle.
Rock'n roll'ün kralıdır.
Fue el Rey del Rock and Roll.
- Rock and roll'ü o keşfetmiştir.
- Inventó el rock and roll.
Bu doğrultuda, davacılar Bay Taylor and Bay Andersen'ın lehine karar vermek zorundayım.
De acuerdo a esto, debo fallar en favor de los demandantes, el Sr. Taylor y el Sr. Andersen.
Bir mafya lideri olmak, Rock yıldızı olmak gibidir.
Ser un jefe de la Mafia, es como ser una estrella del rock and roll.
And olsun, hepsini astıracağım!
¡ Te aseguro que los colgaran por esto!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]